Kızıl Ejder beğenircesine uzun uzun ıslık çaldı ve "Şunun büyüklüğüne bir bak!" dedi. Penguen'in tüm servetini yatırdığı ters "U" harfine benzeyen "U" nun ucunda uzun bir kule olan yüz elli bir katlı gökdelene bakıyordu. Çok büyüktü.
Aquaman "Korumasıda fazla. Baksanıza! Sadece girişte on adam var ve hepsinde iki silahla bir bıçak var." dedi. Dedikleri doğruydu. Gizli bir kağıt göstermeden içeri girilemiyordu.
Kızıl Ejder, stratejik zekasını çalıştırdı ve "Bir planım var!" dedi. Diğerleri sormadan tüm planı açıkladı.
* * *
Barry kendini hazırladı ve o sırada girmek üzere olan bir adamın kağıdını aldı. Son anda kağıdını aldığı adamın elini kaptı ve korumalardan birine yumruk attırıp, geri döndü.
Kızıl Ejder gözlerini kapadı ve "Olamaz!" dedi. Korumların hepsi aynı anda ateş etmişti ve adam delik deşik olmuştu. Hızlıca cesedi aldılar ve mermerdeki kan lekelerini temizlediler.
Aquaman acıyla "Diğer iki kişiye bunu yaptırma!" dedi. Barry gülümsedi ve "Diğer iki kişiye gerek yok. Bunların fotokopilerini yapalım ve yanımızda paramız olmadığı için o biletler karşılığında takım elbise alalım. Paranız var mı?" dedi. Aquaman elini cebine attı ve artık erimiş kâğıtlardan oluşmuş yeşil yığını çıkardı.
* * *
Yola dikilmiş aynada kendilerine baktılar ve "Göreve hazırız!" dediler.
Hızlı adımlarla yürürlerken Jack "Uzulca Barry maskeni çıkar! Tamam... Şimdi herkesin ismi değişecek. Ben Johnny Trenkoz'um. Aquaman sen Franklin Richards. Barry sen Gregor Flegory." dedi. Barry hışımla "Hayır! Ben Gregor olmam. Tayron olabilir!" dedi. Jack şaşkınlıkla "Tayron gerçek bir isim bile değil ki!" dedi. Barry inatla "Bana ne!?" dedi. Jack öfkeyle omuz silkti ve Aquaman'e "Söylesene, ben işaret verdiğimde kargaşa çıkaracak ve karada yürüyecek herhangi bir canlı, var mı?" dedi. Aquaman düşündü ve "Bu gökdeleni yakacak kadar, büyük bir kargaşa olur mu?" dedi. Jack "Kesinlikle!" dedi.
O sırada gökdelenin bahçesine girmişlerdi. Jack fısıldıyarak "Hepinize içinde elli tane sakız bulunan iki paket vereceğim. Etrafta kimse yokken kamerlara yapıştırın! Tükürseniz yeter. Havada uçacak ve şişerek kameraya yapışır. Size işitme cihazları vereceğim. Türkçe'yi bu şekilde öğrenebilirsiniz. Gerçek ajanlar gibi olduk!" dedi.
Kağıt parçalarını kaldırdılar ve içeri girdiler. Jack "İlk elli katı Franklin alacak. Her şeyi araştıracak. Yüz kata kadar Gre... Tayron. Geri kalan en yüksek katlar benim. İşiniz bitince helikopter pistinde buluşalım. Sonra da kargaşa yaratacağız! Eğer kayda değer bir şey yoksa...Yine yakıp yıkacağız!" dedi.
* * *
Aquaman kısa sürede bütün sakızları bitirdi ve çok hızlı bir şekilde araştırmaya çalıştı. Dokuz, on kere toplantılara katıldı ama hepsi sadece finansal işler ve başka sıkıcı şeylerden oluşuyordu.
* * *
Barry, bir şeyler bulmuştu ama hiçbir şey anlamamıştı. Bilim adamları büyük bir icattan bahsediyorlardı.
* * *
Jack en çok şeyi öğrenendi. Büyük Türk zenginleri "Kıyamet" ten kurtuldukları için memnuniyetlerini dile getiriyorlardı.
İçlerinde sadece Türk'ler yoktu. Azerbaycan, Yunanistan ve hatta Rusya'dan bile insanlar vardı. Hepside milyonlara sahipti.
Jack, bu (sözde) kıyametin neyle veya nasıl yapılacağını bilmiyordu. Bunu bilen Barry'idi.
* * *
Helikopter pistine gittiler ve önce Aquaman ile Flash gördüklerini anlattı. Kızıl Ejder "Sanırım, anladım. Dünyayı ele geçirebilmek için bir çeşit alet yapmışlar. Alet uzayda. Farklı ülkelerdeki insanlar kurtulmak için çoktan teslim olmuşlar. Penguen burada değil. Amerika'da bu işi yönetiyor. Aquaman... O çağıracağın canlı... İçeride korkudan duruyorlar. O canlı, sadece kötü yüreklileri öldürebilir mi? Hatta olursa bayıltsın." dedi. Aquaman "O doğruyu ve yanlışı her zaman bilen bir canlı. Çok kötü olanları öldürür. Durduramam. Bayıltamaz. Merak etme günahları az olanları ve günahı olmayanları serbest bırakır." dedi. Barry "Kutsal bir canlıymış!" dedi.
Aquaman ıslık çaldı ve bir kükreme sesi duyuldu. Jack şaşkınlıkla "O da ne?" dedi. Üç yüz kilometre ötede çok büyük bir şey vardı. Aquaman "Adı Kregar!" dedi.
Yüz kolu olan dev ahtopot her kata kollarını soktu ve her dokunacında bir insan belirdi. Diğerleri o sırada korkuyla dışarı akın edip ara sokaklara kaçmaya çalışıyorlardı. Kregar insanları teker teker ağzına attı ve milyonlarca dönen dişle insanları yedi. İşi bitince gökdelenin üstündeki dostlarını iki kilometre uzaktaki gökdelenin üstüne koydu.
Gökdelenin üstüne çıktı ve ağzını inanılmaz bir şekilde açıp gökdeleni yemeye başladı! Tek ileri gidişinde on kat yedi ve birkaç dakikada yiyip bitirdi. Sonra da gitti.
Barry "Başka ajanların serüvenlerinin sonuda böyle mi?" dedi. Jack "Kesinlikle, hayır!" dedi.