-29 Aralık Perşembe-
Dusk Shine ve Twilight, kavgayı ayırdıktan sonra yeniden okul kütüphanesine gitmişlerdi. Dusk Shine, Twilight'a favori romanlarını önermişti; Twilight ise Dusk Shine'a Equestria Tarihi kitabını vermişti. Bu kitap gerçekten ilginçti; bir roman kadar heyecanlı, bir masal kadar inanılmazdı. Normal tarih kitaplarıyla hiçbir benzerliği yoktu. Tirek'i, Discord'u, Nightmare Moon'u anlatıyordu. Uyum Elementleri'ni, Prensesleri, Değişkenler Kraliçesi'ni, sevimli işaretleri, Arkadaşlık Sihri'ni ve Equestria'nın kuruluşunu anlatıyordu. Dusk Shine iki saat içerisinde Equestria'nın kuruluşundan bugüne kadar olan olayların hepsini ezberlemişti. Hafızası kuvvetliydi, zeka seviyesi diğer insanlara göre biraz daha yüksekti. Ezberlemek konusunda genelde hiç sıkıntı yaşmazdı.
"Vay canına Dusk Shine, bu roman gerçekten harika!"
Dusk, Twilight Sparkle'ın onun favori romanı hakkında yaptığı eleştiriye sadece gülümseyerek cevap verdi.
Twilight bitirdiği kitabı yavaşça yanına bırakarak başka bir kitaba uzanıyordu ki, Dusk Shine aklına takılan soruyu Twilight'a sormaya karar verdi. Sonuçta, o bir prensesti. Arkadaşlığın Prensesi'ydi ve arkadaşlık konusunda hayatında daha önce hiç arkadaşı olmamış Dusk Shine'dan daha çok şey bildiği aşikardı.
"Twilight? Se-Sen de oradaydın, AJ'in bize hak verdiğini gördün, değil mi? O AJ değildi, AJ asla öyle yapmazdı. Kavgaya bulaşmazdı bile, ama bugün ayırmaya çalıştı."
Dusk Shine'ın merakla söylediği sözler, Twilight'ın ona dönüp gülümsemesine neden oldu.
"Belki de AJ değişmiştir? Sweet Apple Acres'ta Applejack'ten bir şeyler öğrenmiş olabilir, ne dersin?"
Dusk, bu düşünceyle bir süre duraksadı. AJ değişmiş olabilir miydi? Dusk Shine, AJ'i uzun zamandır tanıyordu. AJ genelde onu tınlamazdı bile, Dusk ile konuştuğu zamanlar söylediği tek şey yalanlar olurdu. Ancak o gün, Butterscotch'u savunmak yerine Dusk Shine ve Twilight Sparkle'a hak vermiş, kavgayı ayırmaya çalışmıştı.
"Ama..." diyecek oldu, ancak sonradan vazgeçti. Twilight ise merakla ona dönerek eline aldığı diğer kitabı da kenara bıraktı.
"Dusk, bana Artemis'in neyi amaçladığını bir daha anlatır mısın?"
Dusk Shine elinde tuttuğu Equestria Tarihi kitabını kenara bıraktı. Bir süre nasıl anlatacağını düşündükten sonra, kelimeleri tane tane seçerek yeniden anlatmaya başladı:
"Artemis binlerce yaşında, bunu biliyorsun. Çok iyi bilmesem de önceden-"
"Ruhunu karanlığa teslim etmiş. Kara Prens Efsanesi bununla alakalı."
Twilight, Dusk'ın sözünü keserek konuyu bildiğini belirtince, Dusk Shine o kısmı atlayarak anlatmaya devam etti.
"Artemis, karanlığı tüm dünyaya ve Equestria'ya yayarak iki evreni de kontrol etmek istiyor, ancak bunu yapabilmek için ona engel olacak şeyleri de yok etmesi gerek."
"Yani Uyum Elementleri'ni yok etmesinin sebebi bu..."
Dusk Shine, Twilight'ı başıyla onayladı. "Evet, Uyum Elementleri'ni yok etmek için de zıtlıkları kullanması gerekiyor. Yani, Uyumsuzluk Elemenleri'ni."
Twilight işaret parmağını çenesine vurarak düşünceli bir şekilde kütüphanenin tavanına baktı. "Uyumsuzluk Elementleri'nden bahsedebilir misin?"
"Zaten biliyorsun ama, yine de anlatayım. Rainbow Blitz hainliği, Butterscotch zalimliği, Elusive açgözlülüğü, AJ yalancılığı, Bubble Berry de negatifliği temsil ediyor."
Dusk Shine bir süre duraksadı. "Ben de yalnızlığı elbette..."
"Ama artık yalnız değilsin, öyle değil mi? Sonuçta artık Twilight Sparkle adında bir arkadaşın var! Ve eğer yalnız değilsen, yalnızlığı da temsil edemezsin."
Dusk, Twilight'ın söyledikleriyle bir anda başını kaldırdı. Nasıl düşünememişti?
"Twi, sen bir dahisin! Az önce söylediğin şeyi hatırlıyor musun, AJ'in değiştiğini söylemiştin! Eğer AJ değiştiyse, artık yalancı değilse, yalancılığı da temsil edemez! Applejack'ten bir şeyler öğrenmiş olabilir demiştin, ya gerçekten öyleyse? Aslında AJ'in Applejack'i değiştirmesi gerekiyordu. Artemis'in planı Uyumsuzluk Elementleri'nin Uyum Elementleri'ni değiştirmesiydi; neden tam tersi de olmasın?!"
Twilight irileşmiş gözleriyle Dusk Shine'a baktı. "Dusk Shine bu... BU ARTEMİS'İ YENEBİLECEĞİMİZ ANLAMINA GELİYOR!"
Dusk Shine heyecanla başını salladı. "EVET!"
"Ying Yang gibi, Uyumsuzluk Elementleri iyinin içindeki kötüyü, Uyum Elementleri ise kötünün içindeki iyiyi ortaya çıkarmaya çalışıyor! AJ ve sen artık uyumsuzluğu temsil etmiyorsunuz! İkisi gitti, dördü kaldı! BUNA İNANAMIYORUM ÇÖZÜMÜ BULDUK!"
Twilight ani sevinciyle Dusk Shine'a sarıldı, ancak Dusk, aklına gelen şeyle yavaşça Twilight'ı kendinden uzaklaştırdı.
"İyi de Twilight, Uyum Elementleri Uyumsuzluk Elementleri'yle çoktan tanıştı bile! Ne çeşit pislikler olduklarını biliyorlar, onları bize yardım etmeleri için nasıl ikna edeceğiz?"
***
A: ÇOK YAŞA İKİ TASLAKLI 14. BÖLÜM.
WHEEW.
Eheh bizi özlediniz mi jsnsjsj Neyse neyse. Ehem.
Multimedya'da Twily (*-*) ve A True True Friend Remix. Remix'leri severim. Heh.
İstediğiniz zaman 50 tane yorum yapabiliyorsunuz bu yüzden buna da o civarlarda yorum istiyorum pls ksnsksk Bol eleştirili bikoz bu bölüm benim içime sinmedi ._. Dusk Shine profesör gibi konuşuyor falan sjsnns Ve hey, hiç de şaşırtıcı olmayan bir şey, Dusk Shine ve Twilight arkadaşça sarılıyorlar! Vuuuv!
Tamam tamam her neyse. Hikayeyi okuyan herkesin yorum yapmasını istiyorum, okuyucularımı tanımak benim de hakkım değil mi ;-;
Adios CoRers! (Yaşasın oy birliğiyle CoRer'ın seçilmesi!)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Colors of Rainbow|My Little Pony
Fanfiction"Onlar bizim zıttımız." dedi Twilight Sparkle sakince. "Onlar Uyumsuzluk'u temsil ediyor: Yalancılık, Yalnızlık, Kabalık, Açgözlülük, Negatiflik, Hainlik ve hepsini hem bir araya getiren hem de ayıran şey..." Luna derin bir nefes alarak Twilight'ın...