-30 Aralık Cuma-
Twilight, derslere girmeyi pek tercih etmediği için kütüphanedeki puflara oturmuş, Dusk Shine'ın ona önerdiği romanları okuyordu. Dusk Shine geometri dersindeydi, bu yüzden koca kütüphanede yalnızdı.
Kitabın son cümlesini de okuduğunda, dehşet içerisinde doğruldu. "Ne?! Burada bitemez! Kayıp sayfa falan olmalı, burada bitemez! Hayır hayır hayır!"
"Biliyorum, bittiğinde benim de tepkim öyle olmuştu."
Twilight arkasından gelen sesle irkilerek ona bakan Dusk Shine'a döndü. "Ama... Ama bitemez..." dedi hüzünlü hüzünlü. Dusk ona yatıştırıcı bir gülümseme göndererek sarıldı.
Twilight onun hindistan cevizi ve lavanta karışımı tuhaf ama güzel kokusunu içine çekerek geri sarıldı. Dusk Shine ona her sarıldığında tuhaf hissediyordu ve bu kendisinden korkmasına sebep olmuştu. Ayrıca, favori kokuları aniden lavanta ve hindistan cevizine dönüşmüştü. Dusk Shine ona o menekşe gözleriyle her baktığında midesinde bir şeyler sıkışıyordu ve Twilight bu hissi düşünmeden duramıyordu.
Bana neler oluyor? diye düşündü kendi kendine. Dusk Shine onu bırakarak yavaşça ayağa kalktı. "Yemek vakti geldi, yemekhaneye gitmeye ne dersin?"
Twi başını sallayarak hevesle onu onayladı, cidden acıkmıştı. Hem Dusk'ın dediğine göre yemekte pizza vardı ve Dusk'ın anlattığına göre pizza, bu dünyadaki sihirdi. Twilight bu sihri tatmak için sabırsızlanıyordu.
Konuşarak yemekhaneye girdiklerinde köşede boş olan masaya ilerlediler.
"Iıı şey Twilight, Dusk!"
Arkalarından gelen sesle o tarafa döndüler. Fluttershy onlara söylesem mi söylemesem mi? İfadesiyle bakıyordu.
"Noldu Flutter?"
"Ben şey..."
Tam devamını getirecekken tatlı tatlı gülümsemesiyle onlara bakınca kaşlarını kaldırdı. Daha önce böyle gülümsediğini hatırlamıyordu. Gözlerinde muzurluk vardı!
Ve tam o anda bir gürültünün ardından Dusk'tan küfür yükseldi. Ona döndüğünde gömleğini hızla çıkardığını gördü.
"Bunu neden yaptın!"
Butterscotch kahkaha attığında Fluttershy'a elini kaldırarak 'çak' yaptı. Şaşkınlıkla Flutter'a baktığında o da gülümsüyordu. Dusk elleriyle yüzünü kapattığında Twilight kızların iç çektiğine yemin edebilirdi ki kendisi de iç çekmemek için kendini zor tutmuştu. Hafif kasları belirginleşmişti. Utancından yüzü kızarmış ıssırılası bir görüntü sergiliyordu. Gözleri kalp kalp olmasında n'olsundu!
Kendini toparlayıp onlara döndüğünde Dusk hızla Butter'a atıldı ve yumruğu çaktı. Duraksayarak ona baktığında daha önce hiç bu kadar sinirli görmemişti. Kolundan tutup dışarı sürüklediğinde o küçücük temas midesinin kasılmasını ve kalbinin hızlanmasını sağladı.
"Rezil oldum! "
Boş sınıftan içeri girdikleri anda bağırmasıyla irkildi. Elinde kirlenmiş tişörtünü deli gibi sıkıyordu. Parmaklarını açarak tişörtü kendine çektiğinde onun kendini yatıştırmaya çalıştığını gördü.
"Bence pek de rezil olmadın. Kızlar hallerinden gayet memnundular!"
Sinirle söylediğinde Dusk'ın gülümsediğini gördü.
"Ne!?"
"Benden hoşlanıyorsun."
Dehşete düşmüş gibi ona baktı.
"Hayır!"
"Evet hoşlanıyorsun."
Twilight'ın dibine kadar gelip yüzüne yaklaştığını gördüğünde tam gözlerinin içine baktı. O da bu cesareti nasıl bulduğunu bilemiyor gibiydi.
"İtiraf et. "
Cılız bir sesle yine hayır dediğinde gülümsedi.
"Bende senden hoşlanıyorum. Peki şimdi itiraf eder misin?"
Twilight bir an kalbinde bir yıldız patlaması yaşadığını sandı ama bu sefer kendine engel olmadı.
"Evet. Senden hoşlanıyorum."
Ve anın verdiği müthiş çekimle ikisi de birbirinin dudaklarına yapıştılar.
***
Twilight başını eğerek utançla kızarmış yanaklarını ovarak sınıftan çıktı. Sürekli sırıtmak kahkaha atmak istiyordu ama şimdi daha büyük bir sorunu vardı.Fluttershy
Nihayet arka bahçeye vardığında onun yanına oturdu.
"Bunu neden yaptın?"
"B-ben aslında istememiştim ama Pinkie Pie bize şakalar yapıyordu ve biz gülüyorduk. Sizinde güleceğinizi düşünmüştüm. Son zamanlarda çok şey oldu."
Flutter üzülerek başını eğdiğinde ona sarıldı.
"Ne kadar gülmesekte bizi düşündüğün için teşekkürler Fluttershy. Teşekkürler."
***
İ: Eheh ben diyorum işte biraz mucklu falan yazarım bölümü diye engel olmuyorsunuz. Bak ne oldu şimdi ajshshsh. Neyse yazar notunu uzatmayacağım çok heyecanlı bir yerde kesmedim bikoz öpüşme sahnesinin etkisinden çıkmayın.A: BÖLÜMÜ OKURKEN DUSK'I HAYAL ETMEMEK İÇİN KENDİME TÜKÜREN LAMA DÜŞÜN DİYİP DURDUM JNKSBSKSBS
Yeey TwiDusk Ömg snsnnsnsn Bayılıyorum bunlara skbsksjs Gerçi ben hepsine bayılıyorum sknsjssn Öpştlr .s Multiye de onları koydum ehuehueheueu thenks Annie-Aya x3
Yorum yapın dknskdndkdk Çok merak ediyorum tepkilerinizi sknsksks Adios CoRers!
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Colors of Rainbow|My Little Pony
Fanfiction"Onlar bizim zıttımız." dedi Twilight Sparkle sakince. "Onlar Uyumsuzluk'u temsil ediyor: Yalancılık, Yalnızlık, Kabalık, Açgözlülük, Negatiflik, Hainlik ve hepsini hem bir araya getiren hem de ayıran şey..." Luna derin bir nefes alarak Twilight'ın...