27/The Happiest Man İn The World

725 60 108
                                    

-31 Aralık Cumartesi-

Butterscotch oturduğu köşeye daha da sindi ve gitmekten vazgeçtiği parti için giydiği smokinine bakarak daha da ağladı. Onun yüzü ve gözlerindeki hayal kırıklığı gözünün önünden gitmiyordu.

Onu üzmüştü!

Onu orada yüz üstü bırakmıştı!

Onu hayal kırıklığına uğratmıştı!

Ve

Onun gözleri aklından gitmiyordu.

Onun gülüşü aklından gitmiyordu.

Onun utanışını, kekeleyişini, kendisine olan merhametini, en önemlisi de "Sen çok kötü birisin!" diyişini unutamıyordu!

Sonra gözyaşlarını sildi ve gülümsedi. Ona sarıldığı zamanı anımsayarak mutlu oldu. Aniden onu kollarına aldığında onun utanarak kollarını beline koyduğu zamanı hatırlıyordu. Dudakları titredi. Gözleri ağlamaktan mahvolmuştu ama şu an bunu umursayamazdı.

Onu kaybetmişti!

Onu seviyordu.

Onu sevdiğini fark ettiği zaman onun yanında olmayışı ise, sanırsa yaptıklarının bir cezasıydı. Çalan kapı ziliyle beraber kalktı ve kapıya ilerlerken dudaklarının titremesini durdurmaya çalıştı.

"I-ı şey Butterscotch b- Hey! Neden ağlıyorsun?"

Fluttershy'ı aniden kapının önünde görmesiyle şaşkınlıkla elini onun yanağına koydu.

"Sen gerçekten burada benimle misin?"

"E-evet. Partiye gelecek misin diye sormaya gelmiştim."

"Ben..." diyerek başını eğdi ve onu nasıl üzdüğünü hatırladı. Belki yanında olmazsa o mutlu olabilirdi. "Hayır. Gelmeyeceğim."

Omuzlarını düşürdüğünde Flutter üzüntüyle başını eğdi ve 'tamam' diğerek ilerlemeye başladı.

Onun arkasından bakarken bir şey fark etti.

O çok güzeldi ve partiye gidiyordu.

Partide başka erkeklerde vardı!

Onun üzgün olduğunu görerek kendi kendine fısıldadı.

"Bu hiç nazik bir davranış değil. Onun için nazik olmaya değer."

Sonra aklına Flutter'a asılabilecek olan erkekleri aklına getirdi ve gözlerini kısarak yeniden fısıldadı.

"Onun için zalim olmaya da değer!"

Sonra hızla fırladı ve kapıyı kapatarak peşinden koştu.

Aptal bir aşık gibi.

***

"Flutter ben seni seviyorum."

Butter diz çökmüş halde Flutter'a baktığında onun utangaçça gülümsediğini gördü.

"Beni seviyorsun! B-bende seni seviyorum!"

Flutter sevinçle yerinde zıpladığında Butterscotch gülümseyerek ona sarıldı.

Romantik şarkıda dans etmeye başladıklarında Butter kendine hayret etti. Kıskançlığı sayesinde pat diye söyleyivermişti! Ama o çocukta Flutter'a öyle bakmasaydı! Yiyecek gibi bakmıştı, sanki Flutter kızarmış bir marşmelov parçasıymış gibi... Flutter sadece onun kızarmış marşmelovu olabilirdi.

Fluttershy ona sarılarak hafif hafif sallana sallana dans ederken, Butterscotch da kollarını onun beline doladı. Onun yumuşacık, şeftali gibi kokan saçlarına gömdü burnunu, ve minik bir öpücük kondurdu.

"B-Butterscotch?"

"Hmm?"

Fluttershy utangaçça ondan uzaklaşarak başını kaldırıp ona baktı. "Benimle olmaktan mutlu musun? B-Ben seninle çok mutluyum da..." Sesi sonlara doğru hafif kısılmıştı ve bu haliyle çok tatlıydı. Butterscotch hafifçe gülümsedi. "Sevdiğinin saçlarından öpen birinden daha mutlusu yoktur." dedi fısıldayarak. Fluttershy kıpkırmızı kesilerek ona yeniden sımsıkı sarıldı. "Kahve gibi kokuyorsun." dedi konuyu değiştirmek için.

"Günde iki-üç bardak kahve içince kokusu üzerime sinmiş demekki."

Sonra Flutter'ın başını kaldırdı biraz utanarak ona aklındaki soruyu sordu.

"Seni öpebilir miyim?"

Ama Fluttershy'ın cevabını beklemeden onu öptü ve o an anladı.

Sevdiğinin saçlarını öpen birinden daha mutlu olan kişi sevdiğinin dudağından öpen kişidir.

***

Diğer bölüm finaldir. Bölüm haftaya gelecektir.

Colors of Rainbow|My Little PonyHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin