Luhan Heechul'un yanına gelip kendini koltuğa bıraktı ve Heechul'un konuşmasını bekledi.
"Minseok sence de takıntılı fanlardan değil mi Luhan?"
"Şimdi ne alaka bu Heechul? Yoksa sen de onun yeri hapishane tarzı cümleler mi kuracaksın, menajerimle falan mı görüştün?"
"Yani öyle değil seni 12 yıldır takip etmesi pek normal gelmedi bana yani, siz küçükken aynı mahalledeymişsiniz, o zamandan beri seni takip ediyor anlaşılan."
Luhan ağzı açık bir şekilde Heechul'a bakarken birden bire Minseok'a yardım ettiği günü hatırladı, bisikletten düştüğü zamanı. "Pekala o denli bir manyak olamaz herhalde Heechul, abartıyorsun."
"Belki de sadece sana aşık olmuştur, yani üniversitede o ezdiğimiz çocuklardan biri olduğunu ve o akşamki partiye gelip sessizce seni izlemiş olduğunu düşünürsek..."
"Daha açık konuşsan?"
"Hayatında ilk kez öptüğün kişiyi gerçekten hatırlamıyor musun? Hani bizim çocuklar sarhoş olup onu ortaya çıkartmıştı da aranızda bunlardan hoşlanan da var kim becermek ister dediğinde atılıp onu kendine çekip 'O benim.' diyerek çocuğu vakumlamamış mıydın? Sonra da kolundan tuttuğun gibi mekandan ayrılmıştın."
Luhan bir an duraksadıktan sonra ne diyeceğini bilemeyerek boş boş yere baktı.
"Dostum anlasana bu çocuk sana deli oluyor! 12 yıldır manyak gibi seni takip etmiş, eminim aynı üniversiteye gidebilmek için ne kadar çabalamıştır, sonra neredeyse seni benden daha iyi tanıyor gibi, onu hala evinde tutmak istediğine emin misin?"
"Iron Man sevdiğimi biliyor, benimle alakalı albümleri var, takıntılı bir fandan fazlası ve şuan benim yatağımda uyuyor, hastaneye gitmemiş olsak bilerek hasta gibi davranıyor derdim. Böyle bir durumla karşılaşırsam ne yapabilirim adlı bir kitap yok mu acaba?"
"İstersen onu menajerine emanet et, sonra bir daha yüzünü dahi görmezsin."
"En fazla birkaç güne gidecek zaten Heechul. Neden aklımı karıştıracak şeyler söylüyorsun, onu öptüğümü falan hatırlatıyorsun?"
"Sen maçtayken öğrendim ben de bunları Minseok anlattı. Yinede düşününce kötü birisi de değil gibi, saf mı ne biraz, 12 yıl senin gibi birisini sevmiş."
"Heechul biliyor musun benim çok uykum var, uyuyacağım, sen bugün burada mı kalacaksın?"
"Sakıncası yoksa, evet."
"Pekala öyleyse sen de uyu." diyerek Luhan ayağa kalktı ve odasına çıkıp üzerini değiştirdi ve Minseok'un yanına gidip ateşini kontrol etti. Üzerini örtüp yanına oturdu ve düşünmeye başladı. Ardından iyice uykusunun bastırmasıyla birlikte Minseok'un yanında duran yastığını alıp aşağıya indi ve koltuğuna uzanıp gözlerini kapattı. Ardından uyuyamayıp televizyonunu açtı bir şeyler izlemeye başladı, fakat Heechul'un dediklerini neden pek de umursamadığını anlayamadığı için odaklanamayıp televizyonu kapattı ve zorla uyumaya çalıştı.
Sabah Minseok uyanıp yatakta doğrulduktan sonra başının ağrısını umursamadan yataktan kalktı ve aşağıya indi. Koltukta uyuyan Luhan'la karşı karşıya gelip başını yana yatırdı ve biraz onu izledikten sonra üzerini örtmek için yanına gitti fakat yanına gitmesiyle birlikte Luhan gözlerini açtı ve "Neden yataktan kalktın?" diye sordu. Ardından hızla elini Minsoek'un anlına götürüp ateşini kontrol etti.
"İşimin başına geri dönmek için, sadece başım ağrıyor, çalışmam için bir engel yok."
Luhan kalkıp Minseok'u tuttuğu gibi koltuğa oturttu ve "Tekrar ateşin çıkabilir, yorgunluktan hastalanmamış mıydın? Bir gün daha dinlenmende sakınca yok, ev dağınık değil, açlıktan ölmüyoruz, sağlığından önemli değil, tamam mı?" dedi. Minseok şaşkınca Luhan'a bakarken "Acaba gerçekten endişeleniyor mu?" diye geçirdi aklından ve hiçbir itirazda bulunmadan sessizce oturdu. Luhan Minseok'un karşısında dikilmeyi bırakıp sehpaya oturdu ve Minseok'la aynı hizaya geldi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Number : 7
FanfictionFanboyluğun zirvesinde takılan takıntılı Minseok ve futbol kariyerinin zirvesinde bulunan 7 numaralı oyuncu Luhan'ın hikayesi.