YAKISIKLI PATRONUM

işe geri dön

Akşam saat 21.27 gibi uyanmistim. Yatagin icinde biraz gerinerek etrafa bakindim. Ne yapiyordum ben burda. Bir spor araba yuzunden birde gurur meselesi yuzunden bu sefil yayatimi yasiyordum. Yesinler gururunu. Önceki odamda büyük yarisi mit yesili yarisi beyez büyük bir gardırobum onun yaninda siyah bir askiligim vardi. Yatagim burdakinden biraz daha büyük ve daha yumusakti ama yine çift kisilikti. Beyaz calisma masam onun yaninda kendi tasarimim bir kitaplik vardi. Pencerenin önünde de dergilerimi koyabilecegim beyaz küçük bir masa vardi. Komidinimin üstünde tüylü abajur um vardi. Duvarlarda ise jacksonla cwkildigimiz bütün fotograflar vardi. Pencereden baktiginda evin onundeki buyuk havuzu gorebiliyordun. Ama şimdiki odamda yatagim ve beyaz dolabimdan baska bisey yoktu. Pencerden baktiginda ise karsi apartmandaki çıplak adamı goruyordum. Bu yüzden perdelerimi bile acamiyordum. Neden bu sefil hayati yasiyordum. Hemen annemi aradım onunla konusmak biraz olsa iyi geliyordu. Annem telefonu nefes nefese açmıştı.
- Alo kizim su an babanla bir işim var sonra konusuruz bayy. Diyerek kapatmisti. Jackson açmaz annem acar konusmaz babami arasam yakinda bir yil der kapatir. Iris benim en yakin arkadasimdi ama ailevi durumlari yüzünden onunla çok fazla gorusemiyordum ve arayamiyordum. Babasi her zaman ickili eve gelir irisi ve annesini doverdi. Iris bizim kadar zengin olmasada normal bir hayati vardi. Ama ben insanlari zenginlik seviyesini umursamazdim. En azindan iyi bir huyum vardi. O dizilerdeki zengin kizlar gibi değildim.  Biraz kendimi beğenmiş olsamda. Tamam kendimi baya begenmis olsamda yapacak biseyim yoktu.

Gonderilen: jackson♡
Askim bugün o herzaman gittigimiz bara gidelimmi ordan bana geceriz. Canim cook sıkılıyor.  Seni seviyorum.
Yine birsürü yazım yanlisin var diye alay edecekti ama ne yapiyim yani mesajdami atmiyim. Yatagin içinde oturur bir sekilde jacksonun mesaj atmasini bekledim. Bes dakika sonra mesaj atmisti

Gonderen: jackson♡
Saat kacta aliyim seni. Bu arada çok fazla hatan yok merak etme...

Gönderilen: jakson
22.00 gibi gel.
Telefonumu yatagin yanindaki komidinin ustune koyarak hazirlanmaya basladim. Yarim saatte hazirlanmam gerekiyordu. Hemen banyoya girerek uzerime bir iki kere su tuttum. Vucudumun islakligiyla nemlendiricimi uzerime surdum. Dolabimdan siyah dantelli ic camarirlarimi giyerek siyah mini  bir elbise giydim. Göğüs dekoltesi biraz fazla olsada umrumda degildi. Altima bantli yuksek topuk siyah ayakkabimi giydim. Kirmizi ruj surdukten sonra frambuaz li tatlandirici surdum. Ruj gibi biseydi ama onceki surdugun rujun matligini ve rengini degistirmiyordu sadece ruj tadini yok edip frambuaz tadini veriyordu. Eyeliner ve rimelide sürerek saçlarımı  düzgün bi sekilde tarayarak açık biraktim. Jacksonun aldığı parfumude siktiktan sonra hazirdim. Telefonuma baktığımda jacksonun gelmesine bes dakika filan vardi. Asagiya inerek biseyler atistirdim daha sonra midemin bozulmasini istemiyordum. Bes dakikada karnimi az da olsa doyurmustum. Jackson gelmişti. Disari ciktigimda uzerine beyaz t-shirt ve lacivert kot pantolon giymis uzerinede asker yeşili bir gomlek giymisti. Ona sarilarak dudaklarindan öptüm. Kisa sureligine türkiyeye gelmisti. Kapiyi kapatip telefonumu ve anahtarlarimi siyah cantamin icine attim. Arabaya doğru ilerledik. Sessiz bir yolculuk gecirmistik. Neden benimle konusmamisti ki. Acaba bilmeden biseymi yapmıştım.  Uzun süredir gorusmuyorduk. Sadece telefonla konusup mesajlasiyorduk. Elini belime koyarak kapidan iceri girmeme eşlik etti. Iceri girdigimizde direk barmenin olduğu tarafa gittik. Birkaç bisey ictikten sonra dans etmeye başlamıştık. Çok fazla icmememe rağmen uzun süreden sonra ictigim için sarhoş olmuştum.
-jackson gidelimmi artık. Demistim.  Omuzlarindan tutnup başımı göğsüne yaslamistim.
- tamam hadi gidelim. Diyerek yurumemi sağladı. Cantamida alarak bardan çıktık gece bire geliyordu. Arabada uyumustum. Bu biraz iyi gelmisti. Kafami biraz daha toplamistim. Arabayi bir sokak geriye park etmistik. Burda park edecek yer yoktu. Ne biçim yerse artık.  Jackson'ın beline tutunmus anlattiklarina guluyordum. Onun yanında çok egleniyordum. Hayattan zevk aliyordum. Ama nedense bana biraz soğuk davraniyordu. Ne olduğunu anlamaya calissamda su an hiçbirşey anlayacak durumda degildim. Jackson hem dudaklarimdan öpüyor hemde yürüyordu kapinin önüne geldiğimizde dangoz patronum kapinin onundeydi. Jacksonun dudaklarini son kez optukten sonra ona içeri girmesini soylemistim.
- noldu yinemi bagirmaya geldiniz hi. Diye cikismistim. - Hayır bak Kumsal şey ben-
-ben ne.  Ben ne. Sabah hiçbir suçum olmadan bana bagırıp durdunuz. Simdi gelmis ne diyorsunuz.
-JTBX dosyasini sen mi duzenledin.
-evet ama keşke yapmasaydim. Oyle degilmi.
- böyle gidecekmisin.
- evet. Ama bir yanlisiniz var barış bey ben gitmedim siz beni kovdunuz. Diye bagiriyirdum.
- o sesini alcalt yoksa-
-yoksa ne yoksa ne yaparsiniz. Filmlerdeki gibi opecekmisiniz. Sizi görmek istemiyorum anlamiyormusunuz. Bu sefer bagirmistim ve elini kaldırdığı an jackson onun elini tutmuştu. Jackson sinirlenince kimse onu tutamazdi. Ne kadar sempatik ve tatli olsada sinirlenince icinden canavar çıkıyordu.
- noluyor burda. Jakson hala baris beyin kolunu tutuyordu. Jacksonun elinden tutarak baris beyin elini birakmasini sağladım.
- hiçbirşey yok hadi biz iceri girelim. Diyerek jacksonu iceriye doğru surukledim. Kapıyı kapatirken
- su an iyi dusunemiyorum daha sonra konusalim. Dedim ve kapiyi yüzüne kapattim. Bide gelmis bana tekrar ise dön diyor. Bunu dusunecektim yada başka bir is bulacaktim.

Medya kumsal ve bara giderken giydikleri