ASKIN OYUNU (Düzenleniyor...)

Adsız Bölüm 14 -Furkan ile beraber bir gun-

Gulumseyerek ondan ayrildigimda sefkat dolu sesiyle konusmaya basladi yine ... Artik sakinlesmistim...Onun kollarinda sakinlesmek öylesine kolaydi ki..

"Hadi gel bakalim. Mudure gidip izin alalim bugun icin."

Kafa sallayarak onayladim onu. Ahh .. eve gitmeye gercekten ihtiyacim vardi...

Beraber mudur odasina dogru yuruyerek kapiyi tiklattik. Mudure durumumu anlatinca buyuk bir sefkatle gitmem icin izin vermisti.. Sonunda mudur odasindan disariya ciktigimizda Furkan konusmaya basladi.

"Sen bekle biraz burada.. ben hocaya da söyleyeyim durumu.. Geliyorum hemen."

Kafa salladim tekrar. Konusacak halim yoktu... Bir kac dakika bekledikten sonra yanima gelen Furkan ile cikisa dogru yurumeye baslamistik.. Beraber Furkan'in arabasina bindigimizde konusmaya basladi.

"Evde annenler var degil mi?"

Ahh..Kahretsin! Ben onlarin bugun tatile gideceklerini tamamen unutmustum...!

Hizla kol saatime baktigimda saatin 10:05 oldugunu fark ederek yuzumu burusturdum ve konusmaya basladim.

"Artik yoklar."

Yuzume anlamamis gibi bakarak konusmaya basladi.

"Nasil?"

Derin bir nefes aldim.

"Tam on bes dakika once otobusleri Izmir'e dogru kalkti."

Nedenini sorgularcasina suratima bakinca devam ettim.

"Izmir'e tatile gitmislerdi."

Keyiflice konusmaya basladi.

"Olsun.. Bu gunluk bakicin olup cileni cekecegiz artik ne yapalim. ALLAH sabir versin."

Alayla söyledigi seylerin ardindan gözlerimi kisarak cevap verdim.

"AMIN!"

Bu söyledigime yuksek bir kahkaha patlatinca ben de yuzumde olusan gulumsemeye engel olamadan ona hafif kikirtiyla eslik ettim.. Bu cocuk bu kadar guzel gulmek zorunda miydi? Guldugunde tamamen kendini belli eden gamzeleri her seyi unutup huzur bulmami sagliyordu sanki..

Birden burnumu sikarak tatli tatli konusmaya basladi.

"Cile senden gelecekse ona da raziyiz prenses."

Burnumdaki elini tutarak indirdim ve dik dik konusmaya basladim.

"Bak hala cile diyor ya!"

Suan mizmiz cocuklar gibi huysuzlanmam umrumda bile degildi. Elindeki elimi daha fazla sikarak yuzunu yuzume yaklastirdi.

"Hosuna gitmedi mi?"

Sessizce yutkunarak cevap verdim. Bu yakinlasmaya ne gerek vardi ki?

"Gitmedi."

Yanagindaki gamzeler kendilerini tekrar göstermeye baslayinca yavasca ayrilarak kendi koltugunda dikeldi ve arabayi calistirmaya basladi. Yuzundeki koca gulumsemeyle konustu.. Suanki durumunu hic sikilmadan ömrumun sonuna dek izleyebilirdim..

"Gercekler acidir prenses."

Söyledikleriyle elimi sertce omzuna gecirdigimde yapmacik, aci bir inleme kacti dudaklari arasindan.

"Acittin Melis!"

Her ne kadar saka oldugunu bilsemde icimdeki pismanliga engel olamadan kaslarimi cattim. Ahh..Bunu yapmak zorunda miydi?

"Hadi öpte gecsin."

Yuzumu yuzune cevirince alayli bir gulumseme yayildi suratima istemeden. O da gulumseyerek gözleriyle omzunu isaret etti. Gözlerimi devirerek konusmaya basladim.