ASKIN OYUNU 3 - Teklif-

238 8 0
                                    

Leighton Meester - Arzu 

Dizilerde, kitaplarda görulen o imkansiz sahne... Yepyeni bir gune gökyuzune göz kirpan gunesin o mukemmel, huzur verici isiklariyla uyanmak... Ah! Yalan dunya! Hayalini bile kuramiyordum ki! Kulagimi sagir etmeye ve butun kan beynime cekilmiscesine sinirden kizarmami saglayan aletin tam yanimda görevini uyguladigi an gecirdigim bir sinir krizini yasiyordum suan. Herkes gibi, ben de daha huzurlu baslamak isterdim tabiki gune! Huzurlu uyanacagim varsa bile, bu alarm sesi yuzunden kesinlikle sinirlerim alt ust oluyordu.

Boyle yatakta bos bos bunlari dusunmek lanet olasica alarmin sesini kesmedigi icin sinirle yere firlattim. Gözlerimi ovusturarak yataktan zar zor kalkabildim bir sure sonra. Paytak adimlarla banyoya dogru yururken uyku sersemi oldugumdan sertce gardropuma carptigim omzumla hafifce inleyerek yuzumu burusturdum. Elim istemsizce omzumu tutup oksarken, sinirle derin bir nefesi cektim icime sakinlesmek amaciyla. Sabah sabah bir insanin yasamamasi gereken herseyi yasiyormusum gibi hissetmistim!

Daha dikkatli bir sekilde banyoma girdigimde hic zaman kaybetmeden yikadim yuzumu. Kafami kaldirdigimda aynada gördugum yansimamla gözlerimi devirdim. Hafif yaglanmis saclarim sinirlerimi bozuyordu. Hafif sari olan saclarim ince olduklari icin cabuk yaglaniyor, ve yuzume yapisiyorlardi.

Bir an önce dusa girmem gerektigine karar verdigimde bir cirpida uzerimdekilerden kurtularak girdim dusakabinime.Yaklasik 15 dakikalik bir dusun ardindan tekrar odama döndum. Ic camasirlarimi giymenin ardindan okul formami uzerime gecirdim. Sanirim bu okulun en sevdigim yani, formalariydi. Kirmizi-siyah-gri ve beyaz karisimi renklerden olusan kare ve dikdörtgen desenli etegi, ve beyaz gömlegiyle fazlasiyla hosuma gidiyordu. Gunluk herhangi bir kiyafet gibiydi. Islak olduklari icin tam olarak kahverengi renginde duran saclarimi kurutarak aynamin karsisina gectim. Kurudugu icin hafif sarimsi oldugu ortaya cikan saclarimi tarayarak kahkullerimi arkadan tutturdum. Aslinda oyle makyaj yapmayi cok sevmezdim, ama yuzume birazcik renk katmak pek de fena sayilmazdi.Kararimi verdim ve gözlerime göz kalemi cekerek elime parlaticimi aldim.Kirpiklerim zaten uzun oldugundan maskaraya gerek duymuyordum. Hemen hemen dudaklarimin rengiyle ayni olan parlaticimi da dudaklarima surerek asagiya indim.

Gec kalmak uzere oldugumdan hizla annemin ve babamin yanaklarina kucuk bir opucuk kondurduktan hemen sonra kahvaltiya oturdum. Alelacele iki lokma bir sey yerken babamin alayli sesi doldu kulaklarima.

"Bogulacaksin, kizim. Az yavas ye."

Hizla cignedigim ekmeyi tek seferde yutarken babama baktim göz ucuyla. Ise gidecegi icin takim elbisesini giymis, her zaman ki gibi oldukca karizmatik duruyordu.

"Gel kaldim, baba."

Dilimlenmis domateslerden birini agzima hemen sonra ayaklanarak kapiya dogru kosar adimlarla ilerledim. Ayakkabiliktaki beyaz spor ayakkabilarima uzanip ayagimin önune, yere birakirken ayni anda da askilikta alisi olan ince gri ceketimi alarak uzerime gecirdim. Spor ayakkabilarimi buyuk bir hizla giyerken bu sefer de annemin narin sesini isitti kulaklarim.

"Dikkatli ol!"

Hala 17 yasinda oldugumun farkinda olmamasina gözlerimi devirirken cevapladim onu.

"Tamam, görusuruz!"

Sonunda evden cikabildigimde biraz yurudukten sonra ileriden gecen taxiyi durdurarak bindim ve okulun yolunu tuttum. Bes dakika sonra taxsicinin "Geldik, abla" demesiyle taxiden indim ve okulun girisine dogru kosmaya basladim. Normalde hokula ve derslerine gec kalan bir ögrenci degildim ancak bugun tuhaf bir sekilde gec kalmistim. Gec de kalkmamistim halbu ki. Sinifin kapali kapisinin önune vardigimda siklasan nefeslerimi duzene sokmak istercesine derin bir nefes cektim icime. Aldigim nefesi geri birakirken dusundugum tek sey, hocanin derse girip, girmedigiydi.

ASKIN OYUNU (Düzenleniyor...)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin