6 Düğün part2

15.3K 491 42
                                    

Nazlı ve Buse aşağıda kahvaltı yaparlarken ben ağzıma bir lokma bile sokmamıştım.

Düğün öğlen 2 gibi başlayacaktı ve uzun sürecekti. Saçım ve makyajım hazırdı gelinliğimi de giymiştim. Aynanın karşısına geçtim. Güzel görünüyordum şuan sevdiğim adamın bana sarılması ve birlikte gülümsememiz gerekti. Kapı büyük bir gürültüyle açıldığında içeriye siyah takım elbisesi ile Ali girdi. Beni görünce gözleri büyüdü ve bir şey demedi.

'' Ali bir şey mi oldu '' diye sordum endişelenmiş gibi. aslında içimden kahkahalar atıyorum.

'' Y-yok bir şey sadece annem arkadaşlarımı da davet etmiş ve kimse bunun zoraki bir evlilik olduğunu bilmiyor bir kaç saatliğine seni seviyormuşum gibi davranmam gerekecek '' deyip yüzünü buruşturdu.

Bu kadar acımasız oluşu canımı sıkmaya başlamıştı bile.

'' Emin ol zaten seninle evlenmek son isteyeceğim şey ama oldu işte katlanacağım '' dedim ve bende yüzümü buruşturdum.

Bu sefer de nazlı koşarak içeriye girdi. Mavi kısa elbisesi ve dalgalı saçlarıyla harika görünüyordu.

'' Nikah memuru ve davetliler geldi hadi ''

Derin bir nefes aldım ve Ali'nin koluna girdim.

Büyük kapıdan çıkığımızda mavi ve beyaz tonlarındaki konsept ve insanlar mükemmeldi. 14-25 yaş arasındaki kızların beni öldürecek gibi bakmalarını saymazsak.

Nikah memurun sorusuna ikimizde zoraki olarak 'evet' dedikten sonra ayağına bastım.

Dans müziği çalınca dansa kalktık.

Ellerimi omzuma koyduğumda o da ellerini belime yerleştirdi.

Bir çok kamera bizi çekerken biz birbirimize bakıyorduk.

'' Sanırım ilk dansımız 2 hafta kadar önceydi ''

Hatırlıyordu.

'' Beni 16 yaşında sanmıştın ''

'' Öyle gözükordun çünkü ''

Kelimeleri uzatarak söylüyordu. İçmişti sanırım.

'' Bugün söyleyemedim çok güzel olmuşsun '' Evet kesinlikle içmişti çünkü Ali bunları asla söylemez.

'' S-saol sende güzel gözüküyorsun ''

İkinci bir dans şarkısı çalındığında diğer çiftlerde sahneye çıkmaya başladı.

Göz kapakları yavaş yavaş kapanırken başını başıma yasladı. Kalbim hızla atmaya başlarken bir el omzuma dokundu.

Arkamı döndüğümde Arda'yı görmemle Ali'yı bırakıp ona sarılmam bir oldu. O da bana sarılırken Ali'ye dönüp;

'' Biraz dans edebilir miyiz '' diye sordu.

Ali gıcıkça gülümsedi ve '' Tabi '' dedi.

Ben Arda ile dans etmeye başladığımda Ali'nin girdiğimiz kapıdan içeriye girdiğini gördüm.

'' Ne zaman geldin sen '' diye sordum.

Arda benim çocukluk arkadaşımdı ve 1 yıl önce İngiltere'ye gitmişti.

'' Senin için sabah ilk uçakla geldim. Nazlı'da olmasa evlendiğinden haberim olmayacak ne zaman aşık oldun da evleniyorsun '' dedi.

'' Aslında tam olarak öyle değil ben sana sonra anlatırım ''

Hareketli bir parçaya geçince ayrıldık.

Yarım saat kadar eğlendikten sonra Ali hala yoktu.

Bende ona bakmak için geldiği yöne doğru yürümeye başladım.

Gelin odasına gelince içeriye girdim.

Ali elindeki değişik renkli şeyi içiyordu.

'' Ali düğün devam ediyor biliyorsun gel istersen ''

Yüzüme boş boş bakıp yalpalayarak yanıma yürüdü.

'' OO Benim güzel karım dansından ayrılıp beni almaya gelmiş '' dedi ve alkışlamaya başladı.

'' Yürü içeriye sabahtan beri yoksun zaten ''

Koluna girip zorla onu içeriye götürdüm.

Ali herkese gülümsüyordu. Onu görenler deli olduğunu düşünebilirlerdi. Birden Ankara'nın Bağları çalmasıyla Ali koşarak pistte gitti. Ve erkeklerle beraber oynamaya başladılar. Bir adet Ankara'nın bağları oynayan Ali Mertoğlu düşünün çıldırırsınız.

Nazlı'dan

Ali'nin Ankara'nın bağları oynamaya başlaması gülünecek bir şeydi. Onun yanında da Ali kadar komik oynayan ve onun kadar yakışıklı olan çocuk sürekli bana bakıyordu. Bu rahatsız ediciydi. Eğer o gün geç gitmeseydim Ege'nin ne kadar iğrenç bir insan olduğunu öğrenemeyecektim. Kızlara beni terk ettiğini söylemiştim, ama ben ondan ayrılmıştım çünkü beni aldatırken yakalamıştım. Hemde kuzenimle..

Günlerce ağladım ama o çocuk için değmeyeceğini anladım.

Birden bana çarpan cüsse ile sendeledim. Sinirle kafamı kaldırdığımda Ali'nin yanındaki yakışıklı çocuk olduğunu gördüm.

'' Dikkat etsene biraz be'' diye cırladım.

'' Pardon güzelim '' dedi ve gitti. Ben de arkasından salak gibi baktım.

Heyy o bana güzelim mi dedi?

Selammmm.

Okulların açılmasına 12 saat 54 dakika kaldı. ve ben bölümleri sadece hafta sonu yayınlaya bileceğim şimdiden kusura bakmayın.

Medya Buse ve Burak

Zoraki Evlilik -ALSELHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin