Zoraki Evlilik -ALSEL

48

'' Daha geçen hafta aldığımız bir komedi filmi vardı hayatım onu izleyelim ''

'' Almış mıydık ''

O Korku filmini izlemezse içi rahat etmeyecekti galiba.

'' Evet almıştık ''

'' Hatırlayamadım ''

Kutuya ilerleyip altlara sıkıştırdığı cd'yi çıkardım.

'' Bak burada ''

'' Aa ''

'' Ya hadi izleyelim ''

'' Komedi değil de düğün videomuzu mu izlesek ''

Güldüm ve kabul ettim.

Cd'yi takıp yanıma oturdu.

Ali&Selin MERTOĞLU yazısına gülümseyerek baktım.

1 Sene çoktan geçmişti bile...

Alkışlar eşliğinde içeriye girdiğimizde gülümsemem daha da büyüdü.

İkimizde zoraki bir şekilde gülümsüyorduk.

Bu evlilikte öyle değil miydi ilk başta?

Aradan geçen sürenin ardından sıra Ali ve Savaş'ın Ankara'nın bağları oynadığı bölüme gelmişti.

Ali çatık kaşlarıyla televizyonu izlerken ben gülmemek için kendimi sıkıyordum.

Ordan oraya gidip herkesi oynamaya davet ediyordu.

Annesi,babası ve ben şaşkınken diğer herkes gülerek Ali'yi izliyordu.

Sonunda kahkaha attığımda Ali gözlerini devirdi.

'' Şu haline bir bak ''

'' Asıl kendine bak hep somurtmuşsun ''

Sıra halaya gelince gülmekten koltuktan düşmüştüm. Ali ise  hala  somurtuyordu.

Sakinleşip yerden kalktım.

'' İyi misin bir ara boğulacaksın diye korkmadım değil ''

'' Bu anları kesinlikle Deniz'e izletmeliyim '' 

'' İzlet tamam bende bunu izletirim ''

Yeniden Cd'lerin olduğu kutuya ilerleyip bir Cd taktı.

Görüntülerin başlamasıyla gözlerimi büyüttüm.

Elimde kocaman nutella kavanozuyla bir yandan ağlayıp,bir yandan kocaman kaşığı ağzıma sokmaya çalışıyordum.

'' Şu haline bak ''

Bu sefer ben gözlerimi devirdim.

Bakışlarımı tekrar ekrana çevirdiğimde;

'' Çekmesene gerizekalı '' gibi bir şeyler deyip bağırıyordum.

Gülme sırası bu sefer Ali'deydi.

Diğer görüntüde ise kocaman karnımla spor ayakkabımı giymeye çalışıyordum.

Eğilmeye çalışıyordum,bacaklarımı yukarıya kaldırıp giymeye çalışıyordum ama yapamıyordum.

Tekrar ağlamaya başladığımda Ali hala video çekmeye devam ediyordu.

Bakışlarımı Ali'ye çevirip onaylamaz  gibi başımı iki yana salladım.

Diğer video'da ise Buse ile kocaman göbeklerimizle televizyondaki hareketleri yapmaya çalışıyorduk.

Kaç tane video çekmişti bu ?

'' Bunlar hiç komik değiller ''

'' Bence öyleler ''

'' Öyle mi ''

'' Evet ''

Bir kaç saniye durup bende güldüm.

'' Bence de ''

'' Selin ''

'' Efendim ''

'' Paris'e Gidelim mi ''

*

'' Hazır mısın '' dedi aşağıdan.

'' Bir saniye ya Deniz'i giydiriyorum ''

'' Önce neden kendin hazırlanıyorsun ki ''

Aşağıdan hala bağırmasından dolayı her zaman yaptığım gibi gözlerimi devirdim.

'' Uyuyordu çocuk o yüzden hem oradan bağıracağına gel bavulları al ''

'' Zaten bagaj doldu ne alıyorsun bu kadar ''

Sanki gerekli olmayan şeyleri doldurdum.

'' Ne yapalım Ali aa söylenme hadi ''

3 Bavulu alıp inerken ceketini almayı unutmamam gerektiğini söylüyordu.

Biz bağırıp dururken Deniz sürekli gülüyordu.

Küçük tartışmalarımız onu çok eğlendiriyordu.

'' Gülmesene kızım uçağı kaçıracağız şimdi ''

Deniz'i ve Ali'nin ceketini alıp arabaya bindim.

'' Sonunda '' gibi bir şeyler mırıldanıp arabayı çalıştırdı.

*

'' Ali burası çok güzel '' sesimden hayranlığım belli oluyordu.

'' Beğenmene sevindim ''

'' Bayıldım ''

Uyuyan Deniz'i yatağa yatırıp gülümsedi.

'' Gel bizde uyuyalım yorulduk '' dedi ama o sırada kapı çaldı.

'' Bir şey mi sipariş etmiştin '' 

Hayır anlamında kafasını sallayıp kapıyı açmaya gitti.

Gelen oda servisi değildi.

Karşımızda Savaş,Nazlı,Burak,Buse ve Melek duruyordu.

'' Bizsiz Paris olur mu hiç ''

*

Selam kızlar !

2. kitabı çıkaracağım için şimdiden çok heyecanlıyım.

Bu kitaba nasıl ilgi gösterdiyseniz aynı ilgiyi 2. kitabada gösterirsiniz umarım.

Ve 2 kitap içinde kapak yapabilecek olan varsa lütfen bana mesaj atsın :)