Şanslı Çocuk: Katil -Düzenleniyor-

Bölüm 17 (Belirtiler)

DÜZENLENMEDİ

Bir şey bulduğumu anlamış olmalılar ki ikisi de yanıma geldi.

Ne olduğunu sormaya başlayınca "Selin'in dosyası da yok." dedim.

Bizim üçümüzün dosyası zaten alınmıştı. Nedenini bilmiyorduk ama alınmıştı.

Tuna "Sen bulamıyorsundur. Yoksa Selin'in odasına bile girdi. Ne diye öldürmesin yani? Saçmalama..." dedi.

Son cümlesinde o bile kendinden emin değildi. Ses tonundan anlaşılıyordu.

Birden kapı açıldı. Oskan bize bakıyordu. "Kara beş dakikaya burada olacak. Çabuk olun!" deyip tekrar dışarı çıktı.

Kendimi toparladım ve "Tamam, dünya Selin'in etrafında dönmüyor. Aklınıza gelen her dosyayı bulun ve tanıdıklarınızın dosyalarını alın. Zaten yarısı kayıp Kara fark edemez." dedim.

Fit eliyle beni kesti. "Hayır, bence tanıdıklarımızın dosyaları burada mı diye bakalım ama almayalım. Çünkü eğer alırsak katilin planlarını öğrenemeyiz. Anladınız mı?" dedi.

Önemli bir noktaya parmak basmıştı. Daha sonra girdiğimizde dosyalara tekrar bakarak kimi öldürmeye teşebbüs edeceğini öğrenebilirdik.

Tuna "Belki bizim dosyalarımız gibi diğerlerinin de dosyalarını almıştır. Sadece onlara bakalım." dedi.

Tuna ve ben tekrar dosyalara koşarken Fit bilgisayara yöneldi. Bu ani telaşta düşünememiştim ama Selin'in dosyası yoktu.

Bu belki de yaşadığım en kötü kabuslardan biriydi. Kabus olmasını çok isterdim. Bir an saçmalayıp kolumu sıktım. Acıyı hissedince rüyada olmadığımı hatırladım. Ne kadar salakça bir hareketti bu. Zaman kaybından başka bir şey değildi.

Dosyaları karıştırırken aklımda binlerce soru dolaşıyordu:

Hani Selin'e aşıktı?

Ama duyguları yoktu.

Peki nasıl aşık olabiliyordu?

Ona göre aşk neydi?

Ne diye ona zarar vermek istemiş olabilirdi ki?

Zarar vermek istemiyorsa ise de niye dosyasını almıştı?

Hayatının aşkı hakkında daha fazla şey öğrenmek için mi?

Burada kesinlikle garip bir şeyler dönüyordu. Bu aşk mıydı?

Değilse neydi?

Konu neydi?

Amaç neydi?

Onu sevdiğini söylemesi neyin nesiydi?

Aklıma din hocasını hiç tereddüt etmeden öldürüşü geldi. Bu da mı bir tetikleyiciydi?

Aklıma gelen herkesin ismine bakmıştım fakat hepsinin dosyası gayet de yerindeydi.

Selin hariç...

Mustafa içeri daldı. "Artık çıkmanız gerekiyor çocuklar." dedi.

Fit işini bitirmiş Tuna'ya yardım etmekle meşguldü.

"Hadi artık dışarı çıkalım çok susadım ve tuvaletim geldi." dedim

Beraber Mustafa'nın arkasından dışarı çıktık. Tek fazlamız öğrendiklerimizdi.

***

Katil'in ağzından:

Ah evet!