MAVİ VE UZAY

15.BÖLÜM:AŞKIN GÜCÜ

Selin hala şoktaydı. Sevdiği adam yerde kanlar içinde yatıyordu.

Şoku biraz olsun atlatınca hemen Ali'nin yanına koştu. Durumun kötü olduğu belliydi.

Hemen ambulans çağırdı...

Haluk, olduğu yerde kalakalmıştı. Yıllardır bir kere bile şevkat göstermediği oğlu yerde kanlar içinde yatıyordu.
İçinde anlam veremediği bir acı hissediyordu...

Kısa süre sonra ambulans geldi. Ali'yi apar topar hastaneye götürdüler. Selin de onu bir an olsun yalnız bırakmadı.

Ambulans gittikten sonra hala olayın etkisinde olan Haluk, acı bir çığlık atarak olduğu yere yığıldı.

"Oğlum, Ali!!" diye bağırıyordu.
Bir kez bile başını okşamadığı oğlu için..

...

Selin, Ali'nin elini bir an olsun yalnız bırakmıyor, gözünün yaşı da durmak bilmiyordu.

"Dayan Mavi, dayan!! Benim için, bizim için dayan ne olur.." diyordu sürekli...

10 dakika sonra ambulans, hastaneye gelmişti. Hemen indirdiler ve hastaneye girdiler.

Sıkı sıkı tuttuğu eli yine bırakmamıştı Selin. Ameliyathane kapısına kadar tutmuştu Ali'nin elini..

Ali'yi hemen ameliyata aldılar...

...

Savaş ve Nazlı geceyi dağ evinde geçirmişlerdi.

Güneş'in gerçek annesi olmadığını öğrenen Nazlı, büyük bir hayalkırıklığı yaşatmıştı.

Bu yıkımın etkisiyle eve gelir gelmez Savaş'ın kollarında uyuyakalmıştı.

İkisi de güzel güzel uyurken Nazlı'nın telefonu çalmaya başladı. İlk uyanan Savaş olmuştu.

Arayanın Selin olduğunu görünce hemen telefonu açtı.

"Alo, Selin!!"

"Savaş sen misin? Nazlı nerde?"

Selin'in ağladığını fark eden Savaş, telaşla sordu:

"Nazlı burda, yanımda. Sen iyi misin Selin?"

Selin daha şiddetli ağlamaya başladı.

"Ali" diyebildi sadece.

İyice korkmaya başlayan Savaş daha yüksek sesle sordu:

"Ali'ye ne oldu Selin? Ali'ye ne oldu?!!"

Savaş'ın bağırması Nazlı'yı uyandırmıştı. O da doğruldu ve ne olduğunu anlamaya çalıştı.

Selin, telefonda cevap bekleyen Savaş'a

"Ali vuruldu Savaş.." dedi ağlayarak.

Bu sözü duyduğu anda elindeki telefon düştü Savaş'ın..

Nazlı iyice meraklanmıştı.

"Ne oldu Savaş? Kiminle konuştun?"

Savaş'tan cevap alamayınca yerdeki telefonu aldı ve kulağına götürdü.

"Alo"

"Nazlı, hemen buraya gel. Sana çok ihtiyacım var"

Selin'den bütün olanları öğrenmişti. Acı bir ifade oluştu yüzünde. Sadece:

"Olamaz.." diyebildi.

Telefonu kapattı. Savaş'a döndü. Hala olayın şokunda olduğunu gördü. Önce Savaş'ı kendine getirmeliydi.
Omuzlarından silkeledi ve: