4.BÖLÜM:ANLAM VERİLEMEYEN DUYGULAR

2K 86 3
                                    

Ali gördüğü manzaraya oldukça bozulmuştu. Ama buna anlam veremiyordu.
Hiçbir şey söylemeden sınıfa gitti.

İki dakika sonra Selin gelmişti. Yanında o konuştuğu çocukla üstelik!
Çantasını toparladı ve Ali'ye dönerek;

"Ben gidiyorum ders baydı girmeyeceğim"

"Anladım tamam, iyi eğlenceler size..."

Selin yanındaki çocukla birlikte sınıftan çıktı. Ali oldukça sinirlenmişti. En iyisi eve gitmek diyr düşündü ve o da çıktı.

Ali eve geldiğinde Güneş ve Nazlı'nın da orda olduğunu gördü. Babasına;

"Vaay babacım. Cici ailemiz de burdaymış:) "

"Doğru konuş Ali. Bak Güneş ve Nazlı bizimle kaynasmak için geldiler. "

"Ben kimseyle kaynasmak falan istemiyorum. Odamdayım ben hadi görüşürüz" dedi ve odasına çıktı.

Aklı hala Selin'deydi. O çocukla ne yaptığını acayip merak ediyordu. Tam o sırada aklına bir fikir geldi. Tekrar aşağı indi ve bahçede gezinmekte olan Nazlı'nın yanına gitti.

"Selam, Nazlı mıydı ismin?"

"Evet de hayrola sen benimle ne diye konuştun şimdi?"

"Bak ben size biraz kötü davrandım galiba. Kusura bakma. "

"Öyle oldu biraz"

"Şey diyecektim birbirimize numaralarimizi versek. Olmaz mı?"

"Niye o?"

"Hani akraba olacağız ya o açıdan dedim."

"Niye değiştin anlamadım ama iyi olmuş"

Numaralarını verdiler. Ali tabi ki Selin'in numarasını da almayı ihmal etmedi. Asıl amacı buydu aslında:)

Tekrar odasına çıktı ve vakit kaybetmeden Selin'i aradı.

"Alo Selin"

"Sen kimsin?"

"Ben cici kardeşin tanımadın mı?"

"Nerden buldun numaramı sen?"

"İkizin sağolsun" (gülerek)

"Of Nazlı of!!"

"Bırak oflamayı. Acil görüşmemiz lazım."

"O niyeymis?"

"Annenle babamın evlenmesini engellememiz lazım. Plan falan yaparız işte"

"Haklısın. Tamam yarım saat sonra sahile gel."

"Tamamdır"

Telefonu kapattilar. Ali hemen yola çıktı. Bunu aslında Selin'i görebilmek için yapmıştı.

Nihayet sahile geldi. Selin bir bankta oturmuş bekliyordu. Hemen yanına gitti ve oturdu.

"Selam"

"Selam"

"Ee sevgilin nerde Selin?"

"Ne sevgilisi?"

"Sabahki çocuğu soruyorum işte!"

"Ha sen Bora'yı diyorsun. O benim sevgilim değil ki. Kuzenim olur kendisi."

Ali derin bir oh çekti. Kuzeni olmasına acayip sevinmişti.

"Hayırdır niye oh cekiyorsun?"

"Temiz hava ya ondan"

"Anladım. Ee plan ne?"

"Ne planı?"

"Ne demek ne planı? Telefonda söyledin ya!"

"Tamam tamam. Birlikte yapacağız o planı yalnız"

"Peki düşünelim o zaman.."

Biraz düşündü ve söze girdi Ali;

"Annenin kötü huyu var mı?"

"Yavaş! Benim annem melek gibi kadındır. Kötü huyu falan yok!"

"Tamam kızma be!"

"Doğru konuş o zaman!"

"Tamam biraz daha düşünelim o zaman.."

Uzun süren sessizliği bozan Selin oldu bu sefer;

"Buldum. Benim annemin kötü huyu yok ama senin babanın olabilir"

"Haklısın. Benim babam hiç te iyi bir adam sayılmaz"

"Mesela ne huyu var kötü olan?"

"Alkoliktir!"

"Aha tamam bu iyi oldu. Annem alkokden nefret eder. Babanın alkolik olduğunu anneme göstermemiz gerek"

"Tamam bir akşam yemeği ayarlar hallederiz"

"Tamam" :)

Planı yaptıktan sonra Ali ve Selin Mertoğlu malikanesine gittiler. Güneş ve Nazlı hala oradaydı.

İçeri girdiler. Güneş hanım şaşkın bakışlarla kızına bakıyordu ve sordu;

"Hayrola kızım sen ne arıyorsun burda?"

"Ben düşündüm annecim. Artık senin karşında değil yanında olacağım. İstediğini yapabilirsin"

"Gerçekten mi kızım? "

"Tabi ki. Bundan sonra sen ne istersen o olacak. Hatta yarın hepimiz birlikte bir yemek yiyelim ne dersiniz?"

"Olur tabi. Böyle düşünmene çok sevindim kızım. Bu arada siz neden Ali'ye birlikte geldiniz?"

"Ben soylemedim değil mi? Ali ile biz aynı sınıftayiz. Çıkışta beni de getirmesini rica ettim o da kırmadı. Sabah telefonda buraya geleceğinizi söylemiştin bana zaten. Değil mi Ali?"

"Evet. Öyle oldu. Çıkışta birlikte geldik. "

Güneş hanım çok mutlu olmuştu.

"Tamam kızım. Hadi biz gidelim o zaman. Yarın görüşmek üzere Haluk" dedi ve çıktılar.

Onları eve Ali birakti. Güneş ve Nazlı vedalaşarak indiler arabadan. Selin;

"Siz gidin ben geliyorum şimdi" diyerek arabada kaldı.

Ali'ye döndü ve;

"İyi başladık ha. Ne dersin?"

"Öyle oldu"

Selin tam o sırada üzerine sabah yediği çikolatanın bulaşmış olduğunu fark etti.

"Islak mendik var mı?" diyerek torpidoya uzandı Ali "Dur" diyerek engellemeye çalıştı ama Selin torpidoyu çoktan açmıştı.

Üzerinde Selin yazan, kendine ait bilekligi gördü. Şaşkınlıkla Ali'ye döndü;

"Bunun sende ne işi var Ali?"

Köşeye sıkışan Ali şimdi ne yapacak??

4.Bölüm Sonu

MAVİ VE UZAYHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin