"Hikayemi güzel bir finalle bitiriyorum... Keyifli okumalar.. Sağlıcakla kalın..."
Ali ile mutluluktan yerimizde duramıyorduk.Bana kaçıncı sarılışı, kaçıncı kez uzun uzun öpüşü bilmiyorum.Sanki ona dünyaları vermişim de bana nasıl teşekkür edeceğini bilemiyor gibiydi..
Sarılmak uzun zamandır bu kadar anlamlanmamıştı. Bana dolu gözlerle bakışı benim de gözyaşlarımı tutmamı engelliyordu. Birlikte gözlerimizden yaşlar süzülürken ellerimiz de sımsıkı kenetlenmişti.
"Seni seviyorum, çok seviyorum.." dedi bana harika ses tonuyla..
Oturduk önce.Bir süre sessiz kaldık.Başımı göğsüne yasladım. Baş döndüren kokusunu içime çektim.Tarifsiz bir huzur doldu içime... Beni benden alan bu koku, sadece benim olan adama aitti.Çok şanslıydım.
Alnıma küçük bir öpücük kondurdu.Konuşmadan mutluluğumuzu birbirimize anlatabiliyorduk.Bir dokunuş, bir öpücük çok sey anlatıyordu aslında..
Birden:
"Adı ne olacak?" diye sordu Ali.
Şaşırmıştım.Aniden başımı kaldırıp yüzüne baktım gülerek..
"Güzel soru!" dedim.
O bana heyecanla erkek, kız isim ihtimallerini sıralarken o kadar mükemmel görünüyordu ki, sözünü kesmeye kıyamadım.Dakikalarca dinledim onu.
Sessiz kaldığımı fark edince durdu ve:
"Sen ne dersin?" diye sordu.
Gülerek:
"Söylediklerini dinledim. Sanırım en güzeli erkek olursa Uzay, kız olursa Mavi.. Hem bizden birer parça oldukları da anlaşılmış olur" dedim.
Onun da hoşuna girmişti.Başıyla onaylandıktan sonra:
"Haklısın galiba.. Ben de öyle düşünmüştüm.Aynı fikirde olmamıza sevindim" dedi.
"Okulla aynı anda idare edebilir miyiz?" diye sordum telaşlı bir ifadeyle.
Yüzümü ellerinin arasına aldı.Dudaklarıma sıcaklığını bıraktıktan sonra:
"İkimiz birlikte olursak herşeyi başarırız. Sakın korkma!" dedi ve sımsıkı sarıldı. Sanırım bu an sonsuza dek sürsün istiyordum.
...
Nihayet hava kararmıştı. Bahçeye çıkmış gökyüzünü izliyordum. Sırtıma değen şeyle hafifçe irkildim. Arkamı döndüğümde Ali'nin sırtıma şal örttüğünü anladım.
Belime sarıldı.
"Gece ne kadar güzel değil mi?" dedi.
"Evet. Sakin ve huzurlu. Keşke hep gecede kalsak.. Boğucu sabahlar hiç olmasa.."
Elini karnımın üzerinde gezdirirken:
"Merak etme Selin. Bu hediye bize çok iyi gelecek.. Tüm sıkıntıları unutturacak" dedi.
"Peki annem ve senin baban.. Onlar ne olacak Ali?"
"Onlar olmaları gereken yerdeler Selin. İkisi de zamanı gelince, biz de isteyince yanımızda olurlar.Bunları düşünüp canını sıkma.Sen üzülmemelisin.."
"Haklısın" dedim ve karnımın üzerindeki elini sıkıca tuttum.. Gökyüzünü izlemeye devam ettik..
...
Sabah, gözlerimi evdeki gürültüyle açtım. Ali, yanımda değildi. Telaşla kalktım ve salona çıktım. Gördüğüm manzara inanılmazdı. Nazlı, Meltem, Rana hanım, Savaş ve diğer herkes de buradaydı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MAVİ VE UZAY
RomanceHuzuru ve mutluluğu biribirlerinde bulan iki genç aşığın hikayesi... Mavi huzuru Uzay'da buldu..