The Rebel(One Direction FanFic)

part 6 :)

"Vazgeçtim yarın okula falan gelmiyorum"dedim çantamı toplarken bütün gün canım çıkmıştı.Zayn beni sürekli ordan oraya sürüklüyordu.

"Sen gelme ben seni getiririm"dedi bana bakıp.

"Çok sıkıldım"

"Kendine bir aktivite bulabilirsin Bayan Mızmız"

"Bunu bana Bay Cokbilmisgerzek mi söylüyor?"

"Evet tam karşındaki süper yakışıklı çocuk"

"Hani nerde?"dedim ve kafamı sınıfın içinde gezdirdim.Sınıfta yalnızca ben ve Zayn kalmıştık.Öğle tatili başladığı için herkes gitmişti.Tekli sıraların üzerindeki birkaç çanta ve öğretmen masası dışında yalnız sayılırdık yani.

"Pislik"

"Aptal"

"Salak"

"Man kafa"dedim ve nihayet toplamayı basarabildigim çantamı alıp ayağa kalktım.Aslında Zayn haklıydı.Ilgilenecek bir şeyler bulmak ise yarayabilirdi.Koridora çıktığımızda duvardaki afişlere bakarak yürüdüm.Pembe büyük bir kağıda yazılmış başlık onu görür görmez dikkatimi çekti.

'FOTOĞRAFÇILIK KULÜBÜ BIZE KATILIN'

Evet aranan kan bulundu.Zayn'i cekistirip afişe yöneldim.Zayn afisi görünce

"Bak ışte Bay Cokbilmisgerzek yine haklı çıktı"dedi."Halletmem gereken bir isim var yalnizsin o yüzden git ve buraya kayıt yaptır.Bu tür kulüpler genelde karşı blokta olur.Spor salonunun ilerisinde"dedi ve daha ne diyeceğimi bile beklemeden hızla uzaklaştı.Salak.Bu benim okuldaki ilk günüm.Oflayarak uzun koridorlardan ilerleyip karşı bloga geçtim.Dediği gibi spor salonu buradaydı ve biraz ilerlediğim zaman kulüpleri gördüm.Yayın kulübü,satranç kulübü,çevre kulübü,matematik kulübü ve ışte fotoğrafçılık kulübü.Içeriye girdim ama bir kisi hariç içeride kimse yoktu.Arkası dönük vaziyette duvardaki fotoğraflara bakıyordu.Alt tarafı kısa üstü uzun kahverengi sarı karışımı saçları vardı.Boyu ne uzun ne de kısaydı.Elimi ağzıma götürüp yalandan öksürdüm.Giydiği siyah dar tişört bütün vücut hatlarını belli ediyordu.Kaslı kollarını görebiliyordum.Bana döndüğünde ilk farkettigim şey kalın kaşları ve boynundaki doğum lekesiydi.O kalın kaşların altından kocaman koyu kahverengi gözleriyle bana bakıyordu.Normalden daha dolgun ve pembe dudaklarını aralayıp pufladı.

"Selam.Ben kulübe üye olmak istiyorum."dedim ateş gibi parlayan gözlerine bakıp

"Tamam"dedi ve kapının ilerisinde duran masaya doğru ilerledi.Bu garip çünkü gözlerimi üzerinden alamıyordum.

"Adın?"dedi ona baktigim gözlerimin içine bakıp.

"Marissa.Marissa Patrick"dedim gözlerimi ondan ayırmadan.Önündeki kağıda adımı karaladıktan sonra

"Yarın yine burada ol"dedi.Sadece kafamı sallamakla yetindim ve bir şey demeden çıktım.Kibarlık edip adını söyleyebilirdi.Öküz.Telefonumu çıkarıp Zayn'e mesaj attım.

"BENIM ISIM BITTI BAHÇEYE GEL"

Kafamdaki fotoğrafçı çocuktan kurtulduktan sonra bloktan çıktım.Hava yine her zamanki gibi güneşliydi.Gözlerimi kısıp etrafa baktım.Bir avuç ergen ve şu okulun maskotu olan aptal kurt heykeli harici bahçe cimenlerle kaplıydı.Zayn ortalıkta yoktu.Ama ikizini yiyen Jydan bana doğru geliyordu.Belki hemen geri dönüp ondan saklanmalıydım.Tam arkamı dönmüştüm ki

"Marissaaaaa!"diye bağıran Jydan bütün planlarımı altüst etti.Ona doğru dönüp ilerledim.

"Seni dinliyorum?"

"Zayn nerede?Sevgilin?"

"Biz..biz ayrıldık."dedim.Bu ise artık bir son vermeliydim.

"Aaaahh inanmıyoruuuuuuuum"

"Maalesef daha fazla sürdüremeyeceğimizi anladık"

"Üzülme olur mu?"dedi sahte bir ifadeyle.Içten içe sevinçten havalara uçtuğuna eminim.Kafamı salladım.Birden arkamdan bir kol boynuma dolandı ve kendine doğru çekip yanağımdan öptü.

"Sevgilim.Bugün ne yapıyoruz?!"