part 21 :)

1.4K 63 28
                                    

"Ha-hayır"dedim

"Bende öyle düşünmüştüm"dedi ve arkasını dönüp merdivenlerden inmeye başladı.Ne yapmaya çalıştığını veya ne yapmak istediğini bilmiyordum.Ve açıkçası öğrenmek istemiyordum.Candice yaslandığı duvardan uzaklaşıp kotunu düzeltti ve

"Sence ne yapacak?"dedi.

"Bir şey yapmayacak.Hiçbir şey yapmayacak.Sadece..boşver.Şimdi çocukların yanına gidelim ve normal görünmeye çalış"dedim.Kafasını tamam anlamında aşağı yukarı sallayınca tekrar geldiğimiz yere doğru ilerlemeye başladık.Josh ceketini boynunun altına koymuş çoktan uykuya dalmıştı bile.Liam kafasını eğmiş kollarını önünde birleştirmişti ve yalnız değillerdi.Alicia da yanlarındaydı.Siyah eşofmanlarıyla ve akmış makyajıyla oradaydı.Bu pek sık gördüğüm bir manzara değildi.Onu böyle gördüğümde üzgün olduğunu anlardım.Gerçekten üzgün olduğunu.Yanlarına yaklaşınca herkes açıklama bekler gibi yüzüme bakıyorlardı ama ben küçük bir gülümsemeyi buna tercih ederim.Alicia bana yaklaşıp

"Bugün Pazartesi.Ve saat 9 oldu"dedi.

"Yani?Genelde her haftada bir Pazartesi olur ve lanet hergün de saat 9'u gösterir.Ama fikir değiştirip bir ise yaramaya karar verdiysen bu şey saçma günler ve saatlerle ilgili olmamalı"dedim.Sanırım üzüntüden beyni erimişti.Veya makyajı yüzüne değil kafatasının içine akmış bilmiyorum.

"Seninle tartışmak istemiyorum.Eve git ve dinlen.Yarın okula git.Ben Tracey'nin yanındayım canım"

"Canım?"dedim ve etrafıma baktım "neden bir anda beni önemser oldun ki?"

"Bizim Boston'a dönmemiz gerekiyor.Seni eve bırakırız"dedi Candice Josh'un yanına gidip.Liam ayağa kalkıp bana yaklaştı

"Bir kez uslu kız ol ve eve git "dedi.Elini tutup

"Sende gitmelisin, yoruldun"dedim.

"Halletmem gereken bazı işler var.Okulda görüşürüz"dedi ve elimi bırakıp gitti.Nerde ama benim öpücüğüm?

X X X

Saat 11'e geliyordu ve dün aradığında dediğine göre Zayn bu saatte beni tekrar arayacaktı.Okulda olmam veya birazdan zilin çalacak olması hiç umrumda değildi.Onu özlemiştim ve şartlar ne olursa olsun onunla konuşacaktım.Bir de bugün Liam'ın davranışları üzerine bu konuşmayı mutlaka yapmalıydım.Daha doğrusu davranmayışları.Sabah sadece iyi olup olmadığını merak ettiğim lanet bir telefon yüzünden sadece 'iyiyim,okulda görüşürüz'cevabını beklemiyordum.Veya ardından suratıma kapatılan telefonu.Zilin çalmasıyla yeni bir işkence çeşidi olan tarih dersine girdiğimizi anladım.Bu dersten Bay Shrek'in bana bundan sonra en önde oturmamı istemesinden sonra daha çok nefret ediyordum.Evet Bay Shrek.Çünkü Shrek'in beyaz haline çok benziyor.Ucube.Kafamı düşüncelerimden kurtulmak için faydası olacakmış gibi salladım.Sınıfa göz gezdirdiğim zaman yine kendimi onlardan soyutlanmış hissettim.Tanrı aşkına 15 tane mahlukun hepsi birbirine benzer mi?Belki kardeşlerdir bilmiyorum.Önüme döndüğüm zaman Shrek çoktan sınıfa girmiş masada dosyalarıyla ilgileniyordu.Zayn'in aramasına sadece birkaç dakika kalmıştı.Liam'ı bugün okulda hiç görmemiştim.Umarım bana böyle davranmasının geçerli bir nedeni vardır yoksa onu öldürürüm.

"Evet Bayan Patrick konumuzu biliyorsunuz.Düşüncelerinizi duymak isterim"dedi kalın sesiyle önümde durup.Sanırım bu adamın cadılar bayramında kostüm giymesine gerek kalmıyor.Tam ağzımı açmıştım ki telefonum çalmaya başladı.Hemen cebimden çıkarıp açtım.Shrek'in gözleri 4 kat büyümüş bana bakıyordu.Ona aldırış etmeden

"Zayn?"dedim.Aynı zamanda bütün sınıf susmuş büyük ihtimal dikkatlerini bana vermişlerdi.

"Mari?"dedi Zayn.Tanrım onu gerçekten özledim.

The Rebel(One Direction FanFic)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin