The Rebel(One Direction FanFic)

part 16 :)

“Kendimi hazır hissetmiyorum”diye fısıldadım.Kafasını kaldırıp gözlerimin içine baktı.Parlayan gözlerini çok net görebiliyordum.Bu garip bir histi.Üzerime çıkmış bana bakıyordu.Yaklaşık bir dakika o pozisyonda kaldıktan sonra üzerimden çekilip ışığı açtı.Karanlıktan odasını görememiştim ama tıpkı salondaki gibi beyazlar odaya hakimdi.Eteğimi düzeltip doğruldum.Gelip yanıma oturdu.Onca ateşli şeyden sonra sadece yanyana oturuyorduk.Hadi ama bir şey yapmasını veya yaptığı şeye devam etmesini istemiyorum ama bir şey diyebilirdi öyle değil mi?Kafamı çevirip ona baktım.Ne düşündüğünü anlayamıyordum.Belki de yaptığı şeyden pişmandır kim bilir?

“Ben..şey..ııı..sadece biraz erken davrandığını düşünüyorum”dedim sanki açıklama yapması gereken benmişim gibi.

“Üzgünüm.Böyle bir şey yapmamalıydım.” dedi ve çenemden tutup kendine doğru çevirdi”senden hoşlanıyorum Marissa.”diye ekledi.Ne dedi?Senden hoşlanıyorum Marissa dedi?Halisunasyon mu görüyorum ben?Tanrım.Bütün vücudumun titrediğini hissediyordum.Ama sıradan ezik bir kız değilim.

“O yaptığın şeyi sevdim.İlk öpücüğümü 17 yaşımda almam biraz tuhaf”diyip güldüm.

“Bak ben gerçekten bunların olacağını tahmin ede-“

“Kapa çeneni ve öp beni”

       X  X  X

Aptal güneşin gözümle ilişkiye girmesi sonucu uyanmak zorunda kaldım.Kafamı çevirip yanıma baktığımda Liam yoktu.Gözlerimi ovuşturduktan sonra doğruldum.Bütün kaslarım tutulmuştu.Ama bu tişört işini sevdim.Yani Liam’ın tişörtünün benim ayıcıklı pijamamdan bile rahat olacağı aklımın ucuna bile gelmemişti.Sanırım bunu yanımda götürmeliyim.Üzerimdeki çarşafı ittirip aynadaki suratıma baktım.Bir prenses daha külkesine döndü.Evet ben bu şekilde seviyorum.Bir gecede bir prenses olamazsınız belki ama külkedisi olmak basit.İç sesimin beynime verdiği etkiyle gülümsedim.Saat daha 7’di.Ben bu saatte kalkamam ki.Ama bir şekilde uyanmayı başarabilmiştim.

“Liam?”diye seslendim boşluğa.

“Efendim hayatım”

“Neredesin?”diye bağırınca cevabı karşımdaydı.

“Bundan sonra değişmeyecek konumumda senin yanında”dedi ve yaklaşıp dudağıma küçük yumuşak bir öpücük kondurdu.Üzerinde ‘best mom!’yazan bir önlük vardı.En iyi anne?Onu bu şekilde görünce kıkırdamama engel olamadım.

“Ne var?Ne oldu?”diyip üzerine baktı.O böyle yapınca kıkırdama yerini büyük kahkahalara bıraktı daha fazla dayanamayıp kendimi yatağa bıraktım.Gülmekten karnıma ağrılar giriyordu.

“Heeey”diye bağırıp yanıma yattı ve beni kendisine doğru çekti.”Hala neden bu hale geldiğinizi anlatmadınız küçük leydim”derken kendisi de gülüyordu.

“Sen ciddi misin?Yani dün geceki Liam’la şimdikinin arasındaki 7 farkı bulamıyor musun?”diyince ayağa kalkıp aynadaki haline baktı.Dudaklarını büzüp kafasını kaşıdı.O bunları yaparken yine gülmeme engel olamıyordum.

“Anneme almıştım ama veremedim işte”dedi gülmede bana eşlik ederek

“Şimdi dışarıya çık.Duş almam lazım”dedim ve kapıdan çıkışını seyrettim.Dün gece sadece beni öpmüştü.Dediğim gibi kendimi hazır hissetmiyordum.Ama beraber uyumuştuk neden bilmiyorum ama ilk defa bu kadar rahat uyumuştum.Gece topladığım saçlarımı salıp banyoya doğru ilerlerken bir ses duydum.Bir bildirim sesi.Liam’ın telefonu olmalı.Aynanın önünde duran telefonun ekranına baktım.Mesaj gelmişti.Açtım mesajda

“SENİ ÇOK ÖZLEDİM EMİNİM SENDE TAVŞANCIĞINI ÖZLEDİN BEBEĞİM.BU HASRETE BİR SON VERİP YARIN YANINA GELİYORUM BEKLE BENİ SEVGİLİM XX”yazıyordu.Bu..?Ben..?Elimdeki telefonu yerine bırakıp yatağa oturdum.Liam şarkı söylüyordu.Bense sadece ne olup bittiğini anlamaya çalışıyordum.Ben kullanıldım mı?Beni dün gece küçük bir fahişe gibi sevgilisi yokken kullanacak mıydı?Ben Marissa Patrick Alicia değil.Sürtük olan ben değilim.Hayır ağlamayacaktım.Hayır ona bunun hesabını da sormayacaktım.Artık onun lanet suratını bile görmek istemiyordum.Şarkıyı burada dinleyerek devam edin.

Ben yanlış kullanılmış.Yapmak istemiyorum.Senin kölen olmam.Hemen gece çıkarıp yatağın kenarına attığım elbisemi üzerime geçirdikten sonra aynı yere bıraktığım Tracey’nin bebeklerini de alıp kapıya doğru ilerledim.Yatak odasından çıkıca mutfakta şarkı söylemekte ve bir şeyler pişirmekte olan Bay YüzüneKezzapAtmakİstediğimLanetKıçSuratlı’yı gördüm.Onun iğrenç suratına bakmak istemiyordum.Ses yapmamaya çalışarak gece salonda şarja taktığım telefonumu da diğer elime alıp kapıya doğru ilerledim.Umarım bir koala ona tecavüz eder.Evden çıkıp hızla merdivenlerden indim.İyiki dün gece bir şey olmasına izin vermedim.Ayakkabıları elime aldım ve çıplak ayakla bilmem kaç dakika eve doğru yürüdüm.Eve nihayet geldiğimde ayaklarımı hissetmiyordum.Kapıyı çaldım.Biraz bekledikten sonra kapı sonunda açıldı.Alicia.

“Ma-marissa?”

“Evet adımı bilmen seni iyi bir anne yapmaz”diyip onu geçtim ve üst kata odama çıktım.Üzerimdeki elbiseden kurtulup dar bir Jean ve siyah bir tişört giydim.Yüzümü yıkayıp kendime gelmeliydim.Bnayoya doğru ilerlerken Alicia’nın odasındaki sesler beni kendine doğru çekti.Odada tek başına değildi.Kapıyı açıp odaya girdim.bu şeyi başka yerde de yapabilirler öyle değil mi?Hey bir saniye bu sarı bıyığın yine ne işi var burada?

“Marissa”dedi biyolojik babam.Iyk bir daha baba kelimesini kullanamam.

“Sakın adımı ağzınla kirletme.Sakın!”dedim bağırarak.Alicia’nın üzerindeki hiç santim dantelli gecelikten ve o iğrenç adamın burada olmasından neler yaşandığını anlayabilmiştim.Kapıyı kapatıp çıkacakken Jack

“Burada olduğumu Jydan bilmese iyi olur”dedi

“Emin ol seni kimsenin öğrenmesini istemiyorum.Keşke babam bir babun olsaydı”dedim ve hızlıca kapıyı çarpıp çıktım.Sabah sabah bu kadar aksiyon sence de biraz fazla değil mi Tanrım?Odama geri dönüp telefonumu aldım ve vanslarımı giyip evden çıktım.Zayn bana iyi gelir.Saat 9’a geliyordu ve Candice’den mesaj gelmişti.En son beni Zayn’le birlikte olduğumu zannettiği için kavga etmiştik.Özür diliyor olmalıydı.Mesajı açtım

“HER ZAMAN HAKLISIN.HAKLI OLMAMANI DİLERDİM.BUGÜN HASTANEYE GİDİP VÜCUDUMDAKİ BU KÜÇÜK CANLIDAN KURTULACAĞIM.YANIMDA OLMANI İSTİYORUM.EĞER GELMEK İSTERSEN SAAT 11 DE BURAYA GELEN BİR TREN VAR.LÜTFEN BURADA OL”yazıyordu.Haklıydım?Vücudundaki küçük canlı?Gerçekten yeter daha yarın ve diğer yıllar da var(!)Onun yanına gitmeli miydim?Boston’a.Herşeyi bırakıp geldiğim o şehre?