Arya'nın Ağzından:
Yatakta öyle debelenirken birden kapı açıldı.Birden Ilgın geri döndü sandım ama kapıda Aren belirdi.Şaşkınlıkla çığlık atarken gelip ağzımı kapattı ve sessiz olmamı söyledi.Ben Aren'in elinden kurtulmaya çalışırken kendimi onun kucağında buldum.Ne oluyordu?Kendi çocukluk aşkımı bulmuştum ve onu geri itiyordum.Ellerimi öyle sıkı yutuyordu ki sanki damarlarımdaki kanların akış sesini duyacaktım.Gidip kapıyı kapattı sonrada beni yatağa bıraktı."Sen ne yaptığını zannediyorsun" derken arkasından bir elbise çıkardı ve bana doğru şapşal şapşal gülümsedi. Şapşal diyorum ama gülüşüne bayılıyordum.Okuldaki tüm kızlar eminim bu gülüşü için neler vermezdi ama ben onlardan değildim ve hiçbir zaman olmayacaktım. Kendimi fişek hızında toparlayıp sen ne yapmaya çalışıyor- sun imalı 5. bakışımı attım. Bana iyice yaklaşıp şimdi bunu giyiyorsun ve benimle partiye geliyorsun dedi.Yok sağol canım ben almayayım kendimi senin dalga malzemen yapamam ayrıca bana emir verme diyerek ona kızgınca baktım ama yüzüne bakınca hele o koyu mavi gözlerine içimdeki buzlar eridi hepsi bir kelebek olup kanatlandılar.Yüzüne böyle bakınca bayram gelince bayramlık giyen çocukların heyecanı gibi hissettim.O ise şeker alan çocukların şekerini çalan bir hırsız gibi bana gülüyordu."Giymessem ne olur çok merak ediyorum"dedim ,kendi kendime bana bir güven gelmiş diye düşünürken Aren'in sıcaklığını hissettim."Emin ol bunu düşünmek istemessin"dedi ego ego egooooo...Bu çocuk kendini ne sanıyor diye düşünürken elbiseyi giymiş halde buldum kendimi hadi acil çıkıştan çıkıyoruz dedi yok devenin dale pabucu!"Sen ordan çık kaçak ben düzgün bir şekilde kapıdan çıkıyorum""İyi be prenses ben çilek bahçesindeki aşkımı bulmuşum da onu mu kırıcam?"dedi heyecanla ona dönü gülümseyek ilerlemeyi sürdürdüm.
Duygu halim karmakarışık .Ben daha bir saat önce Çağan'ın yanında değil miydin?Belki de mutluydum küçüklük aşkımı bulduğum için.Akışına bırakmayı tercih bu seferlik.Ne olacaksa olsun.Kapıya yaklaştığımda adımlarımın hızlandığını fark ettim.Ayaklarım benden istemsizce hareket ediyordu.Fark ettim de Aren'i bir dakikada özlemiştim doğrusu ben onu çilek bahçesinde bıraktığım günden beri özlüyordum.Aren'in arabasını bulup yaslandım ve ojelerime baktığım sırada Aren arkadan çıka geldi"Çok mu beklettim güzellik"Ben "Çok ne kelime beni burada ağaç yaptın.Sayende İzmir bir ağaç daha kazandı."Aren öfkeli görünmeye çalışarak"Pardon prenses hanım ben sizin gibi normal kapılardan çıkarak gelmedim.Ben dereden tepeden bacadan çıkarak geldim."dedi ve centilmenlik yaparak kapımı açtı.Camın önünde bekledikten sonra teşekkür bekler gibi baktı."Sen beni kaçırdın bir de teşekkür bekleme ayrıca yapman gereken bu."diyerek güldüm.Onu böyle gıcık etmek çok hoşuma gidiyordu.Aren de arabaya binince partiye yolculuğumuz başladı.Aren'den biraz korksam da belli etmedim.Dakikada bir bana bakıyordu.Bense ona bakmak istemiyordum çünkü eğer bakarsam o koyu mavi gözlerinde kaybolup yolumu bulamamaktan korkuyordum.Sonunda partiye geldik gene centilmen havasını takınarak kapımı açtım istemeden de olsa acaba başka kızlara da böyle yapıyor mudur ? diye düşündüm.Arabanın anahtarını görevliye verdikten sonra koluna girmem için kolunu açtı , ona hevesli görünmek istemediğim için sıkıla sıkıla koluna girdim partiye girdiğimizde bütün gözler bizim üzerimizdeydi.Yere baka baka yürüdüm bana dönüp "Yerin nde şu an kaç kız olmak ister biliyor musun?"diye sordu.Sinirlenerek git o zaman onların kollarına gir dedim bana masum bakışını atıp tamam kızma atarlı güzel dedi ciddiyetimi koruyamadan ona gülümsedim. Ben neden acaba onu yanındayken istediğim gibi davranamıyorum diye düşünerek etrafa baktım o arada bana doğru olan Günce'nin bakışlarını fark ettim eminim ki şu an beni bir kaşık suda boğmak istiyordur bir yanım kız haklı sonuçta sevgilisi seninle kol kola geliyor derken diyer yanım bırak kızkansın gıcık kız diyordu.Hangi tarafıma uymalıyım?
Partide gözlerim Ilgın ile kahramanını araken biri beni belimden tutup elerimle ellerini birleştirdi ve dans etmeye başladık bu Aren idi.Dans müziği bitene kadar nefesimi tutup Aren'in dalgalı köpürmüş gözlerine baktım.Aslına bakılırsa gözleri daha bir huzurlu bakıyordu.Malesef ki bu mutluluk uzun sürmedi.Müzik bitti ve ellerimiz birbirinden ayrıldı.Masaya döndüğümde Günce'nin bana doğru geldiğini gördüm.Elindeki şarabı ayağı takılmış gibi yaparak üzerime döktü.Sonra benden sanki şaşırmış gibi özür dileyip defolup gitti.Elbisem kirlenmişti ve herkes bana bakıyordu.Aren bakışları farkedince elimden tutup beni dışarıya sürükledi.
Dışarıda hava serindi.Elindeki siyah deri ceketini alıp bana verdi.Ceketini aldığımda kokusunu içime çektim.Bu kokuyu özlemiş olmalıydım.Hatta özlemiştim.Çocukluktan beri kokusu değişmemişti.Arabası yanındaydı fakat herhalde benimle beraber yürümek istiyordu ki yürüyerek sahile gittik.Sahile doğru ilerlerken hiç konuşmadık.Sahile geldiğimizde denizin sesi huzur veriyordu.İşte rahatlamak için gelinirdi buraya.İnsanlardan ve problemlerden uzakta...
Biraz daha ilerledikten sonra bir banka oturduk.Aren'in ceketi hala üzerimdeydi ve kokusunu içime çekiyordum.Aren bana dönerek"Şimdi ben konuşacağım sen de bir şey demeden beni dinleyeceksin!"Bu sefer emir verme işine karışmayıp bir şey demedim.Sesi ciddiydi."Ben sen gittiğinde senden vazgeçtiğim an karanlık bir çukura düştüm .Orada debelenip durdum.Karanlıkta kaldıkça karanlık yüzüm ortaya çıkmaya başladı.Herkesten kendimden bile nefret ettim ama senden hayır.Sen benim iyi yüzüm her şeyimsin.Senin sayende o karanlık çukurdan çıktım.Evet sen gittikten sonra bir çok kızla sevgili oldum ama hiç birine seni seviyorum demedim çünkü sevmedim.Karanlık biri olsam bile aydınlık tarafım bunu söylememe izin vermedi ben de ona uydum.İçimde küçücük bir ışık vardı.Umudum seni bulma umudum.En sonunda bu umudu kaybettim.Tam senden vazgeçecekken sen geldin.Ölü olarak yaşayan bana can verdin.Sen ölü olan ruhuma can verdin,seminle tekrardan sevmeyi öğrendim ve iyileştim.Sen beni bıraktıktan sonra çocuk aklımla bile senin olmadığın her zaman yaşayan bir ölüydüm.Her zaman annemlere seni sordum ama bana bir cevap vermediler.Seni düşünmediğim tek bir anım bile olmadı.Artık senin geri dönmeyeceğine kendime inandırdım.Bir ara ciddi ciddi Günce ile sevgili olduğumu sandım ve onu sevdiğimi düşünürken benim kalbim meğer hala sendeymiş.Bana belki birileri senin baktığın gibi bakmıştır ama ben kimseye sana baktığım gibi bakmadım.Sen benim sadece çocukluk aşkım değilsin sen benim her şeyimsin.Beni bir daha bırakırssan bu karanlık kuyudan çıkıp nefes alamam ben.Seni benden alırlarsa neyim kalır benim.Koca bir boşluk ve yaşayan bir ölü."deyip beni kendine çekip öptü.Biri beni ilk öpmüştü.Yiğit ile olan ilişkimizde böyle şeylerden uzak durmuştum ama benim için Aren farklıydı.O benim prensimdi.Biri ile öpüşmek özel bir şey.Parola:Doğru yer ve doğru kişi.Aren benim için doğru kişi mi bilmiyorum?Onu çok önceden tanıdım ama çok oldu görüşmeyeli...
Sen benim diğer yarımsın. Ben sensiz olmayı değil seninle olmayı öğrendim...