Selaaaaaaamm yeni bölüm karşınızdaa sizi çok seviyorum vote ve yorum yapmayı unutmayın
~~~~~~~~~~~iyi okumalar~~~~~~~~~
Ne diyorduu celladım ?
Sesi tüylerimi ürpertirken kelimeleri balyoz gibi beynimde yankılanıyordu , konuşma yetimi kaybettim daha doģrusu şuan nefes aldıgımdan bile emin degilim . Göz pınarlarım sızliyordu yeniden görüntüm bulanıklaştı kokusu cigerlerimi kaplarken , sıcak nefesi yüzüme yayılıyordu siyah denizdi o ve ben o siyah denizde kaybolacagımı biliyordum . Her dalgalandıgında nefes alıp tekrar ölecektim gerçekler beynimde yankılaniyordu nasıl birseydi bu tanımadıgım ama çok iyi tanıyormuş gibi bildigim adam . Ben hiç kimseye bu kadar muhtaç hissetmedim kendimi , sanki bu yabancının kollarına sarilsam güvendeymişim gibi sanki beni sarıp sarmalıyacakmış gibi , sanki .... sanki elimi uzatsam benim olacakmış gibi . Gözlerimi yumdum ve hazır bekleyen yaşlarım yüzümü milim milim yalayıp çenemin altına doğru ilerledi derin bir nefes çektim , korkak ve titrek bir nefes sonra ilk nefesinin sıcaklıgını hemen ardından kokusunu kaybetti benligim gözlerimi açmadan sesini duydu kulaklarım :-Çok degil küçük! Çok geçmeden bana geleceksin.
Ve bulundugum oda sıcaklıgını yitirdi , kapı kapandı ve ben yine kendimle başbaşaydım . Sıgınacak limanım yoktu , sarılacak kollarım ve merak edecek kimsem tektim ben gerçekler bogamızda bir yumru halini alarak kendini belli etti ve sonra boş odayı hıçkırıklarım doldurdu . Cenin pozisyonunda hastanenin soğuk yataginda bu boş odada sarsılarak aglıyordum , beni kollari arasına çekip geçti diyecek kimsem yoktu diyorum ya ben hep tektim biliyordum hep öyle kalacagımı bildigim gibi .
Ayaklarım beni nereye götürüyor bilmiyorum yada ne zamandır kaç saatir yürüyordum onu hiç bilmiyorum . Hastaneden çıkmıstım tek başıma her zamanki gibi yalnız , celladım sòyleyecegini söylemiş ve gitmişti arkasında biraktıgı enkazı görmeden .' Bana geleceksin' demişti çıkarken nasıl giderdim ki yada neden gitmeliydim ona ? Ne kadar soyutluyordu beni farkında degilmiydi çekmeye çalıştıgı karanlıgın ortasında duruyordum zaten tek başıma . Yalnızlık acıtıyordu ama unutuyordum bir süre sonra hoş ben hiç o kalabalik insanlar içinde deger görmedim ki ! Aslinda Ben yalnızlıgı hissetmiyordum ki ben yalnızlıgın ta kendisiydim .
Ara sokaklarda dolaniyordu ruhsuz bedenim yer kavramı yok , zaman kavrami yok . Gözlerimden yaşlar süzülüyordu yine geçen defa geldigim caddedeydim 'karagöz caddesi' gezmeyi en çok sevdigim caddede ruhsuz bedenim yürüyordu beynim islevini yitirmiş gibi bu nereye kadar gidecekti böyle ? Biride çıkıp elini uzatmayacakmiydı bana ? Buzdan duvarlarımı tekrar tekrar örüyordum durmaksızın ve o duvarların arkasında yankılanıyordu sessiz çıglıklarım . Tırnaklarımı gömebildigim kadar gömdüm avuc iclerime elime yayilan sıcak sıvı acıtmiyordu kalp kırıklarım kadar .
Rüzgar vardı ve yavas yavas yagmur çiseliyordu , göz yaşlarımı sert rüzgar siliyordu yanaklarımdan . Peki benim suçum neydi ? Ben neyin bedelini bu kadar aģır ödüyordum ki ? Düştügümde kaldıracak bir babam olsaydı keşke , yaralarımı öpseydide gecseydi ne bileyim yada elbiselerimi kirlettim diye kızacak bi annem olsaydı bi yuvam olsaydi kimse kiramazdı ki o zaman beni . Tüm hatalarimla savaşlarimla arkamda aslan gibi dursaydi ve sahiplenseydi babam , 'babam' derdim benim babam var korur beni o sarar yaralarimı aslinda babamin saracagi yaraları kimse acamazdı ki babam vardi benim kimsenin sevgisine muhtaç kalmazdim o zaman . Kollarımı kendime sarıp sarsılarak aglamaya başladım icimde biriktirdiklerim taşiyordu gozlerimden bir insanın canı bu kadar yanmaz be! Bu kadar ölmez bir insan . Bu kadar düşmez ki bir insan bu kadar aciz olmaz.
Düşüncelerimde sesim gibi kısılmıstı derin bir nefes aldım beynimin işlevini yerine getirebilmesi için . Aglamaktan şişmiş ve kirpmaya bile zorlandigım gözlerimle etrafı taradim eminim suan bi ölüden farkım yoktu , oldugum yer caddeye yakindı ayaklarim tekrar hareketlendi ve caddeye ulaştım yagmur delercesine çınlıyordu sokaklarda . Az sonra bir taksi cevirip bindim adresi verip kafami soğuk cama yasladım , soğuktu düşüncelerimin içinde kaybolmuştum belkide bir gün herşey güzel olurdu belki bir gün o kelebekler banada dokunurdu banada bahar gelirdi kim bilir ? Ama ne zaman gelecekti ihtiyacim oldugu zaman gelmeyip ben kendimi karanlıga hapsettigimde kelebeklerin etkisi cidden de 3 gun olmayacakmıydı , kanatlarım kırılırdı o zaman siyahlıgım yutardı onları beni yuttugu gibi o zaman ne anlamı kalırdı ki ? Baharin gelmesinin yada kelebeklerin kör karanlikta gormeden uçmalarinın?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
~CELLAT~(yazım Hataları Düzenleniyor)
Novela JuvenilKendimi onun karanlığına bıraktım onun söylediği gibi bu hikayeyi o yazmıştı ve ben ona göre oynayacaktım , o git derse gidecektim gel derse gelecektim ve belkide öl derse ölecektim. Büyük bir oyunun içindeydim hatta o oyunun icinde onlarca oyun oyn...