C-20

136 15 3
                                    

Neydi bu ? Beyninden vurulmak mı ? Hangi kelimelere hangi sıfatlara sıgdırayım bilemiyorum ve sadece susuyorum..

Sustum...

Sustum...

Derin bir iç çektim...

Karşımdaki adama baktım..

Titrek bir nefes verdikten sonra sol gözümden süzülen tanecikler ile kendimi kaybettim . Bu nasıl bir yenilgiydi yada bu nasıl bir acıydı ki karşımda ki adam darmadagın dı ..
Elinde tuttugu rakı bardağı ile kafasını öne egmiş gizli gizli ve bagırarak ağlıyordu . Celladım....

Hayat bana ne ögretiyordu ve ya benden ne çalıyordu emin değildim, şuan ki canımın yanması benim kaderime değildi , gözümden süzülen tek yaş bana değildi . Saatler önce gülüyordum ve huzurluydum gece tüm kasveti ile üzerimizi örtügünde yine darmadaģın olumuştum . Ama bu sefer ki farklıydı bu sefer üzülen , acı çeken , aģlayan ben değildim . Gözümde ki yaşları silip hızlıca yerimden kalktım iki adımda denizin arkasına gećip eğik olan başına kollarımı dolayıp boynuna gömdüm yüzümü . Alev gibi yanan tenini hissettigimde ve nefes alıp verdikçe soluďuğum koku ile katıla , katıla ağlamaya başladım . Sanki tüm acılarımızı biriktirmiş ve harlaya harlaya yakıyorduk kurumuş volkanlarımızı . Canım acıyor du deniz güçlü ve yıkılmazdı benim gözümde o korkmazdı o dik başlıydı .. hiç bir zaman duygularını belli etmemişti gülmemişti bile ama şimdi ki o hiç görmek istemediğim ve görmediğim yanı yüzüme tokat misali vuruluyordu . Denizin canı yanıyordu kalbi ağlıyordu ...

Ne kadar süre öylece durduk bilmiyorum ... ben doladıgım kollarımı çekicekken deniz tarafından savruldum . Şaşkınlıkla açık kalan ağzımı kapatmadan söylediği sözler ve bu ani değişimi beni yıkmıştı .

-Git .

Ağladıgından boğuklaşmış sesiyle söylemişti kısık ve netti . Git demişti bana da nereye gidecektim ? Gidecek ve sıgınacak bir yer bırakmamıştı bana ... en önemlisi kendine hapsetmiş kanatlarımı kırmış ve şimdi özgürsün uç diyordu da ... ben uçmayı unutmuştum.

-N-asıl ?

Titreyen tek sesim değildi tüm bedenim titriyordu . Tüm bilinçaltim darmaduman olmuştu gözlerimden akan taneciklere bir yenisi daha eklenirken bu kez ondan kopamama yanıyordum . Ellerini hava da boşver dermişcesine salladı ayaga kalkıp bana odaklandıgında karşısında kendimi küçücük hissetmiştim . Ellerini cebine koyup bana bir adım yaklaştı ve ;

-Git işte küçük ! Özgürsün .

-Be-n ben nasıl ? Nereye ?

Soracak veya itiraz edecek durumda degildim ben bu adamın ellerinde binlerce kez ölüm hayali bile kurmuştum . Hayatıma girdiği anda herşeyi baştan yaratmıstı ... ve bir çırpıda girdiği gibi çıkıp gidecegini sanıyordu . Ben degişmiştim beni degiştirmişti . Beni bitirmişti bu adam farkında değilmiydi ? Sinirden iyice ağlamaya başladıgım sıralarda son sözleri kendimden gećmeme neden olmuştu ;

- Eski hayatına yaşantına geri dön elfin !

Bu nasıl bir soğukluktu ve bu nasıl bir vicdandı? Henüz nerede olduğumuzu bile bilmiyordum. Karanlık bir yoldaydım ve pusulamı kaybetmiştim yolumu bulamazsam nasıl giderdim ? Ah ben ... ben ...

Beynim ile verdiğim büyük savaştan denizin o keşke hiç duymasaydım dediğim sözlerini duydum ;

-O eski eve o eski cafeye dön elfin . Sen benim nefretimi bile haketmiyorsun .

Duygusuzca sarfettigi sözleri kulagımda uğulduyordu kelimeler bir bir çarpa çarpa düşüyordu usulca şokta gibiydim titreyen ellerimi sıkıca yumdum ve kanatırcasina batırdım tırnaklarımı ve düşünmeden yumruk olan ellerimi denizin sert gövdesine vurmaya başladım ;

~CELLAT~(yazım Hataları Düzenleniyor)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin