Çıglıklarım ağzımı kapatan ellerin arasında kayboluyordu bacaklarimı yere vura vura çırpındım ama küçük bedenim iri bedene karşı gelemiyordu arkaya dogru sürükleniyordum ilk basta bunun celladım olduğunu düşünsemde
Parfüm ile karışık alkol kokusu onun tenine ait değildi bu daha ćok panikleyip çırpınmama neden olurken nedensizce ağlamaya basladım ve denizin gelip beni kurtarmasını istedim ...
Çok garipti değil mi ? Düşmanımdan düşmanıma sıgınmak yada tehlikeden tehlikenin en büyügüne koşmak gibiydi halka içindeydim ve sürekli bu halkalarîn sonu ona çıkıyordu .Tenime degen soğuk rüzgarla dışarıda olduğumuzu anlamıştım kafam arkaya doğru yani adamın gögsüne doğru bastırıldıgından ve yüzümün yarısını kaplayan koca ellerden dolayı etrafımı göremiyordum titremeye başlayan vücudum korku merak adrenalin ile kaplanmıştı ... sıradan bir hayatım vardı evet belki aynı sabitlikte degildi sorunlar yaşıyordum ama yaşadıgım sorunlar bile sıradandı deprem etkisiyle sarsılan hayatimın en korkunç günlerini yaşıyordum ama böyle devam ederse dahada kötülerini yaşayacagımı biliyordum bir süre sonra çıglık atmaktan yorulan ses tellerim ile çırpinmaktan yorulmuş bedenim sert bir cisime çarptı ve boğazımı yırtarcasına bagırdım gozyaslarından bulanıklaşan gözlerimi açıp karşıma baktıgımda avını parçalamak üzere bekleyen iri mavi gözlerle karşılaştım üstüme doğru egildi ve iri elleri bogazımı sarmaladı yine bi çıglik atmıştım ki artan baskı yüzünden çıglıgım dudaklarımda kaybolmuştu küçük bedenim iri bedeni ve araba oldugunu tahmin ettigim yer ile arasında eziliyordu ne oluyordu ve ne olmuştu bilmiyordum aldıgım ince kesik kesik nefeslerden dolayı konuşamıyordum bile , az sonra kulagıma deģen ılık nefes ve kısık sesle söylenen bir kaç cümle duydum ;
-O deniz denen herifle ne alakan var ?
Bu da neydi şimdi ? Yine mi ? Neden herkes denizin neyi olduģumu soruyordu ki ? Ne cevep verebilirdim ve ne yapabilirdim canima kastetmiş bu adam biraz daha boğazıma baskı uygularsa ölecegimi bilmiyormuydu ? Nefes alamadıgı icin çırpınmaya başlamış ve derin derin soluklanmak için cigerlerimi parćalamaya başlamıstım ama bu adam hâla kendini geriye çekip bur nebze nefes almama izin vermedigi gibi benden bir yanıt bekliyordu ve her cevap vermedigim saniye baskısını dahada çok artırıyordu ;
-N-e-nef-es ..
Cumleyi bitirememiştim ki beni bir anda bıraktı ve yere yıgılmamı sağladı oksijen ile buluşan cigerlerim yerinden çıkacak gibi öksürmeme neden olurken o hala sinirle tıslıyordu ;
-Bana hemen kim olduğunu ve şerefsizle ne alakan olduğunu anlat.
Emir veriyordu ve emir almaya alışmıştım ama nefesimi düzene sokamadıgım için cevap veremiyordum görüntüm net degildi ayaklarıma dizlerime taşlar batmıştı ve kesik olan dizim zonkluyordu gözlerimden düşen damlalarla kafamı yukarı kaldırdim ve karşımdaki adama bakmaya basladim bir elim biğazımdaydi ve nefes alma çabası devam ediyordu konuşabildiğim kadar konuşmaya çalıştım ve en saçma cevabımı verdim;
-B-ben ben ça-çalışanıyım.
Karşımdaki adam iğrenç ve soğuk bir kahkaha attıktan sonra hafif egilerek bana yaklaştı ve elleri saçlarımı kavradı bir anda artan baskı ile acı dolu bir inleme firar etti dudaklarımdan bundan daha acı verenlerini yaşamıştım ve bu onların yanında çok kücük kalıyordu kulagıma deģen dudakları ürpermeme neden olmuştu ve devam etti ;
-Bak, bak ,bak. Arslanlı ne zamandan beri yanında çalışanlarını gezdirir oldu ?
Bu cümlelerle az önce verdigim cevabın ne kadar sacma olduğunu anladim ama bir ayrıntı dikkatimi çekmişti bu gece ikinci kez celladima arslanlı deniliyordu kafam allak bullak olmuştu karnımdaki acı ile düşüncelerimden sıyrıldım karnıma tekme savurmuştu acı içinde attıgım çıglıkla iki büklüm kıvranmaya başladım ve yine seslendi ;
ŞİMDİ OKUDUĞUN
~CELLAT~(yazım Hataları Düzenleniyor)
Novela JuvenilKendimi onun karanlığına bıraktım onun söylediği gibi bu hikayeyi o yazmıştı ve ben ona göre oynayacaktım , o git derse gidecektim gel derse gelecektim ve belkide öl derse ölecektim. Büyük bir oyunun içindeydim hatta o oyunun icinde onlarca oyun oyn...