7. Fiziksel Acı

518 47 26
                                    

   Teklifi karşısında beş saniye kadar afalladım. Kolunu tutup onu durdurdum. ''Neden sorduğuna göre değişir.'' dedim.

''Başkan Snow ikna olmamış.'' dedi. ''8. Mıntıka'da bir ayaklanma başgöstermiş. Buradan gitmeliyiz.''

''Biz derken sadece ''sen ve ben''den mi bahsediyorsun?''

''Ailemden.'' dedi. ''Gelmek isterlerse seninkilerden. Belki Haymitch'ten de,''

''Ya Gale?'' diye sordum.

''Bilmiyorum. Onun başka planları olabilir.''

Gülümsedim, dudaklarımda başlayıp gözlerime ulaşamayan bir gülümseme. ''Buna hiç şaşırmadım. Katniss, tabii ki seninle gelirim.''

''Gelir misin?'' Gözleri hüzün ve umutla parlıyordu.

''Evet, ama senin gideceğini bir an için bile düşünemem,''

Kolunu çekti. ''O zaman beni tanımıyorsun demektir. Hazır ol. Her an olabilir.'' Adımlarını sıklaştırıp beni geride bıraktı.

''Katniss,'' diye seslendim. Hızını kesmedi. ''Katniss, dur biraz.''

Ayağıyla yerdeki kar kümesini ayağıyla savurdu. Bu bana, Katniss'e yetişme fırsatı verdi. 

''Seninle gelmemi istersen, gerçekten gelirim. Ama bunu Haymitch'le detaylı olarak görüşmemiz gerektiğine inanıyorum. Ve hiç kimseyi zor durumda bırakmadığımızdan emin olmamız gerektiğine.''

Cümlemi tamamladığım anda meydanda yankılanan tuhaf sesi duydum. ''Bu da ne?''

Bir ıslık, çarpma sesi ve kalabalıktan gelen yüksek sesli iç çekişler. İyi bir şeyin alameti olamazdı.

''Haydi,'' dedim hızlanırken.

Meydana vardığımızda kötü bir şeyler döndüğünden emin oldum fakat ortalık hiçbir şey göremeyeceğimiz kadar kalabalıktı. Şekerci dükkanına dayalı duran bir sandığın üzerine çıkıp gözlerimle meydanı tararken, Katniss'e elimi uzattım. Tanrım. Hayır!

Tam Katniss sandığın üzerine çıkmak üzereyken onu durdurdum. ''İn aşağı. Hemen git buradan!''

''Ne?'' Hala sandığa çıkmaya çalışıyordu.

''Evine git Katniss, ben de hemen geleceğim. Yemin ederim.''

Arena havası solumuş birisi olarak söyleyebilirim ki, bu hayatımda tanık olduğum en korkunç manzaralardan birisiydi. Katniss, sonunda sözümü dinleyip kalabalığı yararak uzaklaşmaya başladı.

Meydanın ortasında bekleyen felaket, onun için kat kat daha kötüydü. Gale, bileklerinden ahşap bir direğe bağlanmış, belli ki daha önceden vurduğu yaban hindisi, boynundan direğe çivilenmiş halde, kafasının üzerinden sarkıyordu. Gale'in ceketi bir tarafa savrulmuş, kanlı gömleği paramparça olmuştu. Bilinçsiz halde dizlerinin üzerine yığılmış; onu tutan tek şey direğe bağlı bilekleriydi. Sırtının olması gereken yer şimdi kanlı ve paramparça bir et parçasıydı.

Arkasında daha önceden mıntıkada görmediğim bir barış muhafızı duruyordu. Bunu görmek istemiyordum, zaman kavramını yitirmiş gibiydim. Etrafımdaki hava sanki donmuştu. Vücudumun her yerine kramplar girerken, sandığın üzerinde durmak dünyanın en zor işiydi sanki. Felç olmuştum.

Adamın elindeki kamçı havaya kalktığı anda gözüme başka bir hareketlilik çarptı.

''Hayır,'' diye haykırarak meydanın ortasına fırlayan Katniss.

Kolları iki yana açık, kendini Gale ile kamçının arasına attı. Darbe var gücüyle suratına indi ve o an, ani bir refleksle birlikte aynı acıyı kendi yüzümde hissettim.


Merhaba, ben geri döndüm! Daha fazla yazmadan duramazdım. Bölüm kısa oldu ama idare edin artık. Bir sonraki bölümün akışı için bunu burada kesmem gerekiyordu. Sıradaki bölüm çoğunlukla Gale temalı olacak. Çok çok yakın zamanda onu da yayımlayacağım. Belki yarın, belki yarından da yakın. ;)


Bu arada, filmi izlediniz mi? İzleyenler beğendi mi? Ben birden fazla kez izledim ve de çok, çok beğendim. Şimdi, içimde hiç kapanmayacak bir boşluk var çünkü bu seri hayatımda çok önemli bir yer kaplıyor ve bittiğini düşündükçe çıldıracak gibiyim. Vizyon süresi dolmadan son bir kez daha gidip, izlemek istiyorum. Size de bunu tavsiye ederim, çünkü bu SON film:( Özellikle son birkaç sahne beni çok ağlattı, sizi bilmem ama bir de Peeta'yı o şekilde görmek. Josh bu performansla (Hijacked Peeta) ne kadar adaylık ve ödül alsa azdır. Aynı şekilde Jennifer ve seride emekleri olan diğer tüm oyuncular. Artık bunun spoilerlığı kaldı mı bilmiyorum ama ben yine de *ALERT* vereyim, filmde tek beğenmediğim yer Finnick'in ölüm sahnesiydi. Çok fazla geçiştirilmiş gibiydi, kitaptan bahsedersek benim için Finnick'inki , gelmiş geçmiş en çok üzüldüğüm fictional death idi, haykırarak ağlamıştım. Filmde de ağlamadım değil fakat daha çok üzerinde durulabilirdi. Sanki duygu eksikliği vardı. Neyse, ben kimim de Francis Lawrence gibi bir dehayı eleştiriyorum canım. Bunun dışındaki sahneler ölümüne güzeldi, özellikle de epilogue kısmı. Everlark :'):'):')  Ne desem bilemiyorum ya. Çok, çok seviyorum. Şans sonsuza dek bizimle olsun tribute ailesi. 




KIVILCIM Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin