Gerçekten büyüleyici olmalıydık ki haraçların çoğu gözlerini üzerimizden ayıramıyorlardı. Başkan Snow ''Çeyrek Asır Oyunları'na hoşgeldiniz'' temalı balkon konuşmasını yaparken de tüm gözler bizi süzüyordu.
Eğitim Merkezi'nin kapıları kapandıktan sonra gevşemeye başladık. Portia ve Cinna bizi bekliyorlardı. Haymitch ise 11. Mıntıka haraçlarının arabasının yanında boy göstermeye karar vermiş olmalıydı. Kafasıyla bizi işaret ettiğini gördüm. Hep birlikte bize doğru gelmeye başladılar.
Chaff'i, telvizyonda gördüğümü hatırlıyordum, senelerdir Haymitch'le içki şişelerini değiş tokuş eden adam. Kendini Seeder olarak tanıtan zeytuni ten renkli kadın o kadar da tanıdık gelmiyordu. Bu galip haracın çocukları vardı ve çok güçlü görünüyordu. Kadın Katniss'e sarılırken, Chaff onu tam dudaklarından öptü. Katniss hayretle geri çekildi ve Haymitch'le adam gülmeye başladılar.
Capitol görevlileri bizi sertçe asansörlere doğru itmeye başlamadan önce ancak bu kadar vaktimiz oldu. Katniss'le el ele yürürken yanımıza ağaca benzeyen bir kız yaklaştı, yapraklarla süslü başlığını savurup atarken, ''Kostümüm berbat, değil mi? Stilistim Capitol'ün en büyük salağı. Sayesinde, bizim mıntıkanın haraçları tam kırk senedir ağaç kılığında geziyorlar. Keşke Cinna benimle olsa,'' diye söylenmeye başladı. ''Harika görünüyorsun.'' Bunu Katniss'e veya bana bakmadan söyledi, ben yine de üstüme alınmamayı seçtim.
Aldığım notlardan yaptığım çıkarımla kız Yedinci Mıntıka'dan Johanna Mason'dı. Kereste ve kağıt. Hoş bir aurası vardı ama birilerine veya bir şeylere öfke dolu olduğu nefes alıp verişinden bile anlaşılabilecek seviyedeydi.
Katniss'le kumaşlardan ve kıyafetlerden başlayarak derin bir kız sohbetine gömüldüler. Kız sohbetin ortasında, üzerinde orman yeşili terliklerinden başka kumaş kalmayana dek soyunmaya başladı. Yaptığı davranışı, ''Böylesi daha iyi.'' diyerek yorumladı. Mason, paylaştığımız asansörü yedinci katta terk ettikten sonra kahkahayı koyuverdim.
Asansör on ikinci katta durunca, Katniss elimi sertçe bıraktı. ''Ne?'' diye bağırdı.
''Ne olacak, sen, Katniss. Göremiyor musun?'' Gülmeme engel olamıyordum.
''Neyim varmış?''
''Hepsinin neden böyle davrandıklarını göremiyor musun? Finnick ve küp şekerleri, Chaff'in seni öpmesi, Johanna'nın soyunması...'' Sesime daha ciddi bir ton katmaya çalışsam da başarısız oluyordum. ''Seninle oynuyorlar, çünkü sen... Bilirsin işte.''
''Hayır, bilmiyorum,'' dedi.
''Yarı ölü olmama rağmen arenadayken çıplak halime bakamıyordun. Sen çok... Safsın...''
''Saf falan değilim!'' diye bağırdı. ''Son bir sene boyunca, ne zaman ortalıkta bir kamera olsa, seni soyup durdum.''
''Evet ama... Demek istediğim, Capitol'ün gözünde sen safsın işte,'' dedim, gönlünü almaya çalışırken. ''Benim için kusursuzsun, onlar sadece seni kızdırmaya çalışıyorlar.''
''Hayır bana gülüyorlar, tıpkı senin gibi!''
''Hayır.''
Bu bölüm biraz kısa ve boş gibi oldu, idare etmenizi diliyorum. Daha sonraki bölümler eminim daha tatmin edici olacaktır. Özellikle de arena bölümleri, haftaya yeni bölüm yayımlamaya çalışacağım ama bunun sözünü veremiyorum çünkü yakında finallerim başlıyor. :( Keyifli haftasonları ve mutlu yeni bir hafta diliyorum. Bir sonraki bölüme kadar kendinize iyi bakın. :)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KIVILCIM
Fanfiction74. Açlık Oyunları bitti. Oyunlar neyi değiştirdi? Peki hayatın onlara oynayacağı diğer oyunlar? Ekmekçi çocuk ile ateşi yakalamaya hazır mısınız? Yoksa kaçmayı mı tercih ederdiniz? Peeta'nın Gözünden Açlık Oyunları'nın devam kitabı Kıvılcım ile t...