Sonunda gokmen hastaneden çıktı. Berber eve gittik. Ona irem yatak hazırladı. Bende mutfağa gidip hazır çorba yaptım. Hazır çorba kaynayınca onu bir kaseye koydum. Üzerine biraz baharatlar gezdirdim. Bir tepsiye koydum. Yanına bir dilim ekmek koyup tepsiyi elime aldım. Oturma odasına doğru ilerledim. Gökmen yatakta oturur vaziyette duruyordu. Egemen elinde telefonla uğraşıyordu. İrem televizyon izliyordu. Ali ile hatice yoktu. Yavaş adımlarla yatağın yanına gittim ve tepsiyi gökmenin eline verdim
"Afiyet olsun" dedim
"Saol, çok güzel kokuyor"dedi ve içmeye başladı. Ben onun tam karşındaki koltuğa oturdum. Onu izlemeye başladım. Birkaç kaşık aldıktan sonra
" ben doydum"dedi ve kaşığı bıraktı
"O çorba bitecek" dediğimde siritti.
"Ben keşke önceden hasta olaymisim" dedim. Ona göz devirdim. Üzerim çok kötü korkuyordu. Ayağa kalktım. Ofise gidip üzerimi değiştirip gelecektim
"Nereye?"dedi gökmen
" akşama gelirim "dedim
" gitme"dedi.
"Akşama gelirim dedim"
İreme baktım
"İrem çorba bitecek" dedim. Sadece kafa salladi bana.
Kapıdan çıkıp derin bir nefes aldım. Arabaya binip sürmeye başladım. Sokağın başında durdum. Arabadan hızlı bir şekilde inip anahtarı görevliye attım. Yürümeye başlayıp ofisin önüne geldim. Asansöre binip yukarıya çıktım. Ofise girince ilk işim banyoya girmek oldu. Güzel bir duş alıp çıktım. Eşofman ve üzerime rahat bir t-shirt giydim. Beyaz boğazlı spor ayakkabimi giyip aşağı indim. Arabanin yanına gelince görevli bana anahtarı verdi. Arabaya binip sürmeye başladım. Beynim kazan gibi. Uyumam lazım ama canım istemiyor. İremin evinin önüne gelince yine hızlı bir şekilde arabadan indim. Çok yorgunum ayakta duracak gücüm yok! Allahım yardım et...
Herkes yine bıraktığım yerde duruyordu. Güneş batmak üzereydi. Masanın üzerinde duran sigara paketi dikkatimi çekti. Masanın yanına gidip sigara paketini elime aldım. Çakmağıda alıp cebime attım. Tekrar dışarıya çıktım. Çimlere oturup sigara paketini elime aldım. Pek sık kullanmam ama yinede çok canım çekti. Hemen bir tane yaktım. Derin bir şekilde içime çektim. Sonra yine derin bir şekilde havaya üfledim.
"Çok derin çekiyorsun" dedi arkamdaki ses. Arkama baktığımda gökmeni ayakta gordum
"İçeriye gir Hastasın"
"Yok ben iyiyim" dedi ve gelip yanıma oturdu. Sigara paketinden bir tane sigara alıp yaktı. Ben sigaramdan yine derin bir nefes alıp havaya üfledim. Ona bakmaya başladım. Mükemmeldi. Güzel yüz hatları vardı. Oda benim gibi sigarasını derin bir şekilde çekiyordu. Bana baktı ve güldü. Sonra sigarasını uzağa fırlattı ve ayağa kalktı. Elini uzattı. Ben ona hayırdır dermiş gibi baktım.
"Seni bir yere goturecem." dedi. Elini tutum. O beni hızlı bir şekilde kendine çekti. Onun vücuduna yapistim. Kokusunu içime çektim. Özledim. Ona baktım ve ondan ayrıldım. Ama o hala elimi bırakmadı. Bende cekmedim. Kendi arabasının önüne gelince elimi bıraktı. O şoför koltuğuna bende yanına oturdum. Arabayı çalıştırdı ve gaza köklendi.
"Nereye?" dedim sonunda
"Seni iyi hissettirecek bir yere" dedi. Sadece baktım. Sonra kafamı cama yaslayıp dışarıyı izlemeye başladım. Sonunda bir uçurum önüne geldik. Neden? O indi bende arkasından bende indim. Yürüdü yürüdü ve tam sınırda durdu. Ben olduğum yerde ona baktım. Kollarını açtı. Derin bir nefes aldı.
"Senden nefret ediyorum baba!
Senden nefret ediyorum tiki!
Senden nefret ediyorum emir!
Senden nefret ediyorum hayat!
Seni seviyorum simaaaaa!
Seni seviyorum sima
Seni seviyorum sima
Seni seviyorum sima"
Dağların arasında ses yankılanıyordu. Güldüm sadece. Sonra yanına gittim. Tam uçta durdum
"Senden nefret ediyorum tiki!
Senden nefret ediyorum emir!
Sizden nefret ediyorum bütün düşmanlarım!
Seni seviyorum gökmen!
Seni seviyorum gökmen
Seni seviyorum gökmen
Seni seviyorum gökmen"
Ona baktım. Bana guluyordu. Daha sonra yanıma yaklaştı ve beni kendine çekip öpmeye başladı. İlk başta şaşırdım karşılık vermedim. Daha sonra daha çok bastırarak öpmeye başladı. Ona karşılık vermeye başladım. Benim alt dudağımı somurmaya başladı. Bende onun ust dudağını.....