Umarım beğenirsiniz.
İyi okumalar!
#
Havaalanlarını genel olarak sevmezdim.
Kalabalık ve gürültülü yerlerden oldum olası nefret ederdim. İnsanlar birbirine tiksinir bir ifade ile bakar, negatif elektrik aldıkları kişilere omuz atmayı büyük bir hobi olarak benimserlerdi.
Havaalanları benim için her zaman bir vedayı beraberinde getirirdi.
Annemin yurtdışı seyahatleri içimden bir parçanın koparak onun yanında yer edinmesine yol açardı. Çoğu zaman dönüp arkasına bakmadığında birkaç damlanın gözlerimden akmasına izin verirdim. Fakat dönüp bakmışsa eğer -ki bu çok nadirdir- , ağlamanın aramızda yer edinen katı kurallara aykırı olduğunu hatırlayarak dudaklarımı kanatana kadar ısırır ve gözden kaybolmasını büyük bir acıyla izlemek zorunda kalırdım.
Lakin bu sefer bir vedaya değil, buluşmaya şahit olduğumu bilmek beni gereksiz bir heyecana sürüklüyordu.
Neymar'ın avuçlarımın içinde kayan iri parmaklarını kuvvetlice sıktım güç vermek istercesine. Neden bu kadar stresli olduğunu bilsem de bunu gereksiz olduğunu anlamış olması gerekirdi. Davi onu şu zamana kadar iyisiyle, kötüsüyle -genelde kötüsüyle- kabullenmiş ve karşılıksız bir hisle bağlanmıştı ona. Bu hissi biliyordum.
Bu hissi en iyi ben, kendimden biliyordum..
"Sakin ol." diye mırıldandım kulağına doğru eğilerek. Tam on beş dakikadır ayaklarıyla trampet çalıyor, dudaklarını dişliyor, oturduğu banktan kalkıp birkaç tur atıyor ve yerine oturup yeniden ayaklarıyla trampet çalmaya başlayarak bu sikik döngüyü kısırlaştırıyordu.
Çevredeki meraklı bakışlar olmasaydı eğer, suratına tersinden bir tane geçirir, kıçının üstüne oturmasını sağlardım. Fakat şu durumda böyle bir eylemin benim için sağlıklı bir adım olmayacağının bilincindeydim. Zira solda, Neymar'a melün melün bakan travestinin tırnakları tek hamleyle böbreğimi çıkarabilecek potansiyele sahipti.
Tanrım, bu fazla ürkütücü!
"Rio de Janeiro - Barcelona aktarmalı uçağımız havaalanına varmak üzeredir."
Neymar ani bir atakla yeniden ayaklandığında gözlerimi büyük bir kabalık ile devirdim. Normal bir zaman aralığında olsaydık bu haline saatlerce güler ve bulduğum her fırsatta konusunu açarak dalga geçerdim.
Gerçi şu an da dalga geçmemek için zor tutuyordum kendimi, orası ayrı bir konu.
"Geliyorlar.."
Lorwen sindiği duvardan doğruldu ve kavuşturduğu kollarını serbest bırakarak köşeyi gösterdi. Neymar yüzünden ben de gereksiz bir gerginliğe bürünmüş bizimkilerin burada olduğunu unutmuştum.
Doğru tahmin, sürü sepet Davi'yi karşılamaya gelmiş bulunmaktaydık.
Davi, teyze diye seslendiği kadınla el ele, bize doğru adımlarken oldukça çekingen görünüyordu. Hatta karşısında onu bekleyen koca bir insan sürüsüne rastlayınca yanındaki kadının arkasına doğru gizlendi.
Rafinha elindeki hediye paketini gümbürdetip neşeli bir kahkaha eşliğinde ayaklanırken ben sadece Neymar'ın tepkilerini izlemekle yetiniyordum. Gözlerini kısıp dikkatlice Davi'ye bakarken "O bir çocuk, barda rastladığın derin göğüs dekoltesi değil seni sersem! Bu kadar dikkatli bakmasan da onu pekala görebilirsin(!)" diye avazım çıktığı kadar bağırmak istiyordum. Çünkü ürkütücü görünüyordu! Davinin yerinde olsaydım eğer, bu bakışlardan sonra yüz seksen derece döner ve arkama bakmadan tüyerdim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Luxúria ☁ Neymar Jr.
Fanfiction"Yanlış değil Adriana, tehlikeli bir şey yaptın." Elbisemin zaten düşmüş olan askısını iri elleriyle kavrayarak tamamen aşağı indirdi. "Sen bir dengesizi kendine mühürledin." ☁ Soccer Boys #1 #1 in Fanfic ⚽ 30.10.2015 18.07.2016-31.07.2016 tarihleri...