➰Limon Çiçeği➰

⛅Siyah-Beyaz⛅

Karşımdaki binaya mide bulantısıyla bakarken, bikez daha lanet etmiştim sikik hayatıma...
Kürkçü dükkanına geri dönmüş tilki misali adımlarımı barın giriş katına doğru ilerlettim...

Loş ışıklarla aydınlanan uzun koridorda yürürken her tarafında gelen öpüşme inleme sesleri midemi fazlasıyla bulandırıyordu..
Nefret ediyordum! Hayatımdan! Beni terk eden annemden! Hatta ölen babamdan bile nefret ediyordum...

"Geri döneceğini biliyordum, kül kedisi"

Igrenc sese dönüp yüzümü turşuttuğumda karşımdaki pisligi umursamadan ilerlemek istiyordum ki engel olmuştu şerefsiz...Yüzündeki alay dolu ifadeyi iliklerime kadar hissediyordum...

"Beleşe 17 yıl yaşadın burda! Artık beleş yok kızım" dediğinde kolumu sertce sıktı...Ardından iğrenç bir kahkaha patlatıp duvara sıkıştırmıştı bedenimi...
"Ya burdaki kuralları kabul edersin, yada siktir olup gidersin"

Bedenimi korku içinde ondan uzaklaştırırken gözlerindeki kıvılcımı görebiliyordum...Etrafa baktığımda Milanın buralarda biyerde olmasını umut etsemde, umutlarım paramparça olup yüzüme çarpmıştı sanki...

Sakin olmalıydım..Evet evet kesinlikle sakin olmalıydım...
Benden uzaklaştığında sırıttı
"Yarına kadar müsade..Seçim senin Miray'cık"

&&&&&&&&&&&&&&&

"Siktir! Deli misin kızım sen! Aklın yerinde mi senin!" Diye cırlayan Mila ona sarılmama bile izin vermemişti...Şaşkınlıkla ona baktığımda iki parmağımı kafamda denkleştirip öfkeyle yüzüme doğru tısladı...

"Aklın nerde senin! Buraya dönmekle hangi siktiğim karar aldın sen!" Dedi hala bağırmaya devam edip...Benim için endişelendiğini biliyordum...

"Mila, mecburdum" diye konuştum sessizliğimi bozup...
"Daha fazla kalamazdım onunla"

"Gerizekalı! Burda kalıp bizim gibi sürtük olmak mı istiyorsun?!"

Mila bana bakıp ellerini sertçe saçlarına geçirmişti...Karşımda o taraf bu tarafa giderken hangi tarafa bakacağımı şaşırmış durumdaydım...
Parmağını yüzüme doğru savurup

"Yarın burdan gidiyorsun!" Dediğini duymuştum...

&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&

Soğuk rüzgar enseme doğru çarparken, nefes almakta zorluk çekiyordum...Çocukların koşurturduğu lunaparkta öylesine gezinirken en köşe bir yerdeki banka oturmuştum...
Çocukların kahkahası rahatlatıyordu beni...

"Seni burda bulacağımı biliyordum"

Gözlerimi yanımda oturan kişiye sabitlediğimde karşılaştığımız bir çift ela göz olmuştu...Sinirle kaşlarımı çatıp birazcık ondan uzaklaştım...

"Gider misin? Yalnız kalmak istiyorum"

Başını iki tarafa sallayıp gitmemekte kararlı olduğunu belirtmişti...Ona doğru sinirle oflayıp kalkmak için hamle yapmıştım ki, beni geri çekip popomun tekrar zeminle buluşmasını sağladı...

"O lanet yere gitmişsin yine!" Dediğinde sesindeki tınlamayı gayet iyi duyabiliyordum...
"Niye gittin!"

Hah! Hala bana hesap sorması çıldırtacaktı beni!
Alay edermiş gibi sırıttım yüzüne doğru...
"Sana hesap vermem ben!"

Kolumu sertçe kavrayıp aramızdaki mesafeyi nerdeyse 0 yapmıştı...
"Vereceksin lan! O gece benim olduğun günden itibaren ne yaptıysan onun için hesap vereceksin!"diye bağırmıştı tek nefese...Etraftakilerin bize baktığını gayet iyi biliyor olsam da şimdilik onları umursamama kararı verdim...

"Bağırma bana!"

"Bu kadar yeter!" Dediğinde ne söylemeye çalıştığını idrak edememiştim..
"Fazla naz aşık usandırır" diye devam etmişti cümlesine..

"Ne diyorsun ya!" Dedim söylediklerini anlamaya çalışıp...Ne yapmak istediğini anladığımda artık çok geçti...Şuan kucağında debelenmem de bir çıkış yolu değildi...Beni zoraki yolla arabasına tıkıp şoför koltuğuna geçmişti...Kapıyı açmak için hamle yaptığımda benden önce davranıp kilitlemişti göt herif...

Yol boyunca kendimi onunla konuşmamak için tembihlemiştim...Bana inat eğlenceli bir şarkı açıp gülüyor olması yüzüne tırnaklarımı geçirme isteği yaratıyordu bende..

"Kıs şu şarkıyı"

"Neden hoşuna gitmedi mi?" Demişti benimle alay etmeye devam edip...
Şarkıyı biraz öne uzanıp kapattığımda fırsattan istifade açıkta kalan omzuna öpücük bırakmıştı sapık...

"Yapmasana ya! Dokunma bana!"

"O biraz zor bebeğim" deyip aniden arabayı durdurmus tüm dikkatini yüzüme sabitlemisti..

"O sikik herifin sana yaptığı iğrenç teklifi biliyorum..Merak Etme cezasını şuan çok güzel çekiyor" diye devam ettiğinde şaşkınlıktan gözlerim fal taşı gibi açılmıştı...

"Senin nerden haberin oldu?" Diye sordum şaşkın ifadeyle..

"Bunu bilmen gerekmez..Sadece bana güven yeter"

Söylediklerine karşılık burukça gülümsedim...Kalbim öyle hızlı atıyordu ki sanki göğüs kafesim delinecek gibiydi...Kurumuş dudağımın üzerinde ıslak dilimi gezdirip konuşmaya çalıştım...

"Sana güvenmek isterdim...Ama olmuyor."

Canolar...1 günde 2 bölüm..Bir süre idare edersiniz artık beni...