➰Tıpış-tıpış➰

1K 54 4
                                    

"Bu güzel oldu...Yehooo" deyip ellerini bir birine vuran Mila'ya anlamsızca bakıyordum..
Yine aklından neler geçiyordu..Kim bilir?!?

"Sana taktikler öğretmem gerek.
Hadi geç otur karşıma" deyip branda bilegimden çekerek sandalyeye oturmami sağlamıştı...

"Mila iyimisin?" Deyip sordum endişeyle...Deliridigini bile düşünmüştüm o an..
"Senden taktik isteyen yok?! Hem bu neyin taktiki?"

"Onun şirketinde özel asistanı olacaksın..Bu seni hatırlaması için bir şans" deyip dudaklarını ısırdı..Biranda ateş parçası olan gözleri sanki tüm dünyayı yakıpta bitek bana Kıyamayan gözlerle bakıyordu...

"Mila..Beni korkutuyorsun" dedim gözlerimi yüzüne kentleyip...

Yüzümü iki eli arasına alıp masumca gülümsedi..Yüzüme gelen saç tutanlarımı kulağımın arkasına sıkıştırdı...
"Bu lanet pislik yerde bitek masum sensin Miray..Biliyorsun değil mi?" Diyerek ellerini kalbimin üzerine yerleştirmişti..

"Bu masumlugunu asla itirme..." dediğinde ağladığını farketmiştim..
Ağlaması beni şaşırtsa da, kalbimin parça parça olmasına yetmişti..

"Ay neyse! Duygusal olmayı sevmem..Hadi biz taktiğimize geri dönelim" deyip gözyaşlarını sildi..Tekrar parlayan gözleri bu sefer mutluluktandı..

Bu kızın böyle garip olması hoşuma gidiyordu aslında...

"Hoşgeldin eski Mila" dedim gülerek..Kafama saplak atıp onunla dalga geçmeme konusunda beni uyardı..Gülümseyip onu sinir etmeye devam ediyordum...

"Söz veriyorum..Bundan böyle hep seninle dalga geçeceğim" dediğimde alayla yüzüme sırıttı..

"Hele bir Yapta.Gor o zaman...
Memeni kesmezsem Mila değilim" dediğinde sesindeki alay ve ciddi konum bir birine karışmıştı...Refleks olarak göğüs bölgemi kapattığımda kahkaha atmıştı...

"Of defol git başımdan..Yarın ilk iş günüm..Yorgunum ve uyuyacağım" deyip ondan uzaklaştım..Yüzüm ona dönük bir şekilde giderken el sallayıp "iyi geceler" diye fısıldadım....

***********

"İstediğiniz dosyalar" deyip elimdeki dosyayı masaya bıraktım..Dosyaya değilde bana bakmasın sinir etmişti beni...

"Bırak şimdi dosyayı" deyip eliyle kapıyı kilitleyip yüzüme sırıtmıştı..
Bu adamın aklından ne geçiyordu böyle??

"Ne yapıyorsunuz! Açın kapıyı" diye cırladım biranlık...

Kulağını ovup yüzünü turşutmuştu..""Bu ne biçim ses..Allahım" deyip dalga geçmeye devam ediyordu..Üzerine atlayıp onu boğmak istesem de kıyafetim bunun için uygun değildi...

Zira böyle yaparsa giymek zorunda olduğum lanet mini elbise nerdeyse üzerimde hiç olmayacaktı..

Sinirle soluyup nefesini dışarı verdim.. "Açar mısınız kapıyı?? Gitmek istiyorum..Lütfen?!"

"Ben gitmeni istemiyorum ama.." deyip bana göz kırpması sinir katımın çok yükselere çıkmasına yetmişti bile...Bana doğru adimladigini görünce ilk önce duraklasam da kendimi olabildiğince soğuk tutmaya çalıştım... Ama sadece çalıştım...

Sendeleyerek koltuğun üzerine düşerken bana bakıp sırıtısını aklımın her köşesine kazımıştım..

Nefesini boynumda hissettiğim an tüm dünya durmuştu sanki benim için...O gece yaşadıklarım aklıma gelince tüm ofkemi kusmamak için direniyordum adeta...Kulağıma fısıldayışı tüm bedenimin titremesine sebep olmuştu..

"Limon çiçeği gibi kokuyorsun...Burnumu yakacak kadar ekşi, ruhumu okşayacak kadar sıcaksın" dediğinde koyulaşmış ela gözlerine bakıp kendimden uzaklaştımaya çalıştım...

"Lütfen..Uzak durur musunuz?" Diye titrek sesimle sorduğumda sanki benimle alay ediyormuş gibi sırıtmıştı...

"İşte bu çok zor..Senden uzak durmam imkansız" dediğinde yüzüne geçirmek istesem de şimdilik direnebildigim kadar direnecektim...Pes etmek yoktu...

Kendimi toparlayıp aramızdaki mesafeyi birazcık arttırdım...Küçücük bile olsa uzak mesafe kesinlikle şimdilik iyiydi...

"Bakın...Ben buraya çalışmaya geldim...Sizin zevkinizi..." deyip cümleyi tamamlayamamıştım bile...

Son kez Sinirle ona baktığımda kilitli olan kapıyı sonunda açmıştı..
Tam çıkacakken
"Çok yakında..." diye fısıldayışını duymuştum...

➰Limon Çiçeği➰Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin