3 -Nirvana kulübü-

34.5K 1.1K 24
                                    

"Leyla iyi misin? Ne oldu?" diye soran  ablasının sesini çok uzaktan geliyormuş gibi duyuyordu. Ela hiç bir tepki vermediğini görünce kolundan tutup sarstı.

O adamla göz göze geldiği andan beri etraftaki herkes sanki yok olmuş, bir tek ikisi kalmıştı. Sanki yüksek cereyanlı elektrik çarpmıştı onu.
Kesin karşısında başka birisi vardı ve zihni ona oyun oynuyordu diye düşündü..

Belki de umuttu sadece bir süre tepkisizce beklemesinin sebebi. Sonra ise teslim oldu gerçeğe. Gerçek capcanlı, sadece hatıra olarak hayatında bulunmasını istemesinin aksine karşısındaydı.  Ama onun tüm şaşkınlığına ve masadaki diğer insanların varlığını unutmasının aksine herkes onların geldiğini fark etmişlerdi. Annesi kızını görünce yerinden kalkıp, kızına doğru kollarını açarak geliyordu ama o aynı yere gözlerini kırpmayı unutmuş bir şekilde bakıyordu..

Aynı noktaya..aynı gözlere.. Ateşe davetiye çıkaran gözlere.. Öfkesi gözlerinden bile ben buradayım ve seni yakacağım der gibi olan adamın karşısında kum tanesi kadar ufaldığını hissediyordu.

Kızını görünce içi burkulsa da hiçbir şey belli edemedi annesi. Kızı zayıflamış, yüzünün rengi solmuştu. Eski neşeli hayatdolu kızı gitmiş içine kapanık biri gelmişti. Artık resim bile yapmıyordu.

Annesinin kendisine doğru geldiğini fark edince silkelendi ve tüm içtenliğiyle gülümsedi..
"Anneciğim.. Seni çok özledim!" özlemle sarılırken saçlarına öpücük kondurdu sevgidolu annesinin.

Sonra mahcup bir şekilde "Geciktiğimiz için özür dilerim." dedi.

Annesi gülümsedi ve güzel kızını yeniden sevgisiyle sımsıkı sardı.

Öyle bir sarılıştı ki, tüm acısını almak istercesine..

Masadaki herkesin ona baktığını görünce yeniden gerilmişti. Aslında bir kişinin bakışlarının gerginliyini ve yoğunluğunu hissediyordu.

Bu kadar tesadüfe küfür etti içinden. Hatta intikam alacağım diye yaptığı o delilik için kendisine en özel ve orantısız küfürlerini gönderdi. Her ne kadar sokak ağzıyla ve küfürle konuşmaya nefret etse de. Son zamanlar asla yapmam dediklerini yaptığının farkındaydı..

Annesinden ayrılıp babasının yanına geldi ve yanağına öpücük kondurdu.

"Ahmet bey seni çok özledim." dedi muzip tavırlarını belli eden bir ses tonuyla.

Babasının cevabı ise tüm yüzüne yayılan gülümseyişi ve sıcak sarılışı olmuştu.

Babası kızlarına düşkün bir babaydı. Kızının uğradığı ihaneti öğrenince o adamı kendi elleriyle öldürmek istemişti ama sonra kızının iyiliği için susmuştu.

Belki de dedikleri gibi en büyük ilaç zamandı..

Leyla sonra Mesut bey ve Nevin hanımla görüştü. Nevin hanıma masaya koyduğu çiçeklerden birini uzatınca Nevin hanım çok ince olduğunu belirtmiş ve memnuniyyetle çiçekleri almıştı.

Nazlı'nın güler yüzle "Leyla abla seni çok özledim." demesiyle ona sarıldı.

"Tatlım ben de çok özledim." yanağına öpücük kondurdu. Bu kızı gerçekten çok seviyordu.

Ali'nin ona sinirli bir şekilde baktığını görünce kardeşinin kıskandığını anlamıştı.

"Ablacığım, hani benim günaydın sarılmam. Yoksa artık sarılmak istemiyorsun?" dedi dudaklarını büzerek.

"Hayır da bakıyorum en sona beni saklandın." genç adamın sesi sinirli olduğunu belli ediyordu.

Kardeşinin gönlünü almanın yolunu çok iyi biliyordu.

Ateş'in İzleri Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin