Ateş'in İzleri

19.. -Kız kaçırma-

Size iyi okumalar💞
Sizi çok seviyorum kızlarrr😌

Öyle garipti ki hayat.. Yıllar önce aşık olduğu kadın yıllar sonra bugün karşısındayken onun tek düşüne bildiği kişi Leylaydı. Gözlerinde gördüyü duygu kırgınlıktı.

Sanki onun arkasından o gidişle zaman durmuştu. Zamanın yeniden akmasına neden olan şey yüzüne dokunan soğuk eller olmuştu. Öfkeli bakışlarını Damlaya çevirince Damla "Özür dilerim." dedi.

"Ne için?" sesi soğuktu.

"Gittiğim için. Yanlış yaptım. Hem de büyük bir yanlış."

Mert ellerini saçlarının arasına daldırıp saçlarını çekiştirdi.
Öfkeli bakışlarını Damlanın üzerini dikip alaylı bir ses tonuyla "Senin o yanlış dediğin şeyden bir çocuğun var, en azından onun için pişmanlığından konuşma." sonra acı bir gülüşle "o zaman bana evet deseydin bile çok yürümezdi bu ilişki. Çünkü sana karşı içimde zerre duygu yok. Ne aşk ne de nefret!" dedi.

Damla duyduğu şeyler karşısında duraksamıştı.
Kekeleyerek "Onu sev..seviyor musun?" diye sordu.
Mert soru sorarcasına baktığında eliyle kapıyı işaret edip "Leyla'yı." dedi.

Mert gözlerini kapatıp derin bir nefes çekti içini.

"Sakın bir daha onun yakınına bile yaklaşma!" dedi parmağını Damlaya doğru sallayarak.

"Eğer benim yanıma eski dostum gibi gelseydin belki sana karşı nazik davrana bilirdim. Ama sen gelir gelmez burnunu olur olmaz işlere soktun! Sakın bir daha böyle bir şey yapma.. En azından eski dostluğumuzun hatrına!"

Hemen sonrasında Damlayı öylece bırakıp koşar adımlarla otogara indi. Ne kendisi buradaydı, ne de arabası. Oysa ki, sabah Leylanın arabasını görünce sevinmişti.

Ceketinin cebinden telefonunu çıkarıp Leylanın numarasını çevirdi.

Telefonunu kapatmıştı. Bulunduğu duruma küfürler yağdırarak yeniden odasına çıktı.

İptal edemeyeceği kadar önemli bir toplantısı vardı. Sinirden yürüdüğü yerleri adeta ayaklarıyla dövüyordu. Ona bir şeyler söylemeye çalışan sekretere bakmadan hemen odasına geçip kapıyı çarptı. Sakinleşmesi lazımdı. Sakinleşip Leyla ile konuşmasını beklemeliydi.

"Sikerim böyle işi ben!" diye bağırdı yumruğunu masaya geçirdiğinde.

*****

Leyla yorgun bir şekilde merdivenleri kalkarken hemen yatağına yatıp uyumak istiyordu.

Bugün şirkette yaşadığı şokun ardından annesinin yanına gitmişti. Belki de ilk defa yaşadığı kırgınlığın acısını annesinin dizlerine yatarak dindirmişti.

Sahi geçiyor muydu kırgınlıklarımız?

Peki ilaç kimdeydi.

Hem yar olan hem de yara olanlarda mı?

Sen bana yar olmadın ki hiç bir zaman, hep yara oldun! Hatta şimdi bile yar olmak istemiyorsun..

Demişti içinden. Yorgun bir şekilde sonuncu basamağı da kalkmış elindeki anahtarla kapıyı açıp içeri geçmişti.
Kapıyı kapatıp, çantasını yere bırakıp yatak odasına geçti. Üzerindekilerden kurtulup üzerine rahat bir şeyler geçirip kendini yatağa atacağı sırada kapının çalınma sesini duydu.

Yorgun adımlarla ve düşünceli bir şekilde kapıyı açmak için gitti.

Kapıyı açınca karşısında en az kendisi kadar yorgun bir adamla karşı karşıya kalmıştı.