Ateş'in İzleri

16.. -Seni İstiyorum-

Bölüm geldi.. Bundan sonraki bölüm düğünümüz varr😍 size iyi okumalar! Kocamaaan öpüldünüz..

"Kızım, bırak elindeki telefonu hazırlan artık."

Leyla bıkkınlıkla başını geriye attı. Annesi ve Jülide hanım bir oraya bir buraya telaşlı bir şekilde koşuyordular. Leylanın bu kadar sakin ve telaşsız olmasına iki kadın da sinirleniyordu.

"Ayy anne yeter ama. Kına için bu kadar telaşlısınız peki düğün de ne yapacaksınız?" diye sordu.

"Sen niye bu kadar rahatsın kızım, düğün de önemli kına da. Hadi kalk hazırlan!" Seda hanım elindeki çiçekleri vazoya koymaya çalışıyordu.

"Jülide, bak Nevin göndermiş çiçekleri. Ne kadar ince bir kadın ya." diye beğeni yüklü iltifatlarını Jülide hanıma söylerken Leyla duyduğu isimle ani bir şekilde başını çevirip çiçeklere baktı.

Aklına Mert gelmişti. Dün öylece çıkıp gitmişti.

Ah pardon! Öpüp gitmişdi! Geleceğim demişti ama gelmemişti.

Ah salak içimdeki sürtük iç sesim, susar mısın?!

Leylanın çiçeklere bakarken dalıp gittiğini fark eden Seda hanım kızının görüş alanını kapatırken tam karşısında durup "Kızım, ne dikiliyorsun burada? Git bir ablana bak! Selen yanında sen de git." diye uyardı.

Leyla of'layarak ayağa kalkarken annesine bakıp "Anne ben evlatlık mıyım?" diye sordu.

"Biraz daha burada dikilirsen 22 yaşında annenden dayak yiyeceksin."

Annesinin tatlı hallerine içi eriyen Leyla annesinin yanına gitmiş yanaklarına sulu öpücüklerini kondurmuştu.

"Ah delii kızım benim, şirinlik yaparak kurtulamazsın.."

Jülide hanım anne kızı gülerek izliyordu.

"Leylacığım, düğünde giyineceğin elbisen hazır mı?" Jülide hanımın sorusu üzerine annesinden ayrılmadan başını ona taraf çevirdi.
"Evet teyze hazır." Leyla elbisesini kimseye göstermediği için herkes elbiseyi merak ediyordu.

Etsinlerdi biraz..

Zaten düğünden önce kimseye göstermeyecekti.

Leyla annesiyle biraz daha uğraşdıktan sonra  Elanın odasına doğru koşar adımlarla gitti.

İçeri geçmezden önce derin derin nefes alıp verme işini bir kaç kez tekrar etti.

İçeride Elanın odada tur attığına emindi.
Aklına bu gece için planları gelince sinsice sırıttı.

Kapıyı açıp içeri geçtiğinde Elayı beklediğinin aksine yatakta sırtüstü uzanmış bulmuştu.

"Ela, ne oldu?" elini karnının üzerinde görünce telaşlanmıştı.

Ela başını hafif kaldırıp Leylaya "Gel bitanem, dinleniyorum." dedi.

"Selen nerede?"

Ela eliyle odasının içerisindeki banyoyu gösterdi.

"Ee Ela ben seni daha heyecanlı bekliyordum." derken şaşırması ses tonuna yansımıştı.

"Ya neye heyecanlanayım ki? Aksiyon yok ki, sadece kına var! Biliyorsun sevmiyorum."

Ela kınasının daha farklı geçmesini düşlüyordu çocukluğundan beri ama annesi daha geleneksel bir kına yapmasını istediğini belirtince sesini çıkaramamıştı.