Pamuk Cüceyi Yedi Prensler (TAMAMLANDI)

Bölüm 19 - BÜYÜK KAYIPLAR

Medya Abel ve Jeremy// Lorel ve Dragon

Günler birbirini kovalıyordu. Gençler aşk oyunu oynuyor, fazlasıyla mutluluk gülücükleri dağıtıyorlardı.

Abel ve Lorel e göre pek fazla geçmemiş gibi gelse de, kızlar olmadan geçen seneler Jeremy ve Dragon u çok çok olgunlaştırdı.

"Vay be ! Bir gün birine aşık olup onu senelerce bekleyeceksin deseler, kıçımla gülerdim. "

" E oğlum, biz çok büyük konuştuk çok"

Herkes Dragon ve Jeremy nin konuşmasına kıkırdarken, kapının çalınması konuşmayı böldü. Gelen Jack'di.

"Aman Tanrım! Jack ! Dostum ! "

Jeremy tüm gücüyle yaşadığı şoku bir kenara bırakıp Jack e sarıldı. Onu senelerdir görmemişti. Bu nasıl bir duyguydu böyle. Bir zamanlar neredeyse her gün göt göte uyuduğu dostlarını senelerdir görmüyordu. Bu çok acı vericiydi. Üstelik, en acısı ise yıllar, onu buna alıştırmıştı.

Jack da ona sert bir sarılmayla karşılık verdi. Hemen ardından Dragon önce Jack in omzuna sert bir yumruk geçirip ardından sarıldı.

"Nerden çıktın böyle ?" Dedi Dragon.

Sorusuna hemen cevap alamamıştı çünkü Jack kızlarla sarılıyor, şakalaşıyordu.

Jack Dragon a dönüp gülümsedi ve çıkış kapısına yöneldi. "İstemiyosan gideriz oğlum "

Herkes bi kahkaha patlattıktan sonra Dragon Jack in başını koltaltına alıp "seni istemeyen ölsün lan" dedi. Sonrası mı ? Saatlerce gır gır, şamata.

Dragon ve Jeremy, kızların yokluğunda daha önceleri konuştukları o dublex evi almış fakat bir gün bile oraya gitmemişlerdi. Seneler sonra kızlar geri gelince, o evi temizlettirmiş içini döşemiş o eve yerleşmişlerdi. Buz prensleri, 5 li grubu çoktan geride bırakmış, iki kız iki erkek olmak üzere Dörtlü Koalisyon kurmuşlardı.

Saatlerce özlem giderildi dörtlü koalisyon evinde. Özlem, yıllarca birikince ağır bir yük olarak biniyordu onuzlara. Şimdi, bu adamlar yüklerini hafifletiyorlardı biraz olsun. Ve bunu eskisi gibi şakalarla, esprilerle, sevgiyle yapıyorlardı. Şakalar ve espriler Abel'in sorusuyla havada asılı kaldılar.

"Ee Çocuklar, diğerleri nerede ? David Lee ve Kim Tan? Onlarıda çok özledik. Değil mi Lorel?

Lorel de gülen gözlerle bu soruyu evet anlamında bir baş sallamayla cevaplamıştı.

Erkekler, bir süre birbirlerine bakmış ve cevap vermek için sanki aralarında sözcü seçermişcesine mırıldanmışlardı.

Abel in " E hadi bir soru sorduk alt tarafı " demesiyle Dragon sözcü seçildiğini gösteren bir tavırla başını aşağı eğmiş, konuşmaya başlamıştı.

"Siz gittikten bir kaç ay sonra, Kim Tan ın bir kavgaya karıştığını ve üç yerinden bıçaklandığının haberini aldık. Olay yerine gittiğimizde ambulans daha gelmemişti ve Kim Tan çok fazla kan kaybediyordu. Ambulans onu hastaneye götürdükten sonra bizde peşinden hastaneye geldik. Ameliyata alındı ve neredeyse on saate yakın ameliyatta kaldı. Daha sonra hayati tehlikesinin devam ettiğini söylediler ve yoğun bakıma aldılar. Orada yani yoğun bakımda neredeyse bir ay yattı. Tabi bu sırada bizde rahat durmadık ve onu bıçaklayan orosbu çocuklarını polisten önce bulup bir güzel dövdük. İşte öyle böyle geçen bir aya yakın zamanda Kim Tan ın başından hiç ayrılmadık. Fakat o, bize artık eve gitmemizi söylemişti. Ölerek. Şerefsizler boktan yere kavga çıkarmış ve bizim canımızı, neşemizi öldürmüşlerdi!" Dragon duraksadı ve gözlerinden akan yaşa engel olamadı. Kızlar yaşadıkları şokla ağlamaya başlamışlardı çoktan. Herkesin canı yanıyordu. Bir parçaları on beş seneden fazladır yoktu. Bu ölüm hiç adil olmamıştı.