Kırmızı mutluluklar... Bölüm 6

134 17 0
                                    

O gün akşam olmamıştı Sevda için. Bir an önce bu haberi paylaşmak için eve gitmek istiyordu. Mesai bitiminde çantasını ve montunu aldı ve Sibel ile birlikte yola koyuldular. Sibel yolda Sevdadaki heyecanlı, biraz aceleci ve sabırsız halleri sezinliyordu, fakat güzel Kızın ne kadar da ketum olduğunu bildiğinden bir şey sormuyordu. Işıklara geldiklerinde yolları ayrıldı.

Sevda saçlarının, sert esen sonbahar rüzgârlarında karıştığına bugün nedense kızamıyordu.
Dolmuştaki kalabalık bile bugün bir başka güzeldi sanki. Genç kız sinirleri ve Duyguları alınmış, olan biten hiç bir olumsuzluğa tepki vermiyordu adeta.
Eve geldiğinde annesi mutfakta çorba karıştırıyordu. Sevda'nın her akşam aynı olan tavrı ve olmazsa olmazı olan annesini sımsıkı kucaklamasıydı. Bugün bunu o kadar sert yapmıştı ki, günün yorgunluğu her türlü yüzünden okunan kadın bile şaşkın bir ifade ile kızına bakmıştı. Ne olmuştuda Sevda bu kadar mutlu olmuştu? Annesi bu sorunun cevabını gerçekten merak ediyordum. Daha annesi kızına ne olduğunu sorma fırsatı bulmamıştı ki, Sevda anlatmaya koyuldu:

"Anneciğim tahmin bile edemezsin bugün neler oldu!"
Annesi ne olduğunu bilmiyordu ama çok güzel bir şey olduğunu tahmin ediyordu. Ve heyecanla kızının anlatacaklarını bekliyordu. 
Anne: "Neler oldu canım?                                          

Sevda: "Kemal bey beni bugün odasına çağırdı ve okulum bitince devam edip etmeyeceğimi sordu. Bende tabiki onlarda isterlerse devam etmek istediğimi söyledim. Sonra ne oldu biliyormusun anne?"
Annesi meraklanmış bir ifadeyle hafif kafasını sağa sola çevirerek" ne oldu?" der gibi bir hareket yaptı.
.Sevda: "Diplomamı aldıktan sonra bir üst kademede çalışacağım ve Tarık beyin ekibinde raporlama bile yapacağım. Harika bir haber değil mi?"

Anne: "Elbette ki çok güzel bir haber bu kızım. Her adımda isteklerine daha çok ulaşacaksın ve çok mutlu bir hayat seni bekliyor olacak güzel kızım. Senin için herşeyin en iyisini diliyorum. Çok mutlu oldum."

Anne kız birbirlerine sım sıkı sarılmışlardı. Nazlı hanımın mutluluğu güzel gözlerinin ıslanmasına neden olmuştu.
O akşam anne kız çok mutlu ve huzurlulardı. Yedikleri yemek her zamankinden daha keyifli ve neşeliydi. Sevda annesine bir üst kademede işlerin nasıl ilerlediğinden bahsediyordu. Burada bilgi birikimlerine daha çok başvuracaklarını ve Sevda'nın kendisini geliştirmesi için bir fırsatın daha doğmuş olmasından bahsediyordu. Annesi kızının anlattıklarını öylesine içten ve ciddiye alarak dinliyordu ki, Sevda hayallerini sanki yaşıyor ve yaşatıyor gibiydi.
Konu konuyu açmıştı bu akşam ve bol sohbetin ardından uyku saati gelmiş geçiyordu bile. Sevda gerçi bugünün heyecanından uyuyup uyuymayacağını bilmiyordu ama en azından dinlenecekti.

Ertesi sabah huzurla uyanmıştı. Nedense bugün içinde büyük bir heyecan vardı. Belli ki dünün etkisinden hala kurtulamamıştı. Ne giyeceği konusunda hiç bu kadar kararsız kalmamıştı. Dün konuşamadığı bu güzel haberi odadaki arkadaşlarına bugün anlatmalıydı, anlatmayıpta bunu Tarık beyden duyarlarsa, Ona Gönül koyabilirlerdi.
Sevda kiremit kırmızısı elbisesini giyindi. Bu elbiseyi annesi ona geçen yıl dikmişti, boyunlu, uzun kollu genç Kızın güzel vücudunu saran elbise dizlerinin altına, nerdeyse bileklerine kadar uzundu. Sağ bacağından başlayıp diz kapaklarının üzerine ulaşan  bir yırtmaçlı vardı elbisesinde. Bu işyerinde 3. Yılı olmuştu ve Sevda daha hiç bu kadar özene bezene bir Kıyafet giyinmemişti. Duvarlarında asılı ve köşesi çatlak Aynanın karşısında kendisine bakındı. Bir kez bakmakla kalmadı. Bir kaç kez baktı baktı durdu. Sağa döndü, sonradan sola. Olmuşmuydu? Olmasına çok güzel olmuştu, fakat Sevda bu kıyafetle gitme cesaretini kendinde bulabilecekmiydi? Bilmiyordu. Bir kez daha baktı kendine aynada ve kararını verdi. Olmamıştı. Daha doğrusu olmuştu, ama abartılı olmuştu. Genelde siyah bir pantolon ve sade bir Gömlek veya bluzla giden kız, bugün ne değişmişti de böyle giyinmişti. Aslında çok şey değişmişti. Konumu ve kazanacağı para değişmişti. En önemlisi burda devam edeceği kesinleşmişti. Bu kadar içten ve isteyerek hazırlanmasıda bu sebeptendi. Çok mutluydu çünkü. Ama elbise olmamıştı. Bu sefer düşüncesini, tam yan tarafta duran, hayranlıkla kızına bakan annesini görmeden, söyledi " olmadı"
Yana döndüğü esnada annesini farketti ve göz Göze geldiler. Annesi gülümseyerek:
" çok güzel olmuşsun kuzum. Sak'ın Değiştirme." Dedi ve kızına yaklaşarak elbisenin iç tarafa doğru katlanmış olan boynunu düzeltti.
Sevda: " sahiden mi anne? Biraz abartılı bir elbise olmamış mı? Hani hiç böyle Şeyler giyinmedim ya. "
Annesi kızına kendisine daha çok güvenmesini ister bir tavırla: " Hayır kızım. Elbisen gayet hoş görünüyor" dedi.

Seni Sevmek...Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin