Nail bey ve oğulları... Bölüm 5

169 13 0
                                    

Asistan odaya giren misafirlerin ardından Sevdaya bakarak " niye dikiliyorsun orda? Yol vermiyorsun Nail Bey'le Mahir Beye. Şapşallığın Başıma bela olacaktı az Kalsın." Sevda asistanın ne demek istediğin anlamamıştı. Neden? Ne Yapmıştı ki! hem yaşlı olan bey gayet sevecen karşılamıştı onu.
Asistan: " Sen dua ette iyi günlerindelerdi. Yoksa patronlar senin hakkından gelirdi." Sevda aldığı teklifin şokunu üzerinden atamamışken, asistanın bu söylemlerini duymuyordu bile.
Işyerindeki çoğu Bayanın Sevdaya olan kızgın bakışları, soğuk yaklaşımları, alaycı ve aşağılayıcı tavırları besbelli kıskançlıklarındandı. Kocaman şirkette bu kadar çok insanın gözü Sevda geldiğinden beri kimseyi görmez olmuştu. Herkes bir şekilde güzele bakıyor, onunla ilgileniyordu. Sevdadan umudu olanda olmayanda kendini ona bakmaktan geri alamıyordu.

Sevda Büyük bir Coşkuyla ve üzerinden atamadığı şokla odasına geri döndü. Herkes Sevda'nın geri dönüşünü büyük bir heyecanla bekliyordu. Neden çağırılmıştı acaba? Aslında kötü birşeyler olduğunu düşünmüyorlardı, ama yinede meraktaydılar.
Mehmet: " kızım olumsuz bir durum yoktur umarım!"
Sibel:" ay evet Sevda, seni çok merak ettik. Gelemedin bir türlü. Ne oldu?"
Sevda gülümseyerek: " meraklanmayın. Endişelenecek bir durum yok. Kemal bey okul bitince devam edip etmeyeceğimi sordu."
Oda da ki altı göz Pür dikkat Sevdayı izliyordu.
Sibel:" eh. Sen ne dedin?"
Sevda: " devam edeceğimi söyledim. Herşey yolunda yani." 

Sevda gülümseyerek masasına işinin başına geçti. Mutluluktan önce ne yapacağını bilemedi. Sanki elinde yarım kalmış bir işi vardı da onu tamamlaması gerekiyormuş gibi hissetti. Heyecanına rağmen öyle mütevaziydi ki Kemal beyin ona yeni teklif etmiş olduğu işi bile söyleyemedi. Aslında annesini arayıp bu güzel haberle onu mutlu etmeyi çok istiyordu, fakat odada ondan daha eski olan Sibele nispet yapıyormuş gibi Görünmek istemiyordu. Sevda'nın Dalgın olması odadaki gözlerden kaçmıyordu. Bu arada aklı yine Kemal beyin asistanının yaklaşımına takıldı ve misafirleri yeniden hatırladı. Kimdi acaba bu çok önemli kişiler? Kimlerdi ki asistan Sevdayı epey Aşağıkamışlı. Bu sorular aklını Bayağı meşgul etmişti ki düşünceli halleri odadakilerin gözünden kaçmıyordu.
Daha fazla merakını gizleyemedi ve şirkette uzun yıllarını geçirmiş olan Mehmet ağbisine dönerek:
" Mehmet ağbey, Nail bey ve Mahir bey kim? Ben Kemal beyin odasından çıktıktan sonra geldiler."
Mehmet bey herzamanki ses tonu ve ağırlığıyla: "Nail bey bu şirketin sahibi, Mahir beyde yönetim kurulu başkanı."
Sibel: " ne oldu Sevda? "
Sevda:" bir şey olmadı. Kemal beyi ziyarete geldiler. Kim olduklarını bilmediğim için merak ettim."

Uzun yıllardır Nail beyi tanıyan biri olan Mehmet bey Nail beyin çok samimi, dürüst ve sevecen bir patron olduğunu ifade etti. Eskiden hergün işinin Başında olan Nail bey çalışanlarıylada iyi ilişkiler içerisindeydi. Mehmet bey hemen hemen yirmi Yıldır burada çalışıyordu ve bu kadar uzun zamandır burada çalışan elemanların sayısı oldukça azalmıştı. Mehmet beyden daha eski ithalat ihracat Bölümü'nde olan bir beyin dışında, finans Müdürü'nün muhasebesini tutan Gülten hanım vardı. Çok eski çalışan olarak bakıldığında topu topuna üç, bilemedin beş kişi vardı.
Nail bey eşinin ölümünden sonra elini bir süreliğine biraz işten güçten çekmeye çalışmıştı. Kendini oğulları ve onların mutluluğuna adamıştı. Özelliklede Arasın buna ihtiyacı vardı. Geçen yıllar Mahir beyin kendini yetiştirmesine ve şirkette ciddi söz sahibi olmasına neden oldu. Eğitimi bittikten sonra şirket işlerini devir alması ve sonrasında yönetim kurulu Başkanı olması Bazı değişiklilkleride beraberinde getirmişti, Mahir bey eski kadroda biraz değişiklik yapıp yaşını doldurmuş olan insanların tazminatlarını ödeyerek, işten çıkartmıştı ve kadroyu gençleştirmek için yeni elemanlara istihdam sağlamıştı. Sibel'in ise asıl merak ettiği konu patronun sahip olduğu iki oğluydu.
. " küçük veliaht" diye lakaplandırılan "Aras" bey şirketteki tüm bekar bayanlar Tarafından ismen biliniyordu ama henüz kimse yüzünü görme şerefine ulaşmamıştı. Holdinge çok fazla gelmezdi. Ya bir imza işi olacaktı, ya da bir ihtiyacı, ancak o zaman geliyordu ve uzun Süreli kalmadan çıkıyordu. Genelde güleryüzlü olduğu söyleniyordu. Hoş kimseyle bir konuşmuşluğu yoktu, ama ağbisi Mahir bey kadar ciddi ve durağan değildi.
Mahir bey 38 yaşlarında, en az on Yıldır bu şirkette çalışan ve dört yıldır yönetim kurulunu yürüten bir yönetici olması nedeniyle, daha ciddi ve mesafeli bir insandı. Nail bey Mahir işleri devir aldıktan sonra daha az gelir oldu hem buraya hemde Mahir beyin daha çok durduğu diğer şirkete. Mahir beyde işlerini diğer taraftan yürütüyordu. Tüm yönetim kurulu Toplantıları orda yapılıyordu ve genelde yeni Anlaşmalar, görüşmeler ve kararlarda diğer şirkette alınıyordu. Burası üretim Bölümü'ne yakın olduğu için daha çok tanıtımların, pazarlamanın, ithalat- ihracatın, finansın işlediği bölümlerden oluşmaktaydı. Mahir beyin imzalaması gereken bir evrak olduğunda ise evraklar Mahir beye götürülüyordu.
Nail bey 65 yaşlarda bir beydi. Kırlaşmış Saçları, hafif yüzündeki çizgileriyle, gözlerinin içi gülen, sevimli ve uzun boylu sayılacak bir İstanbul beyefendisiydi. Oğullarıda boylarını babalarından almışTı. Mahir bey daha esmer tenli, kahve rengi gözlü yakışıklı bir genç adamdı. Eğitimini ve yükseğini yurt dışında tamamlamıştı. Çok çalışkan, azimli ve yorulmak nedir bilmezdi.
Aras ise 30 yaşlarında, uzun yıllar yurtdışında yaşamış, lise dahil olmak üzere dışarda okumuş, zeki sayılacak ama dersleri ve okulu sevmeyen bir öğrenci; abisine kıyasla daha hareketli, canlı ve hayatdoluydu. Uzun boylu, geniş omuzlu, Kısacık Saçlı, kemikli bir suratta iki tane değerli taş gibi parlayan gözlere sahipti. Aras bey genç kızların hayali olan, magazin dergilerinden fırlamış gibi görünen genç bir delikanlıydı. Çok güzel giyinen ve herzaman bakımlı dolaşan, sosyetenin en güzel bayanlarıyla Gününü gün eden bir adamdı. Mahir bey ise tam aksi, daha az gece hayatı olan, daha az Kadınla ilişki yaşamış ve yaşadığı ilişkileri günü birlik türden olmayan bir karakterdi.

Seni Sevmek...Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin