Pariste ilk dans... Bölüm 16

98 10 0
                                    

Annesi ile konuştuğu günden beni merakını bir türlü yenemiyordu genç kız. Acaba neden babası ile annesinin yolları ayrılmıştı. Ya da babası gerçektende ölmüşmüydü? Annesinin bu konuyu tekrar açacağı günü sabırsızlıkla bekliyordu güzel kız.

İşyerinde sakin ve huzurlu bir hava hakimdi. Tarık bey o akşamki olaydan sonra Sevda ile fazla karşılaşmıyordu. Mahir bey onu, işine çok hakim olduğu için aynı yerde bırakmıştı, ama Sevdanın iş alanı değişmişti. Doğrudan Mahir bey için çalışıyor gibiydi. Bu işin en sevimli yanı ise Sevdanın odasının değişmemesi olmuştu. Büyük patron bunu öyle bir ayarlamıştı ki, sanki tamamen gayri ihtiyari bir biçimde olmuştu herşey. Sanki bir kere bir işi hallettiği için, bütün bu raporları en iyi hazırlayan kişi oydu. Belkide Mahir beyin daha farklı projeleride vardı. Kimbilir? Bunu zaman gösterecekti.

Projelerden biri kapıdaydı. Bir hafta sonra gerçekleşecek olan moda Fuarı'nda Sevdanında olup analizler yapılırken planlamalarına başvurulacaktı. Böyle bir deneyim Sevda açısından ilk defa Tecrübe edilmiş olacaktı. Sevda'nın davet edilmesi kızı onure etmişti. Fuar ülke dışındaydı ve beş Kişilik bir ekiple gidilecekti. Tek bayan Sevdaydı. Sevda bu projeyi annesi ile paylaştığında Nazlı hanımda çok mutlu olmuştu. Sevda kariyer basamaklarını tırmanıyordu. Annesi kızından ilk defa dört gün ayrı kalacağının gerginliğini yaşarken, Sevda o dört günü hiç bilmediği bir yerde, konuşamadığı diliyle ve iş yerindeki en yakın Arkadaşı yanında olmadan, üstelik akşamları annesini görmeden nasıl geçirecekti? Biraz tedirgindi. Ne giyilir? Ne yenir? Neler götürülür? Aşıklar ülkesi ve Moda'nın kalbi olan Fransa'yı aslında önceden çok merak ettiği söylenemezdi, fakat son zamanlarda yaptığı iş hesaplamadan öte raporları hazırlarken gördüğü kumaşlar, modeller ve üretimhaneden bilgi almaları, Sevdada işletmecilik boyutunun dışında modaya olan ilgisini de ortaya çıkarmıştı.
Işi eskisine göre çok daha hareketliydi ve şirketin çeşitli katları Arasında mekik dokuyordu. Evet nihayetinde işi analiz yapmak ve raporlamaktı, tek farkı artık biraz da araştırıyor ve takip ediyordu. Bundan dolayıda mutluydu. Görünen oydu ki pozisyonunda da bir değişikliğe gidilecekti, ama tabi zaman bunları netleştirecekti.
Vize işlemleri iş yeri tarafınca hazırlanıyor ve alınıyordu. Uçuş öncesi son hazırlıklarını tamamlamak için dört çalışana son iki gün işyerinden daha erken çıkma fırsatı tanındı. Sevdada aslında bazı eksiklerini tamamlamak için alış veriş yapması gerekiyordu, fakat durduk yere çıkan bu gezi için hiç hesapta olmayan bir miktar para çıkartacaktı elden. Bu durumada çok üzülüyordu. Günlerce dolabını karıştırıp durdu ve bir türlü neleri yanına alacağına karar veremedi.
Son ikinci Günü'nde erken Çıkma şansı varken, çok düşünmüyordu; çünkü almak için para harcamayı istemiyordu.

Öğle yemeğinden sonra beklenmedik bir olay yaşandı ve Sevda muhasebeden çağrıldı. Muhasebeye gittiğinde kapalı bir zarf sunuldu Sevdaya ve genç kız bunun ne olduğunu sorduğunda 'yol harcarahı' olduğu söylendi. Sevda çok şaşırdı ve ilk kez başına geldiği için almak istemedi, fakat muhasebe bunun kişiye özel bir uygulama olmadığını, iş seyahatine Katılan tüm çalışanlara verildiği anlatılınca kızcağız çekinerek de olsa zarfı aldı.
Sevda o anda ne yapacağını  bilemedi ve doğru odasına gitti. Sibel sorduğunda Sevda durumu Anlattı ve bu durumdan duyduğu Rahatsızlığı. Odada bulunan herkes Sevda'nın bundan rahatsızlık duymaması gerektiğini, bu harcarahın herkese verildiğini söylediklerinde mahrur kız biraz mutlu olmuştu. Artık parasıda olduğuna göre işten erken çıkıp alışverişini tamamlayabilirdi. Yoldan annesini arayıp ona eşlik etmesini rica etti ve annesine hazırlanmaya başladı.
Sevda eve geldiğinde zarfın içindeki miktarın bu kadar kısa Süreli bir gezi için Çok fazla olduğunu farketti ve seyahat dönüşü artan parayı iade etmesinin doğru olduğu kanısında annesi ile hemfikir oldular.

Seni Sevmek...Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin