Beren'den
Aras beklerken delirmek üzereydi. Sürekli aynı şeyi tekrarlıyordu "benim hatam yapmamalıydım.. benim hatam....benim hatam yapmamalıydım"
....
Aras duvarın dibine çökmüş ve başını iki elinin arasına almış ağlıyordu. Evet aras ağlıyordu. İlk defa Aras benim yanımızda ağlıyordu. Onu ilk defa bu kadar çaresiz gördüm. Tuğçe'yi çok sevdiği belli. Tuğçe de onu seviyor. Bunu da anladım. Ben mi sadece 1 saat önce Aras'a karşı içimde ne varsa attım. Geriye sadece kardeşlik kaldı. Üzülmüyorum. Ağlamıyorum. Aşk acısı ne onu bile bilmiyorum. Her kız gibi çikolata krizine de girmedim. Peki sorun ne bende gerçekten Aras'ı hiçbir zaman kardeşlikten öte görmedim mi. Yoksa çocukluk muydu....
Aras yerde çaresizce oturuyorken tek yapabildiğim şeyi yaptım. Yanına oturdum. Ellerini kafasından çektim. Ellerini ellerimle tuttum ve başımı Aras'ın omzuna yasladım. İkisinin de suçu yoktu. Sarhoşlardı. Tuğçe de iyi olacaktı. Bunu zor kaldırırdı ama üstesinden gelecekti. Ben inanıyorum ikisi de atlatacaktı ama Aras Tuğçe'den de perişan görünüyordu. Tuğçe bir an önce iyi olmalıydı ve olacaktı da. Aras şokta gibi hiçbir şeye tepki vermiyordu taki ben tuğce diyene kadar. "Tuğçe.... iyi olacak" dedim ve biraz durakladım kötü bir şeyi yoktu biliyorum sadece bayıldı. "Aras inan bana kötü bir şey olmayacak" dedim. Aras'ın gözünden bir iki damla yaş düştü ve konuşmaya başladı "Hiçbir şey eskisi gibi olmayacak be prenses ben onu kaybettim. Şimdi şu kapıdan çıksa bile biz iyi olmuycaz. Kraliçem beni affetmiycek" dedi. Çok hüzünlü konuşmuştu. Ne diyebilirim ki bu durumda ne denir bilmiyorum ama bildiğim tek şey Tuğçe Aras'ı hak ediyor. Aras'da Tuğçe'yi ikisi aslında yıllardır ne kadar benziyorlarmış. Ben ne kadar körmüşüm onların ikisini farkedemedim. Aslında ikisi ne de çok yakışıyorlarmış. "Zaman lazım aras zaman" dedim sadece. O sırada içeriden doktor çıktı. Hemen yerden kalktık. Doktor konuşmaya başladı "Tuğçe AKKAYA' nın yakınları siz misiniz?" Dedi. Doktoru onayladık ve doktor konuşmaya devam etti "ağır bir travma geçirmiş yani çok üzülmüş ve bunu bünyesi kaldırmamış bu yüzden bayılmış. Tabi bünyesinin toparlanması için onu 12 saat uyutacağız bir sorun yok gibi 12 saatin sonunda da çıkmazsa uyanınca taburcu olabilir" dedi. Ben demiştim bir şey olmaz diye. Bu duyduklarına Aras'da çok sevindi. Mutlulukla bana sarıldı. Benden ayrılıp doktora "onu görebilir miyim uyurken yanında olmak istiyorum" dedi. Doktor Aras'ı onayladı ama Aras odaya girecekken onu durdurdu. "Şey.. Bazen çok üzücü şeyler yaşayan hastalar hafıza kaybı yaşıyor. Uyanınca bir şey hatırlamama ihtimali var. Tabi bu durumlar geçici olabiliyor" dedi. Doktor son cümlesini de söyleyip yanımızdan gitti. Aras'la birbirimize bakakaldık. Unutmak mı? Aslında unutursa her şey daha kolay olabilirdi. En azından benim düğün geçinceye kadar. Aras "unutsun istemiyorum ama sadece iki günü unutsun acı çekmesin istiyorum. İlk defa tuğce için kötü bir şey istiyorum ama bu yine de onun iyiliği için olacak" dedi. Haklıydı da.
...
Aras Tuğçe'nin yanında kalacak oldu. Ben ise müstakbel sahte kocamla alışverişe çıkıp gelinlik ve damatlık almam lazım. 12 gün sonra düğünümüz var. Oyunda olsa iyi görünmek isterim ama bugün alışverişin sırası mıydı. Aras perişan Tuğçe hasta. Yanlarında olmam lazım ama Kerem'le gelinlik almaya gidiyorum. Adalet mi. Ne kadar soğuk bir çocuk ya bir türlü alışamadım. Ukala, soğuk, vurdumduymaz bir tavrı var ve ben bu tavırlarına sinir oluyorum. Sanırım hala birbirimize ısınamadık. Sanırım değil baya. Soğuk nevale gibi. Aras sıcakkanlı ama bu odun. Ayy depresyona girdim bu nasıl bir şans. Hani tencere kapak uyumu. Nerde sevgi saygı hoşgörü. Yalan hepsi yalan. Böyle evlilik mi yürür be. Sahtesi de ilerlemez bunun. Genç yaşımda katil olurum. Hapislere düşerim. Peki ya o beni öldürürse. Kafamı bir iki kez sağa sola salladım. Bu halime bir de güldüm. Neler kurdum iki saniyede be helal olsun bana. Kerem "deliriyor musun. Kerçi zaten öylesin ama" dedi. Ayy haspam laf mı attın sen bana ben o lafı alır senin bir yerine.... demek çok isterdim ki. Tabi ki demiycem. Bir baktım da bu bana bi vursa zaten ambulansa gerek yok direk imam çağırın. Cevap dahi vermedim ve araba durunca arabadan indim.
(Multimedia beren'in saçları)Duyuru::
Bölümler haftada 3 tane gelmeye başlayacak. Çünkü sınavlarım başlayacak.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
UNUTULMAZ
HumorLiseyi Londra'da okuyan bir genç kız. Beren SEZİN. Ailesi tarafından bir kere dahi üzülmemiş bir kız. Yurt dışından dönünce ailesi tarafından hayal kırıklığına uğruyor. Onu bu kadar yaralayan ne? Hayatı nasıl tepetaklak olacak? Gerçek aşkı bulabile...