Sabah uyandığımda sağa sola hareket edemiyordum. Daha tuhafı benim burnumun ucunda kokan bu kokunun sebebi ne. Erkek parfümü gibi güzel bir kokusu var . Amannn biraz daha uyuyayım.Arkamı dönmek istedim ama dönemedim. Ne oluyor ya. Gözlerimi açtığımda ilk gördüğüm köprücük kemikleriydi. Kafamı biraz geri çekip baktığımda demirle nasıl söyleyim acayip bir şekilde yatıyorduk.
Onun sol ayağı benim bacaklarımın arasında, benim sağ ayağım onun üzerinde onun sol kolu benim belimde. Çarşafın üçte ikisi yerde geri kalan biride yatağın ucunda yani bize kârı yok. Son durum bu ve biz nasıl bu hale geldik hiç bir fikrim yok.
Demiri uyandırmadan kalkmaya çalıştım. belimdeki kolunu yavaşça kaldırdım aramızdaki boşluğa koyduğumda. Şimdi sıra bacağımda .Bacağımı kurtarayım derken kolu tekrar belime gelip beni kendine çektiği gibi daha sıkı sarıldı.
Hadi ama ben ne zorluklarla çektim o eli biliyormusun . Tekrar koldan kurtulma felan filan derken uzun çabalar sonrası yataktan kalktım. Yüzümü yıkadıktan sonra tunç a mesaj attım. Kıyafet göndersin diye. Bu saatte ne yapabilirim diye düşündüm ve salona geçip televizyon izlemeye başladım. Bir saat sonra koltuğun sağı çöktü. Kafamı çevirip demire baktım.
"Erkencisin "
Saate baktım. Öğle olmuş erken diyor.
" saat 11:25 "
Omuz silkip koltukta yaslandı ayağını orta sehpaya uzattı.
" demir acıktım ben "
" sipariş verseydin "
" hadi ya niye aklıma gelmedi ki bu benim. Ya bıktım artık pizza ve hamburger den başka bir bişey yiyelim diye sana sordum "
" ne olabilir "
" bilmiyorum "
Demir ayağa kalktı. "Nereye?"
" alışverişe "
Üzerime baktım " bu kıyafetlerle olmaz bekle beş dakika"
" neyi bekleyeceğiz "
Zil çaldı. Demiri beklemeyip kapıyı açtım. Şoförden poşeti aldım. demir ne oluyor bakışını atınca açıklamak zorunda kaldım.
" şöföre kıyafetlerimi getirmesini söylemiştim .""Anladım"
" ben üzerimi değiştireceğim sende ne alacağımızı düşün"
Üzerimi değiştirdikten sonra salona indim.Demir koltukta oturmuş televizyona bakıyordu.
" ben hazırım"
Demir anahtarını aldıktan sonra dışarı çıktık. Arbasına binip en yakın markete gittik.
Ben abur cubur bölümünden cips çıkolata alırken elbisenin ense kısmından çekilmeye başladım. Kim diye düşünmüyorum . Beni böyle çeken kim var? Tabiki bay kalas.
" demir bırak beni "
"Biraz normal seyler ye"
" ben ne yiyorum acaba uzay meyvesi felan mı "
"Off esila"
Bir anda yerden havalandım. Market arabasına oturttu. " sen ne ..."
" esila sus"
Demir arabayı manav bölümüne getirdi. domates, biber, gibi bir sürü sebze aldı.
Sonraki durak içecekler kola ve meyve sularını arabaya koyarken." demir indir beni yeter ya"
" otur orda "
Şimdi inmek için zıplasam araba kayacak ve ikimizde düşeceğiz. Rezil olacağım biliyorum en iyisi oturmak.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Mafya Tahtının Sahibi
General FictionBabam . Benim en değerli parçam. Hayatımdaki canım kanım dediğim tek insan tek akrabağam. Babama ve çevreye göre çok normal bir insandım. Taki onu toprağa verene kadar. İşte ondan sonra başladı serüven. Ben esila babamın karanlık tahtının yeni va...