Merhaba. Ben İrem. İlk hikayem değil ama içime sinerek yazdığım ilk kitap. Umarım beğenirsiniz. Eğer severseniz vote verip destek olursanız çok mutlu olurum. İyi okumalar💕
ASEL İZGİ
Pars Uluhan.Hayatımdaki en değerli varlık.Onun sokağın köşesinde ağlayarak oturduğunu göreli uzun zaman oldu. O gün onun gözyaşlarıyla beraber benimkilerde aktı sanki.İçimden bir parçayı kopardılar. Anladım orada benim için özel olduğunu. Bırakmadım ondan sonra peşini. İsmini okuduğu okulu yaşadığı yeri.Her şeyini öğrendim. Hayatıma hızlı bir giriş yaptı. Ama kısa sürede vazgeçilmezim oldu. Şimdi ise onun okuluna gitmek için adımlarımı hızlı atıyorum.Evet uzun bir süreden sonra onun okuluna kaydımı yaptırdım. Bunun için kararsızdım aslında.Ama hayatımda ondan başka kaybedecek bir şeyimde yoktu. Şuan ise heyecandan yürüyemiyorum bile. Okul kapısının önünde sakinleşmek için durdum. Umarım güzel bir gün geçirirdim. Küçük adımlarımla binanın içerisine girdim.Orada duran kıza müdürün odasına sorup hızlıca bulmaya çalıştım.Karşıma çıkan ilk kapı olduğunda ise fazla sevinçliydim. Kapıyı açıp masanın karşısındaki koltuğa oturdum.
"Sen Asel olmalısın."
"Evet Asel İzgi."
"Merhaba Asel. Okulumuza hoşgeldin. Burada bazı kişilere mesafeli olursan başarılı olacağına inanıyorum. Sınıfın 11/A."
"Peki teşekkürler."
Deyip odadan çıktım.Aklımı karıştıran şey bazı kişilerdi.Neyden bahsediyordu acaba?
Kısa süreli aramalarım sonunda sınıfımı bulmuştum.Koridorlarda kimse olmadığına göre derste olmalılardı. Kapıyı çalarak içeri girdim.Öğretmen dahil herkes bir anda bana odaklanmıştı.Ve Pars. Onunla aynı sınıfta olacağımı bilmiyordum. Bu daha fazla heyecanlanmama neden olmuştu.
"Yeni öğrencisin sanırım."
"Evet."
"İsmini söyler misin?"
"Asel İzgi."
"Hoşgeldin Asel. Boş bir yere geç."
Tanımadan sevmediğim öğretmenin dediğiyle en arkada boş olan sıraya oturmuştum. Pars'ın yanında en yakın arkadaşı Bulut vardı. Zaten hiç ayrılmıyorlar. Güzel dostlukları olduğunu düşünüyorum.Pars sadece onun yanında mutlu gözüküyor.
Onu fazla rahatsız etmiş olacağım ki kafasını yana çevirerek o güzel gözleriyle bana fazla sert bir bakış attı. İnsan bir gülümser.Öküz işte.
Tenefüs zili çaldığında kızıl saçlı bir kız yanıma oturdu.
"Selam Asel.Ben Çisil."
"Memnun oldum."
"Bu arada herkes şimdiden seni konuşmaya başladı bile."
"Neden?"
"Fazla güzelsin. Yeni geldin.Herkes seni merak ediyor."
"Ne de güzel."
"Okulu gezmek ister misin?"
"Olabilir."
Beraber bahçeye çıktığımızda onu gördüm.Banklardan birinde oturmuş Bulut'a bir şeyler söylüyordu.
"O Pars.Pars Uluhan. Kimseyle konuşmayan mükemmel çocuk. Yanındaki Bulut.Çok yakınlar. Bulut sıcakkanlıdır.Herkesle iyi anlaşır.Ama Pars öyle değil.Sayılı arkadaşı var.Ve onların dışında kimseyle konuşmaz.Kimseyle kavga etmez ama bir şekilde onun canını sıkanlara dersini verir."
"Fazla gizemli."
"Öyle.Sevgilin var mı?"
"Hayır.Senin?"
"Var.Hadi gel seni tanıştırayım."
Kantine girdiğimizde bir erkek grubunun masasına doğru ilerledik. Biri ayağa kalkarak Çisil'e sarıldı.
"Caner bu Asel.Asel bu da erkek arkadaşım Caner."
"Memnun oldum."
"Bende Asel. Hadi gelin Asel bizimkilerle tanışırsın."
Masaya oturduğumuzda hepsiyle tanıştım. Berk,Demir,Selim ve Çağan. Selim hariç hepsine ısınmıştım. Sıcakkanlıydılar. Ama Selim'in bakışları fazla rahatsız ediciydi. Daha fazla dayanamayacağıma karar verip sınıfa çıkmıştım.
.....
Çıkış zili çaldığında Çisil'le vedalaşıp yürümeye başlamıştım. Günlerdir hayal ettiğim gibi bir gün olmasada kötü bir gün geçirmemiştim. Arkamdaki nefes sesiyle beraber hızlı bir şekilde kafamı geriye çevirdim. Selim.Arkamdaydı.Ve fazla dostça baktığını söyleyemezdim.
"Merhaba taş bebek."
Dediğinde cevap vermeyerek adımlarımı hızlandırdım.
"Kaçmasana Asel."
Kolumdan tutup arkaya çevirdiğinde korkmuştum.
"Git başımdan."
"Yapma Asel. Fazla güzelsin. Etkileyicisin."
"Lütfen bırak artık."
"Dur taş bebek. Daha yeni tanıştık."
"Bırak artık yeter."
"Bir öpücük alabilirsem olur."
"Ne diyorsun sen git şuradan."
Kolumu çekmeye çalıştığımda daha da sıkmaya başlamıştı.Morarması için elinden geleni yapıyordu sanki.
"Bırak kızı Sıraç."
Üç erkek buraya doğru geliyordu. Biri Selim'e bağırmıştı.
"O kıza bir daha dokunma Selim."
"Ne oldu Arda ? O Pars denen korkak yine köpeklerini mi saldı?"
"Düzgün konuş."
"Hem siz niye işime burnunuzu sokuyorsunuz? Gidin."
"Pars Uluhan öyle istedi Sıraç.O kıza bir daha dokunma.Ona yaklaşma. Onunla konuşma. Şimdi git buradan korkak dediğin adamın kötü tarafını görmek istemezsin."
Kenarda durup sessizce dinlemiştim onları. Selim sinirli bir şekilde uzaklaşmıştı yanımızdan.
"Asel Selim'den uzak durmaya çalış. Bir şey olursa da biz okuldayız.Gelebilirsin bizim yanımıza."
"Teşekkür ederim beni kurtardığınız için ama siz kimsiniz ve bunu neden yaptınız?"
"Pars Uluhan istediği zaman dediklerini yaparız. Ve istediği şeyin sebebini sorgulamayız. Eğer çok merak ediyorsan ona sor. Cevap vereceğini zannetmiyorum ama belki bir mucize olur güzellik. Eve dikkatli git."

ŞİMDİ OKUDUĞUN
PARSEL
ChickLitPars Uluhan. Vazgeçemediğim mükemmel adamım. Sevdiğim. "O olmadan nefes bile alamıyorum ben." ..... "Benim etrafımda dolaşma küçük kız. Etkilenirsin." "Uçurumdan atlamaktı benim için seni sevmek." Tüm hakları saklıdır. Öyle bir durumda yasal işlem...