PARSEL

Etkilenmiştim.

Tenefüs zili çaldığında sıradan kalkarak Çisil'le beraber kantine inmiştik. Sıraya girecekken gördüğüm iki tanıdık yüzle olduğum yerde kalmıştım. İkisinin yanına koşarak gidip sıkı sıkı sarıldım.

"İkizlerim benim."

"Asel."

"Çirkin."

Kahkahalarımız havada uçuşurken onları çok özlediğimi fark etmiştim. Kuzenlerim. Demir ve Derin.

"Neden daha önce haber vermediniz ?Ne zaman geldiniz ?"

"Aslında biz iki gün önce geldik. Ama sana sürpriz yapmak istediğimiz için söylemedik. Annemle babam kavga etmişlerdi ve biz buraya gelmeden önce boşandılar. Yani artık burada yaşayacağız. Ve bu okulda okuyacağız."

"Cidden mi ? İnanamıyorum. Bu mükemmel."

Onlar Amerikada yaşıyorlardı. Ve buraya gelmeleri benim okuluma kayıt yaptırmaları sevinmeme sebep olmuştu.

"Evet kuzen. Artık hep birlikteyiz. Ve sana bir soru şu sırada olan ve bize dik dik bakan kız kim ?"

"O Çisil. Benim arkadaşım. Bende okula yeni geldim zaten. Fazla tanıdığım yok. Ki kısa sürede Çisil en yakın arkadaşım oldu."

"Güzel kızmış."

"Sevgilisi var Demir."

"Sen yanlış anladın Asel'im. Kardeşim sayılır zaten o benim."

Dediği şeyle Derin ve ben büyük bir kahkaha atmıştık. Rezil olduğumuzu düşünen ben çevreme baktığımda ellerini yumruk yapan bir adet Pars'ı görmüştüm.

"Baktığın çocuk?"

"O Pars."

"Neyin oluyor?"

Dedikleriyle kendimi tutamayan ben Çisil'e anlattığım gibi onlara da her şeyi anlatmıştım.

"Güzelim benim."

"Seni üzmüyor dimi Asel ?"

"Hayır Demir. Aramız gayet iyi."

"İyi. Seni üzerse karşısında beni bulur ona göre."

"Hiç değişmemişsin Demir."

"Evet Asel. Hiç değişmedi. Benim yine erkeklerle konuşmama izin vermiyor."

"Artık ben varım. Bu oyunu bozarım."

Dediğim şeyle Derin'le kahkaha atıp Demir'in gözlerini devirmesini izlemiştik.

Ders zili çaldığında onların benimle farklı bir sınıfta olduğunu öğrenmiştim. Aynı sınıfta olmak güzel olabilirdi ama bunu kafaya takmamıştım. Onları sınıflarına bırakarak Pars'ın yanına oturduğumda bana hiç bakmamıştı.

"Pars?"

"Ne var ?"

"Ne oldu sana ?"

"Kimdi onlar?"

"Kimler?"

"Kantinde beraber oturduğun canlılar."

"Onlar benim kuzenim. Demir ve Derin. Hem bir dakika. Sen neden sordun ki ? Yoksa beni kıskandın mı Uluhan?"

"Sordum işte kızım. Uzatma."

Söylediğiyle yüzümdeki gülümseme daha da büyümüştü. Beni kıskandığından emin değildim ama inkar da etmemişti.

............

Çıkış zilinden sonra çantamı topladıktan sonra sınıftan çıkmıştım. İkizlerin yanına gittiğimde Demir ve Derin Arda'yla konuşuyordu.