8. İlayda "ilk temas"

114 15 0
                                    

İlayda yeni okulunu beğenmedi. Bir süre etraftaki öğrencileri inceledi. Öğretmenleri de beğenmedi. Okulu bırakmaya karar verdikten sonra annesini aradı.

"Bu gece iş başı yapacağım bir şeyler bakıyorum. Okulun nasıl beğendin mi?"

"Gidelim mi burdan?" ...diye konuşmaya başlamak istiyordu ama annesi çabucak alışmıştı bile! Nasıl oluyor da sıkılmıyordu.

"Bilmiyorum" dedi, "sıkıcı bir yer. Başka bir iş bakmayı düşündün mü acaba?"

Sessizlik.

"Anahtar ev sahibinde tatlım, alırsın."

Bu gibi sessizlikler daha sonra konuşuruz anlamına geliyordu ve genelde sonraya erteledikleri konuşmalar orada kalıyor, sessizce yok oluyordu. Genç bir kız meraklı olmalıydı ama İlayda ile bir süre konuşan biri onun meraklı ve ısrarcı olmayan kişisel ve gündelik konulara uzak duran biri olduğunu anlardı. Cevap almadığı soruları da unutmuştu çünkü. Şimdilik ardında bıraktığı şehri ve anıları bir anda unutan herkes gibi sakin bir ruh hali ile yaşıyordu. Şimdilik. İşler biraz daha yoluna girdiğinde hatıralar da hareket geçecekti. Bu yüzden burada güzel hatıralar eklemeliydi hafızasına.

Telefonu cebine koydu.

"Anahtar ev sahibindeymiş öğrendiğimiz iyi oldu."

Doğum günü hediyesi için de teşekkür etmeyi düşünüyordu az önce. Telefonu yüzün kapanmıştı. Yeni bir başlangıç böyle mi oluyordu? Yani hiçbir şey değişmiyordu. Dağ başında mavi ve beyaz önlüktü öğrencilerin arasındaydı. Öğrencilerin çoğu erkekti. Hiç hoşlanmadığı yaşıtları!

Elektrik atölyesinin arka bahçesine geçip uzaktaki köylere seyre daldı. Okulun çevresinde kente bağlı bütün köyleri görmek mümkündü. Olacakları düşündü. Babasının saatine baktı. Bu çağrısına cevap verecek miydi bir şehir uzaklıktaki adam?

Bir anda üç kişi girdi bahçeye. 

"Aslında seni seyircilerin arasında pataklamak var ama.. bi uzaklaştırma daha alırsam kovulurum... Ama uyarıyı dikkate almazsan kovulmayı da göze alırım, anlaştık?"

"Bunu uyarı olarak kabul et kopil!"

"Uyarı olarak burnumu mu kırman gerekiyordu piç kurusu!"

"Kopil" diyen kişi ortasına aldıkları çocuğu duvara yaslayıp karnına yumruk attı.

İlayda ayağa kalktı. Onu gören iki kişi hiç rahatsız olmadı, yumruyu yiyen çocuk da bir an önce gitmesi için bakıyor gibiydi.

İlayda onların yanından geçerken burnu kanıyan çocukla bir süre bakıştı.

"Burda bir şey görmedin, değil mi?"

"Görmedi abisi."

İlayda'nın aklı çantasındaki kelebeğe gitti. Bir şey söylemeden üç kişinin bakışları arasında uzaklaştı.

İLAYDAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin