1. "yeni bir hayat için"

21 2 0
                                    


GECE

Kentin tepesinde kurulan Sakız Kafe'ye herkesten önce Büşra gelmişti. Sedat motosikletli grubu ile kafenin önünde durdu. İnenler, kafenin önüne park edilen cross motorsiklete baktı. Geçen yıl Sedat'ın Büşra'ya hediye ettiği motordu. Fahri, bu sabah iki kişiye ortak mesaj atarak bu kafeye davet etmişti. Büşra ortak mesajın içinde kimlerin olduğunu öğrenmek için son anda kararını değiştirmiş Sedat ise arkadaşlarını 'son kez görüşeceğim' diyerek ikna etmişti.

Şimdi altı kişi kasklarını çıkarmadan camekandan içeride yavaşça kahvesini içen Büşra'ya bakıyordu.

Mehmet: "Fahri dedin bu cadaloz da burada" diyerek motora geri döndü.

Sedat koluna girdi: "bir mevzu var kardeşim! Bir şeyler planlıyor Fahri, bir oyun var kafasında her zamanki gibi. Bir konuşalım bakalım."

"Ben o oyuna gelmem. Gelirsem de geldiğim gibi gitmem."

Aysun araya girdi: "ne demek bu?"

Sedat: "burada kimse mevzu çıkartamaz!"

Zübeyir: "şu kaskları çıkarsak mı?"

Yıldız: "Gidiyoz mu kalıyoz mu?"

Elif: "Canım, kalıyorsak girelim" diye kaskını çıkardı.

Ardından Sedat ve sırayla hepsi kaskını çıkarttı.

İçeri geçerlerken Sedat Büşra'nın motoruna dokundu.

Sakız Kafe'nin sahibi Mutant Murat, kentin saygın ve durgun otuzlu yaşlarında gençliğinde şimdi içeri girenler gibi meslek lisesinde okumuş ve belalı bir tip olarak nam salmıştı. Burayı üç yıl önce iki yıl hapis cezası çektikten sonra açtı. Çok az müşterisi olan bu yeri Fahri'nin tercih etmesinin sebebi ise kimsenin burada kavga çıkarmaya cesaret edemeyeceğiydi. Bunu sadece Sedat fark etmişti.

Sedat, kentte herkesle olduğu gibi Mutant ile de arası iyiydi.

"Selamun aleyküm abi."

"Ooo, koç buraların yolunu bilir miydin? Hoş geldiniz arkadaşlar. Geçin şöyle, buyurun. İşiniz bittiğinde bana dön, benim motora bir el atacaz."

"Olur abi, ne demek!"

"İyi bakalım, ne içersiniz?"

"Üşüyoruz ya çay içelim."

Yıldız parmak kaldırdı: "sütlü kahve"

Aysun kafasını sallladı: "kapuçino"

Mehmet Zübeyir'e döndü: "çay"

Zübeyir onayladı: "çay"

Sedat Elif'e döndü: "çay. Aşkım?"

Elif masaya geçti: "su alayım. Merhaba Büşra."

Sedat: "şöyle tezgaha alalım seni. Murat abi elemana ihtiyacın var mı?"

Murat: "her zaman.. sizi böyle kalabalık ilk defa görüyorum. Elif'le Sedat geçen yaz her gece buradaydı. Arkadaşlar da yabancı değil ama..."

Zübeyir: "tabi ya yalnız takılmalar.."

Yıldız: "bizim de yalnız kaldığımızda takıldığımız yerler var..."

Sedat: "hadi ya! neresiymiş o?"

Mehmet: "Şadiye yengenin balkonu."

Sedat: "neresi orası?"

Sedat: "evlerinin önü."

Herkes kahkaha atarken aynı anda durup geniş masada oturan Büşra'ya baktılar. Büşra derin nefes alıp kalktı.

İLAYDAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin