"Sen iyi misin?"
Fahri kan çanağı gözlerini doktora çevirdi.
"İyiyim" dedi ama duyulmadı. Doktor omzuna dokundu. Ağzı kurumuştu, kalktı sebilden soğuk su doldurdu pet bardağa.
"Babamın neyi var?"
"Dikiş yaptık. Durumu iyi. İğneden biraz şikayetçi."
Bardağı bir dikişte bitirdi.
"Ona kalsa buraya da gelmezdik! Eyvallah. Yani sağ olun, iyiyim ben."
Doktor Fahri'nin morarmış sol gözüne ve yanağındaki çiziğe bakıyordu.
"Hemşire hanım sizinle ilgilenecek genç adam itiraz yok, bozuşuruz."
Büşra araya girdi, "tamamdır doktor abi bu mızmızla ben ilgilenirim."
Doktor odasına çekildi.
"Okulu bırakacağım."
"Sonra ne y*rak yiyecen?"
Fahri Büşra'nın argo deyimlerine alışıktı.
"Ne varsa onu yiyecez. Paslı demir kesiğinden bir şey olmaz di mi? Baksana..."
Cümlesini bitirmeden tekrar gözlerini kapattı.
"Karı gibi ağlıyon sende *mına koyim. Bir dur artık! İyi adam. Onu da üzeceksin. Ayıp olum, kaç yaşına geldin. Sıçtım ben ağzına onun!"
"Kimin?"
"Sedat'ın."
"Kim siker Sedat'ı ya! Hepsi yavşak."
"Dün okulda olsaydın keşke. Onu rezil ettim."
Fahri gözlerini sildi.
"Senden beklenir."
Sessizlik.
"Elif'le iyiler değil mi?"
"Eskisi gibiler."
"Orada olsaydım keşke!"
"Senin derdin kimle?"
"Onunla, hepsiyle!"
"Sana bunu yapan, kim? Mehmet değil mi? Onunla hallet önce. Delikanlı çocuksun ama korkaksın. Belki değilsin ama görünen o. Kendini göstermen gerekiyor."
"Bunları sen mi diyorsun?"
"Mustafa'nın ağzını burnunu kırmanı istiyorum."
"Okulu bırakırsam hepsi hallolur. Onlar gibi çevrem yok."
"Meydan oku! Teke tek! Herkes görür."
"Bunu yapmamı mı istiyorsun?"
"Bence yapmalısın, okuldan atılırsın ama zaten bırakmak istiyorsun. Ona karşılık vermedin değil mi? Onca demir taşıyorsun süt oğlanına vuramıyor musun?"
"Dengim değiller."
"Nasıl oldu? Kantinde yüzüne buz tutuyordun. Piç kuruları orada mı dövdüler? Ramiz abinin yanında."
"Beni kimse dövemez. İki kişiydiler işte! Mehmet, bir de yancısı. Okulun arka bahçesinde. Uyarcaz dediler ama art arda yumruk gelince bende karşılık verdim. Yani ittim onları vurmadım. Sağlam bir yumruk yiyince düştüm zaten. Sonra gittiler bir kız geldi."
"Kim?"
"Bilmiyorum, yeni biri. Bir sigara çıkartıp tütün boşalttı yüzüme. Yüzümü yıkadı sonra. Kantinden buz falan aldı. Öyle işte!"
"Fahri Bey?"
Hemşire belirmişti.
"Benimle gelin lütfen."
Büşra ile bakıştılar. Hemşire gülümsedi.
