4.BÖLÜM

89 11 1
                                    

Mutide; Selimle Ecrinin beraber oturdukları tepenin manzarası var .

Uyandığımda ortam son hatırladığımdan daha sıcaktı. Ve daha rahat hatta fazla rahattı ve ben yatıyordum gözlerimi açtım. Siyah bir saten çarşaf üzerinde yatıyordum , neresi burası? Oturur pozisyona geldim , kıyafetlerim! Üzerimde sadece bana fazla büyük gelen siyah bir bluz vardı . Ah pardon birde de çoraplarım duruyordu . Kapı çaldı , hemen kapıya döndüm .Onu görünce rahatladım .Onun içinde aynısı söylene bilirdi. Hemen yanıma geldi .

"İyi misin?"dedi korkmuş gibiydi.

"İyiyim , nerdeyiz? Ve neden kıyafetlerim üzerimde değil? Yoksa sen mi...?" hayır bunu yapamazdı ,yapmamıştır , yapmazda.

"Hayır ben değil Eylül çıkardı. Bizim evdeyiz .Rahat etmen için kıyafetlerini o değiştirdi. Sen bayılınca ne yapacağımı bilemedim . Ve burası daha güvenli olur diye düşündük." dedi . Bunları söylerken rahattı ama bir sonraki sorumdan korkuyordu."O adam kimdi?"
"Bende aynı soruyu sana soracaktım. "Dedim
"Tanımıyorum galiba sende tanımıyorsun. "
"Evet ,tanımıyorum ."dedim. Sonra beni ekitiği geldi aklıma hala kırgındım ona .
Seni yalnız bırakmamalıydım, üzgünüm. O süre zarfında benim sorumluluğumdaydın ve ben orda bile değildim."dedi ve yüzünü ellerine gömdü.
"Hayır sorun değil . Bak hiçbir şey olmadı. Hala tek parçayım."dedim ve güldüm.
"Yani kızmadın mı?" Dedi ona nasıl kızabilirdim ki ben onu sorumluluğunda değildim aslında ama o öyle hissediyordu. Beni koruyordu iyide neden? Ben onun için bu kadar önemli miydim? Bir sorun çıktığında kendini suçlayacak kadar önemsiyor muydu beni?
"Hayır, kızmadım. Evet kızdım ama ekmene kızdım. Ve ben senin sorumluluğunda değildim. Selim kendi sorumluluğumdaydım bir sorun olduğunda kendimi yine kendim korumalıydım." Dedim
"Peki, ama bil diye söylüyorum . Benim yanındayken yada benim yanımda olman gereken zamanlarda , her zaman benim sorumluluğumdasın . Nokta." Bu sözleri sadece benim için miydi , yoksa yanında olan herkes için geçerli miydi acaba? Ama bunu soramazdım." Acıkmışsındır hadi aşağı gel Eylül yemek hazırladı."
"Dur 1 dakika o adama n'oldu?"dedim bu önemliydi çünkü sen hatırladığım Cem'in sen hızla adamın üzerine atlamasıydı.
"Gereken yapıldı. Bu konuda üzerime gelme. Zamanı gelince anlayacaksın. Hadi aşağı. " dedi sakindi ama sözleri o adamdan bahsederken öfkeliydi. Üstelemeyecektim , sonunda öğreneceksem bekleyebilirdim.
"Kıyafetlerim nerede?"dedim
"Eylüle çok teşekkür borcum var. Ve giyinik olsam daha rahat ederim ."dedim. Ben böyle söyleyince çarpık bir şekilde güldü saklamaya çalışsada pek gizleyemedi "Ne?"dedim.
"Sadece ...Aşağı böyle inmiyorsun. Ama benim karşımda çok rahatsın." Aman allahım ben onu hep unutmuştum . Böyle söyleyince utandım. Yüzüm yandı. O da bunu fark etmiş olmalı ki odadan çıktı hala çarpık çarpık gülüyordu. Banyoya girdim, üzerimi değiştirdim. Ayakkabılarımı giymeden aşağı indim . Aylül masayı hazırlıyor , Selimde bir şeyler doğruyordu. Diğerleri flim seçiyordu.
"Saat kaç?"dedim . Hepsi bana baktı.
"Saat 14.50"dedi Cem kolundaki saate bakarak." Hangi flimi istersin?"
"Bence flim izlemeye baslarsak eve geç kalırım ."dedim .5'de evde olmalıydım ve 1 saat 20 dakikada flim bitmezdi.
"Selim anneni arayıp izin aldı istediğin kadar kalabilirsin. Tabi sende istersen." Dedi Gökhan . Şimdi hepsi bana umut dolu gözlerle bakıyordu.
"O zaman bir flim izleyecek kadar kalabilirim." Dediğimde hepsi sevinmişe benziyordu.
"Anneni arayıp kalacağının haberini veririm ve geri dönüşü düşünme seni evine bırakırım." Dedi Selim . Gözleri sevinçle parlıyordu.
"Peki" dedim. Annemi aradı biraz konuştuktan sonra bana verdi." Anne"
"Ecrin , kendine dikkat et . Babanla konuştuk istediğin zaman gelirsin ama gel tamam mı? Çok geç kalma ." Dedi aslında bakılırsa şoka girdim , biraz. Selime güveniyordum ama annemin kalmama izin vermesi saçma gelmişti ama doğruydu. Konuşan annemdi ama bi sözler ona ait değildi. Annem beni şaşıtmayı başarmıştı , yine .
"Tamam anne. Çok geç kalmam zaten , merak etme. Görüşürüz. " dedim.
"Peki seni seviyoruz." Dedi bunu biliyordum ama sürekli söylemeye başlamışlardı.
"Bende sizi seviyorum ."dedim ve kapattım Eylül çok güzel İtalyan yemekleri yapmıştı. Yemeğimizi yedikten sonra bir bilim kurgu flimi izledik. Ve sonrasında monopoly oynadık. Kazanma sırası bendeydi . Monopoly uzmanlık alanımdı. Zaten kazandımda . Uzun bir gece oldu çok eğlendim . Onlarla konuşmak çok rahatalatıcıydı. Yeni tanışmıştık ama hiç öyle gibi değildi. Onlar daha önceden tanışmışlardı ve aynı evde kalıyorlardı. Hergün birbirlerini görüyolardı . Oysa ben öyle değildim ama bana hiç yabancılık çektirmiyorlardı. Bu uzun gecede , uzun ve çok tatlı sohbetlerim ve anılarım olmuştu."Şu aradan girsene ."dedim. Ev o tarafta değildi ama Selime benim için özel bir yeri göstermek istiyordum.
"Sizin eve o taraftan gidildiğinden emein misin?" Evime gelmemiştiki yolu nerden bilsin?
"Sen bizim evin yolunu bilmiyorsun ki bunu nereden çıkardın?"
Bu arazi yaşamak için pek uygun gözükmüyor."dedi. Haklıydı , dağlık bir araziye çıkıyorduk. Kafamı sallayarak onu onayladı. Araba durdu tepeye vardığımızda. Arabadan indim, arkamı dönüp ona baktım arabanın içinde anlamsızca bana bakıyordu elimle ona gelmesi için işaret ettim. Yavaşça indi ve yanıma geldi.
"Nereye geldik Ecrin?"
"Henüz gelmedik. Bundan sonra biraz yürüyeceğiz ." Dedim sakince
"Ecrin ..."
"Selim geliyor musun gelimiyor musun? Çünkü gelsende gelmesende ben gidiyorum." Dedim ve yürümeye başladım. Gecenin karanlığında tek başıma oraya gidemezdim ama Selimin benimle geleceğini biliyordum. Arkama dönüp onu kontrol etmedim. Ona güvenmediğimi düşünsün istemiyordum. Çok sessiz yürüyordu, sanki havada süzülüyordu. Başkası olsa gelmiyor sanırdı ama onun varlığını hissedebiliyordum. Sonunda tepenin ucuna geldiğimizde , uçurum kenarındaki kayanın üzerine oturdum. Ve başımı kakdırıp aya baktım. Selim sessizliğini bozmadan yanıma oturdu.

Multide oturdukları tepe var

" Çok güzel değil mi?"
Bana döndü ve " Evet... çok güzel" dedi ve güldü. Ona baktım ay ışığınsa daha güzel gözüküyordu. Gözlerini gözlerimden hiç ayırmıyordu." Sen... buradaki her şeyden daha güzel gülüyorsun" öyle söyleyene kadar güldüğümün farkında bile değildim.
İşte yine oldu. O bir şey söyledi ve ben kızarmaya başladım. Yanağıma dokundu "yakıştı sanki" dedi.
"Bu kadar güzel konuşma utanıyorum,gerçekten."dedim gözlerine bakarak. Hala gülüyordum."Burası benim için çok özel. Canım ne zaman sıkılsa, birine kızsam ,günüm kötü geçse buraya gelirim. Huzur buluyorum burda." Burası gerçekten özeldi. Burada daha güçlüyüm , daha güvendeyim her zaman böyle oldu bu. "Buraya ilk defa benden başka birini getirdim. Hep buraya başkasını getirecek olduğumda o kişi bütün sırlarımı öğrenecek ve beni hazırlıksız olduğumda alt edecek sanıyorum. Biliyorum, çok saçma ama burası benim güvenli bölgem gibi kimseyi getiremedim... Şimdiye kadar." Ağzımı açtığımda bunu söyleyeceğimi hiç düşünmemiştim. Ama her kelimesi doğru en yakın arkadaşlarımı, hatta ailemi bile buraya hiç getirmemiştim .
"Peki neden ben?" Tabiki bunu sorucak.
"Seni getirince buranın büyüsü bozulmadı. Garip bir şekilde sizi önceden tanıyor gibiyim. Her birinizi ayrı ayrı çok güveniyorum. Seni güvenli bölgeme ama sırf beni alt etmeyeceğini , üzmeyeceğini bildiğim için. "Dedim ve güldüm. O da gülümsüyordu ama benimki gibi değildi daha içtendi . Gözlerinin içi bile gülüyordu adeta. "Beni hiç dışlamadığınız için teşekkür ederim. Normalde kolay kolay arkadaşlık kuramam."
"Seni dışlayacağımızı mı düşündün?"
"Biraz" dedim ve omuz silktim.
"Bunu nasıl açıklarım bilmiyorum, Ecrin. Ama biz seni asla dışlayamayız , dışlamayız da zaten. Seni seviyoruz. Bir kere birini sevdin mi vazgeçemesin. Dönüp dolaşıp ona dönersin, gerçekten seviyorsan onsuz bir gün olsun istemezsin hayatında. Bu yüzden seni dışlamadık ,dışlamıcaz. Çünkü seni seviyoruz tamam mı? Bi daha böyle konuşma lütfen. "Dedi böyle dememe kızmıştı sanırım, gülüşü soldu. Onunki solunca tabiki benimkide soldu.
"Öyle sölemek istemedim ,kızma. Ve bende sizi seviyorum. Bu düşünce başta sizi tanımadan önceydi. Şimdi yok. Gerçekten ."
"Tamam, kızmadım. "Bu gece çok özeldi , o çok özeldi. Farklıydı ve bu farklılığı sevmiştim, hemde çok. "Üşüdün mü?"
"Biraz"
" Ben yokken burda 2 dakika durablir misin?"
"Sanırım... ama çabuk geleceğine söz ver."
"Sen benim sorumluluğumdasın. Seni bırakmıcam ve çabuk gelicem... söz."
"Peki "dedim ve tekrar aya döndüm. Sanki istesem ,elimi uzatsam yaklaşacaktı. Sanki ne istesem yapabilirmişim gibidi. Oturduğuz kayanın kenarında mavi ve kırmızı güler vardı. Saflık ,sır ve masumiyetin aşk saygı ve cesaretle buluşumu gibiydi. Gülleri severim ama anlamlarını daha çok severim mavi gül; saflık, sır ve masumiyeti sembollerken kırmızı gül ise; aşk, saygı ve cesareti semboller. Elimi uzattım ikisindende birer tane almak istiyordum. Anlaşılan o ki güller gözükenden daha uzaktaymış. Biraz daha yaklaştım ama yinede yeterince değildi. Sonra gül bana yaklaştı avucun içine oturdu ve sapından koptu. Şimdi o sır dolu navi gül ellerimdeydi. Kırmızı olanı ise elimi açmamı bekler gibi elimin yanına gelip orda durdu. Bir kaç parmağımı gevşettim o da elime geldi ve koptu. Elimdeki güllerle beraber elimi geri çektim. Bu inanılmazdı, ben istemiştim ve gelmişlerdi.
"Güller güzelmiş. Bende gelirken yolda gördüm." Deyip elindeki gül demetini bana uzattı. Bunları söylerken yanıma oturmuş ve elindeki battaniyeyi ikimizin üzerine örtmüştü. Gülleri görüncene düşünüyorsam uçtu aklımdan bi anda.
"Teşekkür ederim. Benim bulduklarımdam daha güzeller. "Dedim.
"Bu güllerin yüzünde de güller açacağını bilseydim, çoktan seni gül yağmuruna tutmuştum."dedi yine harika bi gülüşle bakıyordu."Yine kızardın şimdi güllere daha çok benzedin ama daha güzelsin, gözlerin..." yanaklarımın yanması kendini aşmıştı kulaklarımda hissedebiliyordum artık. "Bu gece beni buaraya getirdiğin için teşekkür ederim. Beni buraya getirmen kendimi özel ve değerli hissettirdi." Kızarma sırası ona geçmişti. Çok değil ama ay ışığında yataklarının pembeleştiğini fark edebiliyordum.
"Hissetmelisin de zaten" dedim bunu dediğime inanmıyorum ben nası söyledim bunu yanaklarım alev almıştı. Onun yanında hiç bir düşüncem bana kalmıyordu sanki aklımdakini söyleten bir tılsımı vardı. Bu gece burda çok şey paylaşmıştım onunla hem özel yerimi hem duygularımı. Her koşulda inanılmaz güzel bir gün olmuştu.

GECE'NİN ÇOCUKLARIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin