Biraz eksik kaldık sanki.. Biraz yarım.. biraz darmadağın ve çokça yorgun. Gerçekten çok yorgun. Yorgunluğu, sadece piknikte öteye beriye koşturmak olarak sananlar anlamaz elbet. Kalbinin en derininden aynı kişi tarafından sadece 2 kere kırılanlara sor bir de. Bak sadece 2 kere diyorum.. 3 bile değil. Sorun bir erkek tarafından kırılmak değil elbette, kim bilir bizler kimleri kırdık geçtik. Belki sevilmesi gerekenleri ayak altında ezdik geçtikte yine o 2 para etmez insanları baş tacı yaptık. Fazla bir şey istemedik. Biraz parası olsun, bir arabası, evsiz de olmaz tabi demedikki. Dedik mi? Bize yeterdi üstümüze sinen o kokusu. Olay parfüm değil. Hani o sevdiğinin kokusu. Hani aşık olduğun yine ve yeniden. Sen sadece güvenmek istedin. Gözünü kapatıp koşarak ona gittin. Başka şeylere kör oldun. O sana koşarak geldi elindeki o keskin bir bıçak gibi ihanetiyle. Sen ona en olmayacak yerde aşık oldun. Hep yanında olacağına inandın.. Hayaller kurdun, kocaman sarıldın, bir kerecik öpmek için neler neler yapmazdın. O da işte kafamı dinlemek istiyorum diyerek çekildi köşesine. Biliyorduk elbette gelecek sonraki cümleleri, yapamıyorumları, seviyorum ama'ları, beni az dinle'leri, seni üzmek istemiyorum'ları.. Iste biz burda yarım kaldık. Bu da benim hikayem.. Günlerce uykusuz kaldığım, ağrısı olur diye uyuyamadığım, koşa koşa sabahın altısında hastane yoluna gittiğim, ellerini tutarak geçecek diye destek verdiğim ama beni tek mesajıyla duman eden bu adamda benim 'ilk görüşte aşkım'.. Şimdilik kaldık kafa dinlemelerde. Kaçtı gitti benden bir korkak gibi. Günlerce sesini duyamadığım, arasam sevinerek açacağını bildiğim bu adam, beni yarım bırakan. Iste bu adam benim ellerimle iyilesirken, şimdi yanımda olmayan. İhtiyacım olacağını düşünemeyecek kadar hayvan bu adam. Pişmanım ve pişmanlığım sadece ona inanışımdan. Kırgınım.. Kırgınlığım da tamamen beni anlamayışından. Geçermiş her şey. Öyle diyorlar. Bu kırgınlıklar da geçiyor mu? Bir daha asla onu göremeyeceğini bilmek, bunun acısı da geçecek mi? Bilemiyorum.. Şuan tek bildiğim, hislerim. Onların varlığı. Bizim ise varlık içinde yok oluşumuz.