18.Bölüm

27.1K 1.7K 53
                                    










Tüm gün ettiği sözlerin yorgunluğu çökmüştü belki üzerine ama bir de can dostu vardı sırada. Ankara'da olduğu günlerde rutinin dışında tek bir söz etmemişti Efşan'a. Sadece Kenan'ı biliyordu. Şimdi karşılıklı nargile ve Türk kahvelerinin karışına geçmişlerdi.

"Ruken, gözünü seveyim bacım, bir daha bu kadar uzun gitme. Şu meretin sensiz tadı bile yok, iki aydır ilk kez içiyorum."

"Görev," dedi göz kırparak. "Ama sanmam bir daha bu kadar uzun gideyim. Sevgilim izin vermeyebilir."

"Ney?" dedi nargile dudaklarına giderken havada kaldı. "Ne sevgilisi?" Kenan olmazdı, ondan bahsetmediğine emindi Efşan.

Ruken'in kahkahası geceye karıştı. "Biriyle tanıştım, görev arkadaşım."

Nutku tutan Efşan ayağını bacağından indirip Ruken'e döndü. "Ciddi misin? Anlat çabuk."

"Ciddiyim. Adı Oğuzhan soyadı Kara. İlginç değil mi? Aynı soyadına sahibiz."

"Olabilir bir şey bu, ee?"

"Çok yakışıklı, karizmatik. İki ay aynı evin içinde yaşadık. Ama neler yaşadık Efşan..." diye başlayan uzun uzun cümleler kuruyordu. Efşan gözleri heyecanla parlayarak dinliyordu.

"Birlikte olduk," dedi en sonunda. "Bunu gerçekten istedim. O bana ben ona alıştık ama o kendinden çok emin, ben değilim. Bunun için bana aşırı kızgın. Bugün hiç aramadı, arayacağını da sanmıyorum. Beni delirteceğini söylerken yokluğuyla cezalandıracağını düşünmemiştim."

"Tanımadığın bir adamla birlikte oldun ve seni aramasını bekliyorsun?" Efşan, Ruken'e bakarken işittiklerine inanamadı.

"Evet, tam da öyle yaptım. Pişman değilim, olacağımı da sanmıyorum. Mükemmel bir adam, beni bırakmamak için çok çırpındı ama kabul etti. Etmedi aslında, eminim buralar da bir yerdedir. Tanıdığım adamla on sene geçirdim ama bunu hiç düşünmedim, tanımakla olmuyormuş. Hani sen demiştin ya, kadınlar tutku ister diye, Oğuzhan başlı başına tutkudan ibaretti."

Gülümsedi ve nargilesinden bir nefes aldı. "Öyle diyorsan..." derken gülümsemesi kahkahaya dönüştü. "Nasıl iyi miydi bari?"

Ruken ellerini havaya açıp başını geriye attı. "Ah, bulutların üzerinde hissedecek kadar iyi."

Efşan daha şiddetli güldü. "İçindeki ateşli kadını çok uzun saklamışsın kardeşim."

"Onu beklemişim, diyelim. Ama bak ses seda yok. Bakalım kaç gün sürecek bu hâli."

"İstediğinde bir şey yok, onun korkusu Kenan mı?"

"Sanırım, sürekli söylememe rağmen onu kıskanıyor olmalı." Nefesini salarken gökyüzüne bakındı. "Dün gece özlemeye başladım, korkum da buydu. Dün gece bıraktım dün gece özlemeye başladım. Onun bende aşk mı alışkanlık mı olduğunu anlamam gerekiyor."

"Peki, alışkanlıksa, ya unutursan?" dedi Efşan.

"Unutulacak adam değil ama bilmiyorum. Zaman gösterecek."

Başlarının üzerinde gezen şeye bakmak için ikisi de gökyüzüne dönmüştü. Ruken ayağa kalkarken Efşan da hareketlendi.

"Bu da ne?" diye soran Efşan'a gülümsedi. "Bu o," dedi Ruken.

El kadar droneun bahçenin zemine inişini izleyen iki kadından Efşan ağızı açık kalandı. Ruken iki adımda ulaşıp droneu eline aldı. "Oğuzhan..." diye mırıldandı. Küçük makinaya bağlı kutuyu çözmek için siyah kurdelenin ucunu çekip açtı. Yere düşen kutuyu alıp açtı. Kaşları birleşirken Efşan da yanına çöktü.

Kalp Sonunu Kendi Seçer Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin