ZORAKİ BEBEK

Bölüm 5

Bölüm +18

Acınasıydım.Onun bir başkasına duyduğu aşkı bile bile kendimi sonu olmayan bir yola sürüklemiştim.Belki sadece kendimi değil gelecekteki bebeğimi de o yol uğruna heba etmiştim.

Anne olmak için evlenmek.

İlerde çocuğum sorsa "Anne nasıl tanıştınız,babam sana nasıl evlenme teklifi etti?" diye ne diyecektim ben ona? Sen kök hücreydin annecim,sırf bu yüzden evlendik mi? Neden boşandınız diye sorsa anlaşma maddelerinde üç yıl mı yazıyordu diyecektim?

Uğruna her şeyi göze almıştım işte.Sınavı bile gözden çıkarmıştım,erkek düşmanı annemi çok sevdiğim annemi bile karşıma alıp evliliğe ikna etmiştim onun uğruna. İşte beni sevmeyen lakin yıllarca içimde büyüttüğüm bu adam şimdi bana,bizim düğünümüzde sarılmış Selen diyor.Ağlasam ne,bile bile lades dememiş miydim ben?

Ege'nin kahkasıyla kendime geldim.Valla adam iyice sıyırdı.Elinden de şu birayı alıyım hasta insan içer mi bu kadar?

Elinden sinirle çekmeye çalıştım bira şişesini öküz gücü var çocukta alamadım.

"Arya yüz ifadeni görmeliydin." dedi gülmeye devam ederken Arya mı? Lan az önce Selen diyen sen değil miydin?

"Na-nasıl yani beni Selen sanmadın mı? A-arya olduğumu biliyor muydun?"

Üzerime yaklaştı evet yine başlıyoruz
beni koltukla kendi arasına sıkıştırdı.

"Bu saçlar..."

Saçlarıma dokundu önce eline bir tutamını alıp kokladı.

"Bu dudaklar..."

Dudağını hafifçe dudağıma değdirmişti,kalp ritmim değişiyordu.

"Bu göğüsler..."

Elleri gelinliğimin üzerinde göğüslerime baskı yapıyordu nefes nefese kalmıştım Allahsız çocuk ne güzel dokunuyordu.

"Hiç Selen'inki gibi değil." deyip kendini yan koltuğa attı.
Şaşkınca gözlerimi kırmıştırdım.Az önce ne olmuştu öyle?

"Zerre dikkat çekmiyorsun beni etkilemiyorsun seni nasıl Selen sanıyım ben?" arabayı çalıştırdı.

"Ege saçmalama daha düğün bitmedi nereye gidiyoruz?" Üç buçuk atmaya başladım resmen.Bi iki saat daha bekleyemedin mi kuzum ne bu acele?

"Bitti bitti" dedi sırıtırken şerefsiz.

"Ege durdur arabayı daha zamanı değil." Derken yalvarıyordum.

Dinledi mi,tabiki hayır yarım saat içinde beni tanıdık bir eve getirdi.Bu onunla ilk konuştuğumuz gün geldiğim evdi.Şu her şeyini çok beğendiğim kendimi yabancı hissetmediğim ev.
Ege'yle kapıdan beraber girdik.Ne yapacağımı ne yapmam gerektiğini bilmiyordum.

"Odaya geç." Dedi tok bir sesle.Y anı bir insan amacını bu kadar belli eder mi ya?

Asıl şimdi başlıyoruz Arya.Sakin ol kızım.

Yatak odası takımı simsiyahtı.Renkli olan tek şey beyaz duvarlardı.Siyah ve beyaza olan düşkünlüğü Beşiktaştan geliyordu bunu biliyorum.Ama tüm odaları da siyahla kaplayacak kadar derdi neydi bu çocuğun? Çocuk mu dedi iç sesim buna gülerken,adam o adam yakında da bunu zaten göreceksin.Yatağın üzerinde otururken yanaklarımın al al olduğunu fark edip elimi üzerine koydum,ateş gibi yanıyordu.Ne yapacağımı bilmezce etrafta volta atmaya başladım.Avuç içlerim terlemişti.Bazen etrafta amaçsızca dolaşıyor bazen yatağa gidip oturuyordum.Resmen kurbanlık koyun gibi bekliyordum Ege'yi.On dakika sonra sakinleşmiştim.Yavaş yavaş kendimi hazırlıyordum konuya.