3.Bölüm

244 121 26
                                    

Uykumdan gecenin üçünde kan ter içinde uyandım.Kabus görmüştüm ve fazlasıyla korkmuştum.Kafamı Burak'tan yana çevirdiğimde mışıl mışıl uyuduğunu gördüm.Gözlerimi tekrar kapayıp uyumaya çalıştım fakat pek başarılı olamadım.Yataktan kalkarak Aysima'nın yanına gitmeye karar verdim.Parmak uçlarıma basarak holün sonundaki odanın tokmağını yavaşça çevirdim.Aysima battaniyesini yere fırlatmış bir vaziyette mışıl mışıl uyuyordu.Yere düşmüş emziğini alarak komidinin üzerine koydum ve yatağının kenarına oturdum.Saçları parmaklarım arasında kaybolurken yılların ne kadar hızlı geçtiğini düşündüm.
Doğumunu,ona isim bulma çabamızı,birinci yaş günü partisini, iki yaşına gelince babasının büyüdüğü gerekçesiyle ona oyuncak yemek takımı almasını hatırladım.

Aysima'm,kızım...Eğildim ve o güzel yanağına küçük bir buse kondurdum.Okunan sabah namazı ile yerimden doğrularak ayağa kalktım.Bugüne de sağ salim ulaşabildiğimiz için Allah'a şükrettim.

Yine parmak uçlarıma basarak odamıza geldim ve Burak'a seslendim.Ezanın okunduğunu ve kalkması gerektiğini söyledim.Gözlerini yarı uykulu vaziyette açarak "Hayırdır, erkencisin?" dedi.
"Evet,öyle oldu." diyerek içten bir gülümseme ile ona karşılık verdim.Lavaboya girdiğimde abdestimi almak için kollarımı sıvayacağım sırada karşımdaki aynada gördüğüm halimle irkildim.Yer yer beyazlar düşmüş saçıma,sivilceli yüzüme ve gözlerimin altında oluşan torbalarıma baktım.İnanmak istemediğim bu manzaradan Burak'ın seslenmesiyle kendime geldim.
"Çabuk alır mısın abdestini?"
İçimden söylenerek musluğu açtım.Akan ılık suyla abdestimi alarak lavabodan çıktım.Burak abdest alırken eşarbımı takarak eteğimi giydim.Biri önde olmak üzere iki seccade serdim.Burak'ın takkesini takmasıyla namaza durduk ve sabah namazımızı edâ ettik.

Hûşu içinde kıldığımız sabah namazından sonra yatağa yattığımda içim huzur doluydu.Burak'a iyi geceler demek için döndüğümde uyumuş olduğunu gördüm.Hafif tebessüm ederek bende gözlerimi kapadım.

Sabah Aysima'nın o tatlı sesiyle uyandım.
"Anne,hadi kalksana!Anne!"
"Tamam,tamam kalktım."dedim.Bu cadıyı daha fazla bağırtmak istemiyordum.Yanıbaşımdaki terlikleri giyerek lavaboya gittim.Elimi yüzümü yıkayarak mutfağa indim.Buzdolabından kahvaltılıkları çıkartırken çayı ocağa koydum.Aysima yanıma gelip yardım etmek isteyince kıramayıp tabakları ve çatalları ona verdim ve masaya koymasını istedim.Dediklerimi yapınca sofra hazır oluncaya kadar içeride oyun oynamasını söylesemde kabul etmeyip yanımda oturmayı tercih etti.Çay oluncaya kadar Aysima ile sohbet ettik.

Çay olunca altını kapatıp merdivenlerden çıkarak yatak odasına girdim.Yatağın kenarına oturarak Burak'ı uyandırmak istedim lakin kıyamadım.Hayran hayran onun yüzünü incelerken içeriye Aysima'nın girmesiyle başımı kaldırdım.Aysima aşağıda yarım kalan konuşmasını devam ettiriyor,arada bir de bana bakıyordu.Benim yapamadığımı o yapmıştı.Tebessüm ederek Burak'a baktım.Gözlerini yarıya kadar açmıştı ve yorgunluğu her halinden belli oluyordu.Yerimden doğrularak
"Hadi kalk,çay soğumasın canım." dedim.
"Tamam."diyerek yataktan kalktı.Elleriyle gözlerini ovuşturarak lavaboya gitti ve elini yüzünü yıkadı.

Hep beraber mutfağa inip masaya oturduk.Çayları bardaklara doldururken Aysima tekrar konuşmaya başlamıştı bile. "Babacım nasılsın?"
"İyiyim kızım sen nasılsın?" dedi Burak çatalıyla dilimlenmiş domateslerden birini ağzına götürürken.
"İyiyim baba.Bugün pikniğe gidecek miyiz?Geçen hafta söz vermiştin." dedi Aysima.Burak sözünü unutmuş gibiydi.Aysima'yı kırmamak için olsa gerek "Evet canım unutmadım bugün gideceğiz." dedi.Piknik yapmayı severdim özellikle ailemle yaptığım pikniklerin tadı damağımda kalırdı lakin Burak yorgun gözüküyordu."Emin misin canım? Çok yorgun gözüküyorsun." dedim çayımdan bir yudum aldıktan sonra.
"İyiyim,merak etme.Hem sizle vakit geçirmeyi özledim."dedi bana bakarak. Aysima'nın sevinç çığlıkları kulak zarımızı patlatacak kadar güçlüydü.Yemeğimizi yedikten sonra Aysima ve Burak piknik için hazırlanmaya başlarken bende masayı toparlayıp bulaşıkları yıkadım.Yatak odasına çıkarak üstüme rahat bir şeyler giyerek aşağı indim.Diğerleri de hazır olunca piknik sepetini ve diğer eşyaları alarak dışarı çıktık.Arabaya binerek yaklaşık yarım saatlik bir yol gittik.

Savrulan Küller (Ara Verildi)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin