Multi' deki Şarkı : Aslı Demirer- Gökhan Türkmen = Korkak
Multimedia : Ateş ve Hazan
Nedeni bilmediğim bir şekilde olaylar gelişirken Ateş arkasını dönüp takımının yanına gitmişti. Çelik ise arkadaşlarının yardımıyla ayağa kalkmıştı. Fakat oda garipsemişti bu durumu. Ateş' in bu yaptıklarının nedenini gerçektende merak ediyorum. Ama nedenini hiç bir zaman bilmiyeceğim. Çünkü o sadece istediği gibi davranır öyle değil mi ? Kimseye hesap dahi vermez. Bu yüzden bir cevap alacağımı düşünmüyorum.
Maça beş dakika ara verdikleri an Çelik' in yanına gitmeyi düşünüyordum en son kötü görünüyordu fakat sanki toz olup uçmuş gibiydi. Nereye kaybolmuş olabilir ki ? Ateş' e döndüğümde onun seyircilerin bölümünde bulunan oturaklara oturup elindeki şişeyi çevirdiğini gördüm. Onunda gözleri bendeydi. Çelik heralde lavaboya falan gitti. Aklıma başka birşey gelmiyor. Çağla elindeki çekirdeklere saldırmaya devam edip " Bu maçın bu kadar eğlenceli geçeceğini bilsem yanıma bir paket çekirdek daha alırdım. " demesiyle ona gözlerimi pörtlettim.
" Valla sanki kavga az birşey senin yüzünden çıktı kanatsız meleğim. " deyip bir makas alıp " Hani böyle paylaşılamayan kız olur ya, onun gibi oldun işte. " deyip sırıtıp bir yandan da beni sevmeye çalıştığında Atalay araya girip " Ne alaka kız kılını bile kıpırdatmadı. " dedi, gerçektende benim yüzümden mi Ateş vurmuştu Çelik' e ? Ama ne alaka ? Çelik' in o an neden öyle bir hareket yaptığını anlamış değilim zaten. Daha sonra Ateş ' in öyle bir tepki vermesi. Bende her ikisininde yaptığı hareketlerin bir nedeni yok.
" Kılını kıpırdatmasına gerek yok zaten. Görmedin mi Çelik' in, Hazan' a yaptığı hareketi hemde ilk günden. "
" Çağla saçmalıyorsun. Burada kızın bir hatası yok. "
" Hatası var demedim ki ben. Sadece kavganın nedeni Hazan dedim. Hazan' ın Çelik' e ümit vermediğinide biliyorum ben. Ama benim en çok merak ettiğim kişi Ateş' ti. Neden kafa çaktı Çelik' e. Aslında fena çaktı hee... Daha sonra Hazan'a yaptığı hareketleride gördük. Aman Allahım çok korkutucuydu. "
" Evet gördüm Çağla. Yavaş ye yavaş... " deyip Çağla' nın elindekileri almaya çalışıyordu, ardından " Gerçektende bilmiyorum. Ateş' i ilk defa böyle görüyorum. Genelde pek böyle şeyler yapmazdı. Hatta bir kız için birini dövdüğünü hiç görmedim. Ona ne kadar sevmesemde Çelik' e yaptığı bu hareketi hoşuma gitti diyebilirim. "
" Bilemiyeceğim artık. " deyip bana dönüp alttan alttan sırıtıp kaş göz işareti yapan Çağla' nın avcunda tuttuğu çekirdeği alıp yüzüne vurduğumda " Az diyorum anlamıyomusunuz. Aha bitti, aha bittiii... " deyip zırlayan Çağlayı bir kenara bırakıp son dediklerini düşünmeye başladım. Ateş' le benim aramda birşey olamazdı ki ? Evet olamaz, bu imkansız gibi birşey. Hem o sevemez ki. O sadece kendini sever. Evet evet, kesinlikle Çağla saçmalıyor. Peki ya Atalay neden bu kadar nefret ediyor Çelik' ten ? Heralde zamanla öğrenirim bunu.
Maçın başlamasıyla herkes yerini almıştı. Bu sefer daha sakindi her iki takım. 2-0 sıfır devam eden maçı Çelik' in kendilerine Yarasa diye hitap eden takımı yeniyordu. Bir süre sonra iki takımda hızlanmaya ve tek tek kart yemeye başlamıştı. Tabi çoğunlukla bu kartları Ateş' in takımı yiyordu. Bu yüzde de dokuz kişi kalmışlardı. Son yirmi dakikaya girmiştik fakat puan durumunda bir değişiklik yoktu hala. Sanırım maçın galibi belli olmaya başladı.
Top Poyraz' daydı. Ve son derece hızlıydı. Topu ayağında değişik hareketlerle sürürken bir anda hiç beklemeden topu kaleye doğru fırlattı. Top kalecinin beşlik arasından girerken kaleci hiç birşey yapamamıştı. Birden herkes ayağa kalkıp bağrıştığında Poyraz koşmaya başladı tabi arkasındaki takım arkadaşlarıyla. Aslında bakarsak güzel bir görüntüydü bu. Fakat diğer takım için hiçte öyle gözükmüyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KÖTÜSÜN
Teen Fiction" Hadi bir daha konuş. " diyen kişi beni daha bir kaç dakika önce korkudan öldüren kişi değil mi ? Boğazımdaki sızıyı hissedene kadar ağlamamı sağlayan kişi değil mi ? Beni ezen, bir hiç olduğumu hissettiren kişi değil mi ? Beni iğrenç şeylerle yarg...