Multimedia : Poyraz ve Çağla
Bana doğru eğildi, kafasını n'oldu anlamında sallarken bile ona söyleyip söylemeyeceğimi düşüyordum. Ama sanırım söyleyemezdim. Sonuçta yeni tanıştığım ve tam olarak tanımadığım biri. Ne kadar bana sıcak ve güvenilir biri gibi gelsede. Defterimi önümden çektiğinde ne yazacağına baktım. " Bana güvenmemen doğal. Çünkü daha beni tanımıyorsun. " yazıyordu. Acaba alındı mı ? Kırdım mı acaba onu ? Belki de benle bir daha konuşmaz. Defteri bu seferde önüme çekip " Özür dilerim. Ama anlatamam sana. " yazdım ve önüne yavaşça ittim defteri.
Biraz yanıma yaklaştıktan sonra duyabileceğim bir şekilde fısıldayarak " Problem değil. Anlıyorum seni. " dedi, ardından ise gülümsedi. Beni yanlış anlamamasına çok sevinmiştim. Çünkü ilk defa bir arkadaşım olacaktı. Belkide ben öyle olacağını varsaymak istiyorumdur. Evet artık bu okuldayım. Ve belki eski hayatım sona erer. Bu tabikide bir umut. Burada eski okulumdaki gibi değişik ve saçma tipler yok gibi duruyor. Ama tabi ne olacağı belli olmaz. Birilerine güvenmek istiyorum. Ama nasıl yapacağımı pek bilmiyorum. Zaten güven dediğimiz şey çok çabuk kazanılmıyor kaybedildiği gibi. Bu yüzden adımlarıma dikkat etmeliyim.
Son konuşmasından sonra hocaya dönerken bende hocaya dönüp dersi dinlemeye çalıştım. Dersin bu kadar sıkıcı geçececiğini tahmin etmemiştim. Aslında yabancı dilim iyi ama bu dersi sevmiyorum. Ben daha çok edebiyat dersinden hoşlanıyorum. Bir kaç dakika sonra zilin çalmasıyla ders boyunca tek bir kelime türkçe konuşmayan hoca " Goodbye... " deyip ayaklandı. Ardından ise sınıftan çıktı. Hocanın arkasından öylece baktım bende.
Birinin saçımla oynadığını hissedince hemen kafamı arkaya doğru çevirdim. Saçlarımdan bir tutam Atalay' ın elindeydi. Habire çevirip birşeyler mırıldanıyordu. " Acıktım ben. Yemek yemeliyim. Biran önce birşeyler yemeliyim. Hadi kantine gidelim. Hadi çabuuuk.." diye ardı ardına birşeyler sıralayınca Çağla' da ayağa kalkı ve kolumdan tutup ayağa kaldırmaya çalışarak " Kalk kalk. Bu acıktığında fazla yanında durmamaya çalış. " dedi, gülmemek için kendimi fazlasıyla sıkmıştım. Çünkü hem Atalay kötü kötü bize bakıyordu hemde Çağla bunu çok ciddi bir şekilde söylemişti. Bende aynı ciddiyeti koruyarak ayağa kalktım. Not defterimi ve kalemimide her türlü duruma göre arka cebime yerleştirdim. Okulda sanırım sadece etek giyiyorlardı kızlar, fakat etek giymeyi sevdiğim pek söylenemezdi. Ama bugün haricinde mecbur giymeliyim. Daha okulun kıyafetlerini almadım. Biran önce almalıyım.Çağla' nın koluma girmesiyle kantine inmiştik. Arkamızda duran Atalay ise ne yiyeceğine karar vermeye çalışarak arkamızdan ilerliyordu. Biranda önümüzü keserek " Nereye gidiyorsunuz ? " dedi, kaşları çatıktı. Niye sinirlenmişti ki durup dururken şimdi ?
" Nereye olacak şu öndeki masaya. "
" Çağla oradan bakıldığında sahiden de saf gibi duruyorum ? "
" Yaniii... "
" Çağlaa... "
" Ya ne olmuş sanki orada otursak. "
" O Poyraz denilen it yüzünden orada oturmak istediğini bilmiyorum sanki. "
" Evet çok doğru. Ona yakın olmak için orada oturmak istiyorum. "
" Beni sinirlendirme Çağla. " deyip kolundan tuttuğu gibi solumuzda bulunan masaya yönlendirdi. Çağla' nın, Poyraz' ı sevmesi neden bu kadar rahatsız ediyor Atalay' ı ? Tek emin olduğum şey zaten Çağla' nın Poyraz denilen çocuğu sevdiğiydi, peki ya oda seviyormu Çağla' yı ? Atalay' ın çekiştirmesiyle Çağla masaya oturdu fakat fazlasıyla sinirli ve bozulmuş duruyordu. Atalay' a olan bakışları ise bir küskünlüğün işaret gibiydi. Öylece olduğum yerde dikilmiş onları izliyordum.
Fakat gözlerim bir kaç saniyeliğinede olsa başka taraflara kayınca karşımda tamda bana doğru adımlarını atan Ateş ve Poyraz' ı gördüm kafamı başka bir yönemi çevirsem bilemediğim dakikalar içerisinde ise tamda yanımdan geçiyorlardı. O an tuhafıma giden tek nokta beni tanımıyormuş gibi davranmalarıydı, davranmasıydı...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KÖTÜSÜN
Novela Juvenil" Hadi bir daha konuş. " diyen kişi beni daha bir kaç dakika önce korkudan öldüren kişi değil mi ? Boğazımdaki sızıyı hissedene kadar ağlamamı sağlayan kişi değil mi ? Beni ezen, bir hiç olduğumu hissettiren kişi değil mi ? Beni iğrenç şeylerle yarg...