Dön

1.1K 138 27
                                    

Bölüm müziği = Mustafa Ceceli:söz veremem

Mustafa Ceceli: tenlerin seçimi

Mustafa Ceceli : dön

Evet bugün Mustafa Ceceli günü sjsjsjsjsjsjsjsjsj Ve bu şarkılar eski. Ama benim için hiç eskimediler.

¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤

Herkes gitmişti ama Ege orada mezarın başucunda bekliyordu sessizce ,ellerini önünde kavuşturmuş öylece bekliyordu. Gözlerinden akan yaşları umursamadan. Etrafta hiç ses yoktu sessiz. ... Issız. ...
Nasıl bırakabilirdi ki sevdiğini böyle bir yerde. sokağa bile tek başına çıkmasından korkan biri nasıl göz yumabilirdiki böylesi bir yerde durmasına.

Hava karanlıktaki son ışığı yok etmek ister gibi bütün aydınlığı avuçlarına almıştı bile.

Yavaşça eğildi toprağın başına. Usulca oturdu bir köşesine, elleri toprak üzerinde gezinmeye devam ediyor, gözlerinden yaşlar akmaya başlamıştı bile . Vücudu titriyordu havada kararmıştı. Yavaş bir esinti sardı çevreyi.
Toprağın üzerinde gezinen elini mezarlığın her yerine değdirmişti.Yavaş yavaş dokundu toprağa yavaş....yavaş. Gözlerini kapatıp geçmişi düşündü , dudaklarına birer tebessüm yerleşirken gözlerindeki yaşlar hızlanmaya nefesi daralmaya başlamıştı bile.

Parmaklarını kullanarak toprağın üzerindeki taşları topladı. Ve cebine koydu. Sonra yavaşça toprağı avucuna alıp köşeye itti. Sonra elleriyle toprağı hızla kazmaya başladı. Bir yandan da söyleniyordu. "Orada üşürsün , ısıtacağım şimdi seni. "

Elleriyle hızla toprağı kazarken bir yandan da ağlıyordu.

Elem'in ellerinin bulunduğu toprağı iyice açmış ve ellerine ulaşmıştı. Mezar altında görünen eli avuçlarının arasına alarak sıktı. " geçti sevgilim, ruhun belki gitti ama ,ben bedenini bırakmayacağım!"

O sırada Yağız 'ın sesi duyuldu.

" Ege ne yapıyorsun sen? Kafayı mı yedin!"

Ege başını kaldırdı ve dolu dolu gözlerle Yağız 'a baktı. Elini sımsıkı tutmaya başladı Elem' in

Sonra içini çekerek konuştu

" Elimi tutmadan uyuyamazki! "
Yağız uzun bir süre dostunun gözlerine baktı ve gözlerinde akmakta bekleyen yaşlar bir anda dökülmeye başladı.

"Hadi Ege gidelim...." diyebildi sadece, başka ne diyebilirdi ki zaten.

Ege başını hayır anlamında salladı.
" ruhu beni bıraktı ama bedenini bırakmayacağım! "

Yağız elleriyle bastırarak gözlerini sildi.

" Ege gidelim dedim! Lütfen..."

Ege gözlerindeki yaşları sildi ve dudaklarını ıslatıp usulca konuştu " burada çok üşüyor abi ! Ben nasıl bırakırım onu böyle. "

"Ege bak dayanamıyorum seni böyle görmeye kardeşim! Gidelim hadi. "

Ege başını iki yana salladı "bende onu böyle görmeye dayanamıyorum! "

Yağız da Ege'nin yanına oturdu ve Elem' in ellerine tutunan elleri ayırdı . Üzerine toprağı dökerek kapattı sonrada dostunun boynuna sıkıca sarıldı. Omzuna başını yaslayıp göz yaşlarını serbest bıraktı.
" Yapma be kardeşim! Ege seni böyle görmek beni öldürüyor. "

Psikopatın   Feraceli  Sevgilisi #Wattys2017Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin