Bölüm müziği = Göksel :Yalnız Kuş
Gülben Ergen :yalnızlıkEge'den
° ● ° ● ° ● ° ● ° ●Yağızla tartışmıştık ve tartışmanın üzerinden de 2 hafta geçmişti. Aklımı birtürlü taparlayamıyordum. Uzun süredir yatağın üzerine uzanıp yaptığımın yanlışlığını ve doğruluğunu düşünüyordum.
Aklım sürekli Elem'e ulaşıyor düşüncelerim rayından çıkıp gözlerim tekrar buğulanıyordu. Ellerimi gözlerimin üzerine örtüp bastırdım. Gözlerimdeki yaşlar akamadan ellerim sayesinde gidince ellerimi gözlerimden uzaklaştırdım. Dudaklarımı yalayıp ayağa kalktım.
Bu işin bir son bulması gerekiyordu. Hemen dolabıma yönelip siyah pantolonumu ve siyah tişörtümü üzerime geçirdim. Saçlarım uzamıştı. Rampalar uzadıkça kahkül gibi durmaya başlamıştı. En kısa zamanda kestirmem gerekiyordu. Saçlarımı sağa sola sallayarak uzun olduğu için savrulmasını izledim. Uçuşan saçların bu hali dudaklarımda ufak tefek kıkırdamalara sebep olmuştu.
Aynadaki aksime bakarak daha çok gülümsemeye başladım. Değişmiştim.Eski Ege yoktu karşımda. Sakallarım çıkmaya başlamıştı. Gözlerimin altı şiş ve morarmış görünüyordu.
Siyah kapşonlumu da üzerime geçirip komodinin üzerindeki paramı ve telefonumu alıp kapıya yöneldim. Ayakkabılıktan aldığım siyah spor ayakkabılarımın bağcıklarınıda bağlayıp askıda asılı olan anahtarlığı cebime tıkıştırdım.
Kapıyı açıp kapşonumu başıma geçirip evden çıktım. Hızlı adımlarla merdivenleri inerken apartmandan çıkıp çevreye bakınmaya başladım. Buralarda bir berber olması gerekiyordu aksi taktirde kendim keserdim bu saçları .
Kader ilk defa yüzüme gülmüştü ilerdeki ışıkları yanan berbere doğru ulaştım.
İçeriye girip boş bi koltuğa yerleştim. Saçları turuncu renkli bir genç koltuğun arkasına geçip nasıl yardımcı olabileceğini sordu.
Hemen İsveç dilinde bikaç bildiğim cümleyi kurarak saçlarımı kısaltmasını ve çıkan sakalları kesmesini istedim .Hemen içeriye gidip elinde bir katalogla geri döndü katalogta bulunan modellerden hangisini istediğimi sordu. Bende saçımı biraz kısalttığında oluşması gereken modelin üzerine parmağımı bikaç defa vurup gösterdim .
Başını sallayıp makasa uzandı ve kesmeye başladı. İşlem bittiğinde ise fön tarağı ve makinesini kullanarak saçlarıma yukarıya doğru düzgün bir şekil vererek spreyledi.
Omuzlarımdaki havluyu silkeleyip başını eğip elini göğsüne koyarak selam verdi.
Bu yaptığı hareket kıkırdamama sebep olurken kasaya yönelip parayı ödedim.Adımlarımı hızlandırıp tekrar apartmana yöneldim. Aklıma tekrar Elem'in gelmesiyle gözlerim dolarken başımı sallayarak kendime gelmeye çalıştım. Merdivenleri çıkarak odaya ulaştığımda kapıyı açarak içeri girdim. Kendimi yatağın üzerine bırakarak gözlerimi yumdum.
Buraya gelerek hata yapmıştım vicdanım dayanmıyordu . Belki Elem'den uzaklaşarak rahatlamaya çalışmıştım ama geride bıraktığım insanlar yüzünden yüreğim rahat deildi. Elemin ölümünden sonra boşluktaydım sanki.
Ellerimi dudaklarıma götürdüm. Öldüğü gün onu öpmüştüm evet o ölüyken. Dudaklarım sızlarken gözlerim doldu. Şuan ihtiyacım olan tek şey onun nefti rengindeki gözleriydi . Belki bedenimde, yabancılaşma evresinde bulunan ruhum, onun nefti gözleri sayesinde tekrar canlanırdı. Bu sırada iç sesim yankılandı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Psikopatın Feraceli Sevgilisi #Wattys2017
RandomDünyanın en güzel ve en tuhaf hissi ; sen, onu görünce ona hafif bir şekilde, bakarsın ve o sana çoktaan bakıyodur... Bu hikaye Yağız, Beren, Elem ve Ege 'ye ithafen yazılmıştır gerçek hayattan eserler taşır hikayedeki karak...